kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 22 Nisan 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC
Paulino takım arkadaşları Phill Goss (solda) ve Edmund Saunders (ortada) ile Paşabahçe'de yaşıyor.

Melekler Şehrinin sessiz suikastçısı

MUSTAFA BOZKURT
Beykoz basketbol takımının 'Sessiz Suikastçı' lakaplı siyahi oyuncusu Kenton Paulino, taraftarların büyük ilgisinden çok memnun olsa da Türkçe bilmediği için 'kazıklanmasından' çok şikâyetçi.....
Aksu, "İşte yeni oyun kurucumuz," dediğinde İstanbul'da ömrünün çok uzun olmayacağı ve geri gönderileceği düşünülmüştü. Ama zaman böyle düşünenleri haksız çıkarırken, ABD'li Kenton Paulino için İstanbul'da yeni bir macera başlıyordu. Los Angeles'ın güneyinde silah seslerinin kulakları çınlattığı South Central'da sekiz çocuklu bir ailenin en küçüğü olarak dünyaya gelen Kenton Paulino, nam-ı diğer 'Sessiz Suikastçı'. Beykoz'un en eski yerleşim alanlarından Paşabahçe'de başkanın kulübe tahsis ettiği apartmanda diğer takım arkadaşları ve 2002'de tanıştığı nişanlısı Shelette ile birlikte yaşayan Paulino, Beykoz'da hayata alışmanın oldukça zor olduğunu, insanların İngilizce bilmemesinin alışveriş yapmasını bile güçleştirdiğini itiraf ediyor. Siyahi oyuncu ilk günlerinde başından geçen talihsiz bir olayı şöyle anlatıyor: "Marketten alışveriş yaptığımda satın almadığım halde faturada üç tane sigaranın olduğunu ve bunun da parasını ödediğimi fark ettim. Bunu birkaç kez yaptılar. Sanırım yabancı olmamdan dolayı bunu kötüye kullanmak istediler ama paramı geri aldım."

SON SANİYE ATTI MI, KAÇIRMIYOR
Beykoz için eskilerde kalmış bir spor olan basketbol, iki yıldan bu yana ilçede yeniden eski popülaritesini yakalamış görünüyor. Öyle ki bin 500 kişilik Recep Şahin Köktürk Spor Salonu her maç hıncahınç doluyor. 24 yaşındaki basketbolcu sarı-siyahlı ekibin taraftarını şu sözlerle özetliyor: "Beykoz küçük bir yer ama insanlar basketbolu çok seviyor, destek çok büyük. Evimizde oynadığımız maçlarda taraftar, kazanmamız için elinden geleni yapıyor. Her gittiğimiz deplasmana gelmeleri de ilk maçlarda beni çok şaşırtmıştı. Amerika'dayken böyle bir şey görmemiştim." Teksas Üniversitesi'nde takım arkadaşları ve antrenörünün 'Silent Assassin' (Sessiz Suikastçı) lakabını taktıkları Paulino, attığı son saniye basketleriyle de Washington Post gazetesine konu olmuş. Los Angeles kimine göre 'Melekler Şehri' kimine göre her an bir suçun işlendiği günah kenti. Kenton Paulino doğup büyüdüğü L.A.'yi şöyle anlatıyor: "Çocukluğum Los Angeles'ın güneyinde, çok güvensiz bir yerde geçti. Yaşadığım bölgede bazı renklerde elbise giyemezdiniz, yolda yürürken başıma bir şey gelmesin diye kafamı kaldırmazdım. Birlikte büyüdüğüm çocuklar arasında hapse giren, vurulup ölen ya da tecavüze uğrayanlar oldu. Ailem ve basketbol beni o bataktan çıkardı." Üniversiteden sonra basketbola devam etmek için kararsız kalan ve sevgilisi Shelette ile geleceği hakkında konuşan Paulino, Türkiye Ligi'ni isim yapmak için seçmiş: "Duyduklarımdan sonra Türkiye, tercihlerim arasında en üst sıraya çıktı. Burada basketbol oynamak ilginç ve eğlenceli. Rekabeti seviyorum."
Haberin fotoğrafları