SABAH - 30/03/2007 - Herkes sanatçılığı bırakmış uygulamacı memur olmuş
kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Herkes sanatçılığı bırakmış uygulamacı memur olmuş
Herkes sanatçılığı bırakmış uygulamacı memur olmuş
Kemal cimri değildi öğrenci okuturdu
Dizideki Necmi Baba mafyaya karşı çalışıyor

Herkes sanatçılığı bırakmış uygulamacı memur olmuş

12 yıl sonra 'Affedilmeyen' dizisiyle ekrana dönen Kemal Sunal filmlerinin unutulmayan yüzü Dinçer Çekmez, o günleri çok özlüyor: Filmlerden önce Kemal, Zeki ve Metin senaryo çalışırdık. Ama şimdi herkes sanatçılığı bırakmış, uygulamacı memur olmuş.

Onu daha çok tiplemeleriyle, replikleriyle ve simasıyla hatırlarız, 'ismen' değil belki ama 'cismen' çok iyi tanırız. Kemal Sunal filmlerinin en komik sahnelerinin başrol ortağı, 'Şiki Şiki Baba'lı, 'Mazlum'u getirinnnn'li, 'O Kadarrrr'lı sahnelerin yıldızı Dinçer Çekmez'den söz ediyoruz... 12 yıldır ortalıklarda görünmeyen Çekmez, atv'nin dizisi 'Affedilmeyen'de oynamaya başlayınca, röportaj yapmak şart oldu. Spor Yazarları Derneği'nde akşam 20.30'da buluştuk, 'en fazla bir saat sürer' diye düşündüğüm röportaj gece tam 01.30'da bitti! Çekmez; eski zamanlara gitti, rahmetli arkadaşlarını andı ve daha önce kimseye anlatmadığı pek çok anısını anlattı, 'Şiki Şiki Baba' şarkısını söyledi, güldü, güldürdü...

* Siz daha çok tiplemelerinizle, repliklerinizle ve simanızla hatırlanan bir oyuncusunuz, herkes sizi 'cismen' tanırken, 'ismen' tanımaz... Şiir merakım vardı benim. Ayrıca arkadaşlarla sıkı bir tiyatro takipçisiydik. Kabataş Lisesi'ni yeni bitirmişim, bir gün Şehir Tiyatrosu'nun imtihanla aktör alacağını öğrendik. 'Ulan bu işlerin suyu çıktı, Şehir Tiyatrosu imtihan açıyormuş, aktör alacakmış, herkes başvuracakmış. İmtihanla bakkal çırağı mı alıyorsun, muhasebe yardımcısı mı alıyorsun, olur mu böyle bir şey' deyip Şehir Tiyatrosu'nun açtığı sınavı basmaya gittik arkadaşlarla. Amacımız şekilli laflar söyleyip, gitmekti. Bir gittim arkadaşlar ellerinde birer tekst, çalışıyorlar; benim de elime tutuşturdular. Rezil olmayalım diye göz gezdirmeye başladık. Neyse listeler asıldı, bir baktım birinci olmuşum.

* Her şey bu sırada mı oldu, yani sizin hiç kafanızda yok muydu oyuncu olmak? Oyuncu olmak aklımdan bile geçmezdi. Oyuncu benim için 'Tanrı'nın özel yeteneklerle yarattığı, Tanrı'nın insanlığa bir lütfu'ydu. Benim ne haddime; ben sıradan, özel yaratılmış bir tarafı olmayan biriyim. Oyuncular benim gözümde Tanrı temsilcisiydi...

PARA TİYATRODAN KOPARMADI


* Sınavı kazandıktan sonra hemen bir oyunda rol aldınız mı? Şehir Tiyatrosu'na girer girmez 'Hamlet'te rol verdiler. Müjdat Gezen, Savaş Dinçel filan çıldırdılar; 'gelir gelmez nasıl böyle bir rolü kaptı' diye. Arkasından art arda roller geldi. 19 yaşımdan beri tüm başroller kafama yıkıldı.

* Tiyatroda sağladığınız kariyer size sinema dünyasının da kapılarını açmış olmalı... Evet... Bir gün Kemal Sunal filmlerini çeken Arzu filmin adamlarından biri geldi ve bana 'sinema düşünür müsün?' dedi. Ben de kabul ettim. Ertem Eğilmez benim her Kemal Sunal filminde oynamamı istiyordu. Sonra Eğilmez ve Arzu Film tutturdular 'bırak şu tiyatroyu gel, tiyatronun verdiği maaşın biz sana üç mislini vereceğiz' diye... Nitekim Şener'i (Şen) de öyle kandırdılar. Şener de Şehir Tiyatrosu'ndaydı, çok yetenekli adamdır. Ama onu kandırdılar, tiyatroyu bıraktı. İlyas Salman da bizdeydi, ona da 'gel sen Doğu'yu temsil edeceksin, bırak' dediler, hemen bıraktı. Sonra alkole düştü filan...

* Siz de sinemaya geçince tiyatroyu bıraktınız mı? Ben o kadar çok seviyordum ki tiyatroyu, bana kimse bıraktıramadı. Ne paralar, ne projeler teklif ettiler... O, Cüneyt Arkın'ın Beyoğlu'nda artist olmak için volta attığı zamanlarda; Cüneyt ki Galatasaray'dan Tünel'e kadar yirmi tur atardı oralarda, bütün film şirketleri orada ya... Bir de yürüyüşü vardı, vitrinlere bakıyormuş gibi ama aslında insanlar kendisine nasıl bakıyor onu kolluyor, 'ulan hala bir yapımcı çıkmadı' şeklinde. Hatta, ben o dönem kafayı kazıtmışım, 'Bu Cüneyt kim ya, senin fiziğin ve atletik kabiliyetin daha inandırıcı, gel bu karate filmlerini Cüneyt'ten alalım sana verelim. Ama tiyatrodan biraz uzaklaş' dediler. Kabul etmedim.

* O dönemler tek tip oyunculuk vardı. Siz hep benzer roller aldınız; kabadayı, mafya babası... Sizin tercihiniz miydi? Yok değildi. Herkes 'kabadayı, mafya' filan der benim oynadığım rollere ama hiç öyle değil. Karşımda jön komik var, bense counter komiğim (oyuncuya zıt düşen komik). Bazen Kemal'in yaptığı şeyden daha çok bana gülüyor seyirci. O kadar güzel saçmalıyoruz ki karşılıklı. O sahneleri kim yazdı, senarist mi?

* Peki sizin o akıllarda kalan 'O kaddarrrr'lı, 'Şiki Şiki Baba'lı sahneler de sizin katkınızla mı ortaya çıktı? Senaryoya müdahale ederim. Mesela, 'Mazlum'u getirin'li bölüme şöyle bir katkım olmuştu; senaryo yazılmış, 'Mazlum'u nasıl dövüyorsa, Kemal'i de öyle komaya sokar' diye. Olur mu böyle bir şey! Herif jön komik, onu seyircinin önünde nasıl perişan edersin? Benim oynadığım rol sadist, sadist olanın mazoşist tarafı da yok mudur? Oturdum senaryoyu değiştirdim. Kemal'i dövdükten sonra sadist tarafım gidecek, mazoşist tarafım ortaya çıkacak ve 'Vur, vur maaşını yükselteciğim, sana sonsuz para verecegim, vur ne olursun vur!' diyeceğim. Bu seyirci için şok değil mi? Tam çekiyoruz, yönetmenin haberi yok bundan, ben 'vur maaşını yükselteceğim' derken, rejisör tabureden gülmekten düşmüş ve diyormuş ki o anda 'stoooop diyenin ...na koyarım!'

* 'Şiki Şiki Baba'lı bölüm nasıl çıktı? 'Şiki Şiki Baba' o dönemin şarkısı, her yerde o çalıyor, hangi arabaya binsen bu... Bense, çıldırıyorum, sinir oluyorum o 'Şiki Şiki Baba' lafını duyduğum zaman, arabadan ineceğim neredeyse... Bir baktım filmde bana da 'Şiki Şiki Baba' dedirtiyorlar.

* Kemal Sunal da memnun olsa gerek sizin yer aldığınız filmlerden? Kemal'in tercihi de hep benim çekilen filmlerde olmam yönündeydi, 'Dinçerli işler hep daha iyi oluyor, Dinçerli oldu mu garantisi var, Dinçer olsun' der başka bir şey demezdi.

* Şimdi de komedi filmleri yapılıyor ama sizin de rol aldığınız o filmlerin tadı yok... Çünkü artık herkes 'benden bu mal sipariş edildi, bu malı sunayım' diye hareket ediyor. Halbuki tersi olmalı. Senden bir şey isteniyor, sana onun kumaşı veriliyor, çalış üzerinde, nakış gibi işle, ortaya bambaşka bir mal çıksın. Firma senaryo yazdırıyor, öbür taraftan bir yönetmen buluyor, hiç kafa yorma, hiç yaratıcılık yok ki! Herkes sanatçılığı bırakmış, uygulamacı uzman memuru olmuş.

* O zamanlar nasıl oluyordu peki? Kemal'li filmlerde Kemal, Zeki Alaysa, Metin Akpınar biz evlerde toplanıp uzun süre senaryo çalışırdık. Gümüşsuyu'nda Ertem Eğilmez'in evi vardı, her sabah toplanır akşama kadar çalışırdık. Komedi üretimi bu kadrolarla senaryo aşamasından başlardı; yoksa al teksti eline şıngır şıngır oyna diye bir şey yoktu.

POLAT 6 DAKİKA YÜRÜYOR!

* Diğer dizileri nasıl buluyorsunuz? Diziler bizde yanlış çekiliyor. Sevmiyorum. Mesela Kurtlar Vadisi'ndeki herif bunalıma giriyor Polat mıdır nedir; 5 dakika volta atıyor, düşünüyor, oturuyor, kalkıyor, sandalyeye bacağını koyuyor ve tek laf yok! Neymiş, Polat düşünüyor... Tam 6 dakika! Düşünmesin o kadar, onun yerine başkaları düşünsün de o hareket etsin. Vakit çalmak, dakika karşılığında da para almak üzerine kurulmuş bir sistem. Sanatsal yönü yok!

* Kardeşiniz Metin Çekmez de 'Binbir Gece'de Burhan Evliyaoğlu'nu oynuyor. Onun dizisini de izlemiyor musunuz? Arada bakıyorum kardeşim ne halt etmiş diye. Orada bir sürü medyatik sansasyon yarattılar. Bunlar işin medyatik puştluğu. 150 bin dolar teklif etmesi ahlaklı mıydı ahlak sızmıydı? Bırakın onu, rolü oynayan Halit düşünsün, 'Ben halkın gözünün önünde ne o... çocuğuymuşum durumuna düşeceğim biliyor musun bunu teklif edersem' diye...

BUGE CANKAT - GÜNAYDIN

DİĞER GÜNAYDIN HABERLERİ
 Mankenlerin de politika yapma hakkı yok mu?
 Herkes sanatçılığı bırakmış uygulamacı memur olmuş
 Bize sakın ödül vermeyin!
 Müzeyyen Senar'dan 'Leman'
 Ağrı Dağı Efsanesi' CD'leri satışa çıktı
 'Anne Karnında' çekilen fotoğraflar ünlüleri büyüledi
 Fırsatçılar gözünü Pax'e dikti
 Anoreksiya yüzünden giderek eriyor
 Top model yarışması fotoğraflarıyla kızdırdı
 Uslanmayan hırsızlar artık büyüdü!
 Tony'nin albümüyle gurur duyuyorum
 Sutyensiz görmekten bıktılar
 Halk ne diyor?
ÖZAY ŞENDİR
Su testisi
'Biri Bizi Gözetliyor', 'Gelinim Olur...
ŞENGÜL BALIKSIRTI
Yeşim Salkım'ın ruh hali
Önceki gün, şov dünyasını...
AYŞE ÖZYILMAZEL
Discorium, Nejat İşler ve Dans
Biraz da gecelere,...
Evlenirse tazminat verecek!
Evlenirse tazminat verecek!
Mankenlikten şarkıcılığa geçiş yapan Ebru Destan, geçtiğimiz günlerde...
Yaptığım işlerin hepsi gümledi!
Yaptığım işlerin hepsi gümledi!
Bu yıl 6'ncısı gerçekleşen 'Hülya Cup Tenis Turnuvası' kapsamında,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.