SABAH - 05/04/2007 - Murat Bardakçı
kapat
   
05 Nisan 2007 Perşembe
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Murat Bardakci @ SABAH
Fax:
212 2276124
 

Türk basını, İran'ı pek bilmez

Önce, açıkça söyleyeyim: Türkiye'de aydın kesimin ve basının, konunun bir-iki uzmanı dışında İran konusunda derinleme bir bilgisi yoktur.
İran, Türk basının gözünde sarıklı mollaların hüküm sürdüğü, halkının ortaçağa bile rahmet okutacak cehalet dolu bir karanlıkta yaşadığı baskılar ve sıkıntılar ülkesidir.
Basınımızda İran konusundaki boşluğun kanıtlarını burada tek tek sıralamama gerek yok. Zira nükleer faaliyetleriyle ve Birleşik Amerika'nın tehditleriyle gündeme gelen İran hakkında son zamanlarda gazetelerimizde çıkan yazılar bilgi düzeyimizi zaten gösteriyor.
Yazdıklarımı tersinden anlayıp hayranlık bildirisi olarak yorumlayacaklar mutlaka çıkacaktır ama söylenmesi gerekiyor: Bugünün İran'ı 2 bin 500 senelik bir medeniyetin, Pers uygarlığının vârisidir ve İranlılar bu verasetin gayet iyi bilincindedirler. Dilleri, yani Farsça, asırlardan buyana pek değişmemiştir ve bizde olduğu gibi 50 yıl önce yazılmış bir kitabı anlamaktaki zorluk diye birşey onlarda sözkonusu değildir. Bugün 10-15 yaşlarındaki bir İran genci bile bundan birkaç asır önce yazılmış olan eserleri, meselâ Hâfız, Sâdi, Baba Tahir gibi eski devir şairleri okuduklarında rahatça anlarlar.
İslami rejim konusu ayrı bir bahistir ama İran'ın entellektüeli hem kendisinin, hem de batının kültürüne vâkıf ciddi birer aydındır ve bütün bunların üzerinde, İran'da son derece güçlü bir "İranlılık" bilinci hâkimdir.

Beş
dil bilen mollalar
Benim muhabirlik yıllarım, İran'daki İslam Devrimi'nin ilk zamanlarına rastlıyordu ve uzun zaman Tahran'da kaldım.
Devrimin hemen sonraki aylarıydı. Rejimin herkesin konuşmaya çabaladığı en güçlü ayetullahlarından biri, İran'daki yabancı gazetecilerinden bir grubu kabul etti. Görüşmeye gidenler arasında ben de vardım. Sardığı siyah sarıktan seyyid, yani peygamber torunu olduğu belli olan ayetullah, İngiliz gazetecilerle İngilizce, Almanlarla Almanca, Fransızlarla Fransızca, benimle de Türkçe konuştu.
Çıkışta hepimiz şaşkındık. Mihmandarlığımızı yapan devrim muhafızına, Kum'daki medreselerden birinden mezun olduğunu zannettiğimiz ayetullahın tahsilini sorduk. "Heidelberg Üniversitesi'nden felsefe doktorası vardır" cevabını verdi. Şaşkınlığımızı tahmin edebilirsiniz.
Ben, o zamana kadar bildiğimi zannettiğim İran'ın gerçeğini asıl işte o gün öğrendim.

Devrim bildirisini kim yazdı?
Basınımızın İran konusundaki yeterli bilgiye sahip bulunmamasının en belirgin örneği, İran'ın eski reformist cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi'nin reform çabalarının bizde "İran'a modern bir yönetim ve anlayış getirme girişimi" olarak algılanmasıydı. Reform, aydınlarımız arasında İranlı kadınların rahatça giyinebilmeleri yahut en azından içki konusundaki sıkı yasakların hafifletilmesi demek olduğu için Hameney'in girişimleri bizde döndü, dolaştı ve bu basit çerçeveye oturtuldu.
İşin aslı, başkaydı. Hatemi, birkaç nesil boyunca yüksek düzeyde din adamı yetiştiren bir aileden geliyordu. Erkek kardeşinin hanımı Humeyni'nin torunlarından biriyle evli olduğu için devrimin lideriyle hısım idi ve herkesin gözden uzak tuttuğu nokta, İslam Devrimi'nin 1979'daki ilk bildirisini bizzat Hatemi'nin kaleme almış olmasıydı. İslam Devrimi'nin diğer İslam ülkelerine ihracıyla görevli olan Vezâret-i İrşâd-ı İslâmi'nin yani İslâmi Aydınlatma Bakanlığı'nın senelerce başında bulunmuş ve devrim ihracı teorisinin önde gelen uygulayıcılarından olmuştu.
Tahran'da muhabirlik yaptığım 1980'li senelerde İran'ın İrşad Bakanı olan Muhammed Hatemi'nin basın için belirlediği kurallardan sadece birini söyleyeyim: Tahran'ın 40 dereceyi geçen sıcağında, erkeklerin gömleklerinin ikinci düğmesini çözmeleri bile yasaktı!
Hatemi, diğer mollalardan sadece bir konuda ayrılıyordu: Kemikleşmiş sert yönetimin yumuşamasını ve söz söyleme hürriyetinin İslami çerçevede artmasını savunuyordu. "Demokrasi İslam'da zaten vardır ama onu kullanamıyoruz" demekteydi ama bunu söylemekle İran'a Batı tipi bir demokrasinin gelmesini savunmuyordu ve zaten ileri derecede bir din adamı olarak böyle düşünmesi de imkânsızdı.
Bugünlerde dünya gündeminin ilk sırasında yeralan İran hakkında bilmediğimiz ve ciddiye almamız gereken daha çok şeyler var, onları da bir diğer yazıda anlatacağım.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Soyağacınız için vakit harcamayın çıkartamazsınız   / 02-04-2007
 Özel isimleri berbad etmekte üzerimize yoktur   / 29-03-2007
 Bilimsel kuruluş değil, sanki politbüro mübarek!   / 26-03-2007
 Sadeddin Kaynak'ın eserini AKP ilâhisi zanneden yazar   / 22-03-2007
 Çanakkale'yi bile rant kapısı yaptılar   / 19-03-2007
 İlber Hoca'ya yapılan bu ayıba sadece "Oha!" denir   / 15-03-2007
 Sivil toplum örgütü sırtını devlete dayamaz   / 12-03-2007
 Doğru dürüst yazı bile yazamayan bir millet olduk   / 08-03-2007
 Evren'e lâf eden döneklere bir federasyon dersi   / 05-03-2007
 Sarayda öyle her aklınıza eseni yapamazsınız Mustafa Bey!   / 01-03-2007
MURAT BARDAKÇI
Türk basını, İran'ı pek bilmez
Önce, açıkça söyleyeyim:...
MAHMUT ÖVÜR
Oylarınızla siyasette 'deprem' yaratın!
Siyasette,...
EMRE AKÖZ
Beşşar Esad'a mektup
Suriye Devlet Başkanı Beşşar...
HINCAL ULUÇ
Ölümsüzlüğün reçetesi..
Sarımsağın faydalarını...
Yeni 10 Riquelme
Yeni 10 Riquelme
G.Saray, dünyanın en iyi oyun kurucuları arasında gösterilen...
Finale birlikte uçarız
Finale birlikte uçarız
Başbakan Erdoğan'ın Suriye'den dönerken Ata uçağında, "Bir gün...
Erdoğan'ın adaylığına TOBB'dan yeşil ışık
Köşk seçiminde toplumsal uzlaşmanın önemini de vurgulayan TOBB...
'Biz düzenleseydik söylerdik'
Cumhurbaşkanlığı seçimiyle birlikte gerilim artarken toplumsal...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
Bize Ulaşın
   
    Copyright © 2003, 2007 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu