|
|
 |
 |
 |
|
 |
|
  Basında Galatasaray yorumları
Fortis Türkiye Kupası çeyrek final ilk maçında Galatasaray, Kayseri Erciyesspor ile 0-0 berabere kaldı. Dün akşam -14 derecede oynanan maçta G.Saray'ın ortaya koyduğu futbol yazarlardan bolca eleştiri aldı.
LEVENT TÜZEMEN: PROVADAN DERSLER (SABAH)
Bülent Korkmaz için duygu yüklü bir maçtı.. Çocuk yaştan itibaren itibaren hep G.Saray'da oynayan ve taraftarın gönlünde "Efsane kaptan" olan Bülent tek göz ağrısı G.Saray'ın karşısına bu kez hoca olarak dikiliyordu. G.Saraylı oyuncular eski kaptanlarıyla kucaklaşıp, hasret giderdi. Bülent'e hocalık yapmamasına rağmen Gerets'in sarılması hem saygının hem de Avrupa centilmenliğinin bir göstergesiydi..
"Rakibin
nasıl bir kadro ile çıkacağı beni ilgilendirmiyor. Kazanmak istiyoruz" diyen Gerets'in Ferhat ve Carusca dışında "A" takımı sahaya sürmesi doğruydu. Erciyes maçının telafisi vardı ama Kayserispor zirve yarışının devamı adına daha önemliydi. Bu yüzden Gerets kadro tercihini yaparken oyuncularının buzlu zemini tanımalarını planlamıştı.
...G.Saray Erciyes önünde kazanamadı ama buzlu zeminde prova yaptı. Gerets'e uyarım; Pazar gecesi G.Saray karlı zeminde oynayabilir. Kayserispor güçlü orta sahasıyla hücuma göbekten hızlı çıkan ve yan toplarda etkili olan bir takım. Özellikle 3 ön libero ile oynayan Trabzon'u göbekten çökerttiler. Kayseri'ye İnamoto'yu tek bırakarak oynamak macera olur..
AZİZ ÜSTEL: DEĞİŞİKLİK YOK (FOTOMAÇ)
Galatasaray dün akşam Erciyesspor karşısında resmen döküldü. İkinci yarının ilk haftasında, Ankaraspor maçında hayatımın en kötü Galatasaray takımını izlediğimi yazmıştım. Hem de o maçı kazanmıştı sarı-kırmızılılar. Dün gece de değişen bir şey yoktu. Saha kötüydü, hava çok soğuktu gibi bahanelerin ardına sığınabiliriz ama bunlar sadece bahane olur. Hem değişim nasıl olsun ki? Söylemekten dilimde tüy bitti ama Galatasaray Teknik Direktörü Erik Gerets'in değişeceği yok. Belçikalı hoca, Japon inadından vazgeçmedikçe bu takımın düzelmesi de mümkün değildir. İnamoto, G.Saray'ın oyuncusu değil. Bu daha geldiği ilk günlerde ortaya çıkmıştı. Ancak Galatasaray yönetimi koskoca bir devre arasını transfer yapmadan geçirerek Gerets'in inadının esiri oldu.
KANAT ATKAYA: MAÇ KURTARACAK ADAMLAR NEREDE? (HÜRRİYET)
Maçı seyrederken aklımda iki soru cümlesi dolaşıp durdu: 1- Daha sıkıcı ve amaçsız gözüken bir futbol maçı olabilir mi?
2- Ne zaman bitecek bu ıstırap?..
Aslında sadece "Zemin kötü, futbolcular isteksiz, maç berbattı" desem yeter.
Öyle bir maç ki; en heyecanlı pozisyon 72'nci dakikada İliç'in göbeğiyle dürtse gol atabileceği topu ayak içiyle kaçırması.
Maçı spor servisinde seyrediyorum. Yanımda da Esat Yılmaer oturuyor. Esat Abi'yi sıkıntı basmış, basketbol maçı başlasa da onu seyretsem pozisyonunda.
Bir ara Lig TV rejisi, orta sahayı aktarıyor ekrana. Tam "Orta saha hakikaten yok" diyeceğim sırada Esat Abi lafı kapıyor ve "Orta saha diye bir şey yok" diyor.
Laf olsun diye söylemiyorum; ekrana yansıyan alanda ilaç niyetine bir Galatasaraylı futbolcu bile yok, göremiyoruz.
"Farkında mısın bilmiyorum ama ben ortada hiç Galatasaraylı görmüyorum şu anda" dedim Esat Abi'ye dönüp. "Basket maçı başlıyor genç, sana kolay gelsin" diyerek diğer ekrana doğru ilerledi. "Kurtar beni de Esat Abi" diyemedim tabii.
MEHMET DEMİRKOL: HERKES İSTEDİĞİNİ ALDI (MİLLİYET)
Cenk'in ikinci yarıda oyuna girişi biraz olsun Erciyes'i hareketlendirmese, seyredilmesi çok zor bir maç olacaktı. Daloviç'in ofsaytta kalma rekorları kırışı, Galatasaray orta sahasının belki de her zamankinden de düşük kalan performansı oyunu kısırlaştırıyordu. İki taraftan da uzun ve buzdan zemin dolayısıyla kontrol edilmesi imkansız paslar dışında fazla bir şey yoktu. Yani gerçekten yedek takımlarla sahaya çıkılsa, PAF'lar sahaya sürülse belki herkes daha mutlu olabilirdi...
TURGAY ŞEREN: CARRUSCA ARJANTİN'DE MİYDİ? (AKŞAM)
Galatasaray'ın bundan daha önce oynadığı bir Fortis Kupa maçı var Kayseri Erciyesspor ile.
Bu karşılaşmada tam dört gol yedi.
Açık söyleyeyim! Dün akşam Sarı-Kırmızılı takım, o geceden farklı bir futbol ortaya koymadı.
O gün, Galatasaray, yabancı oyuncularının çoğunu Noel bayramına göndermişti. Ve en önemlisi de "Vay, ben niye oynamıyorum" diyen futbolcular ilk 11'de yer aldı.
Sonuç ne oldu. Galatasaray 4 farklı yenildi.
Dün akşam beni rahatsız eden şu; bir futbol takımı tabii ki her maçını kazanmayacak ama sahaya çıkacak ölümüne mücadele edecek.
Bu Galatasaray için de öyle, diğer takımlar için de öyle. Şimdi gelelim maça. Galatasaray'dan fazla söz etmeye gerek yok.
Carrusca diye "bir görünmeyen adam" var sahada. Ve bu Carrusca'nın değeri 5 milyon dolar. Gelelim Inamoto'ya Japon'un Galatasaray'a kaça geldiğini bilmiyorum. Ama dün akşam gördük ki, Inamoto Gerets'in ısrarıyla oynar.
ZAFER ERTEM: BETONDA DANS (FOTOMAÇ)
Galatasaray için Erciyesspor maçı kupa çeyrek final maçının ötesinde farklı bir anlam taşıyordu. Sarı-kırmızılı takımın yıllarca formasını giyen, bu forma altında sayısız rekorların sahibi olmasına rağmen G.Saray'dan keyifsiz ayrılan Bülent Korkmaz'ın hırsından korkuyordu Gerets. Ayrıca grup maçlarında bir de Erciyes'e karşı alınan 4-1'lik yenilgi vardı ki bu da işin tuzu biberi gibiydi. Yani Belçikalı maçın zor geçeceğini zaten biliyordu, sahaya da aşağı yukarı lig kadrosunu sürdü. İki sürpriz Carrusca ile genç Ferhat'tı. Maç öncesi Bülent Korkmaz'ın 'G.Saray karşısına yedeklerimle çıkacağım' sözü bayağı tepki toplamış olsa gerek sahaya sadece Cenk ve Lazarov'dan yoksun A takımı çıkardı. Hatta yeni transferler Ergün Teber, kaleci Orkun ve Kürşat da forma giydi. Cenk zaten ikinci yarıda sahadaki yerini aldı. Lazarov ise sakatlığı nedeniyle 18'de değildi...
İLHAN SÖYLER: ARADIĞIMI BULAMADIM (HÜRRİYET)
Galatasaray'ın futbolunu anladıysam Arab olayım... Hangi oyun felsefesini uyguluyor, ne yapmak istiyor, vallahi billahi bilmece çözmekten çok daha zor.
Dün ön liberodaki Inamoto ile söze başlayayım. Görevi "çengel". Yani top çalmak ama neredee. Rakip Sergie Die, adam hem bilinçli, hem Inamoto'yu marke ediyor, hücumda da arkadaşlarına servis yapıyor. Inamoto mu, seyrediyor.
Koca bir bölüm bitti, Galatasaray rakip kaleye gidemedi. Bir Allah'ın kulu da şut teşebbüsüne girmedi. Gerets'in yaptığı değişiklikleri artık ezberledik. Carrusca çıkacak, Hasan Şaş girecek, Hasan çıkacak Carrusca girecek...
... Ne yalan söyleyeyim, bu kadar yazı yazdım, dünkü maç kadar tatsız, tuzsuz bir maç izlemedim.
AYHAN AKBİN: BÜYÜK TAKIM! (FOTOMAÇ)
Hafta arası Bülent Korkmaz'ın yedeklerle çıkacağım demesi polemik konusu olduysa da Gerets, Bülent'in bu söylediklerini ciddiye almamış ve ideale yakın bir 11'le sahaya çıkmıştı. Böyle yaparak maçın Galatasaray açısından çok ciddi olduğunu da göstermiş oldu. Özellikle ilk yarıda hem top daha çok Erciyes'de kaldı, hem de Erciyesli oyuncular bütün ikili mücadeleleri kazandılar. Maçı kazanmak isteyen takım görüntüsünü Galatasaray'a oranla izleyenlere daha çok hissettirdiler. Adnan Polat 16'da 16 yaparız diyor ama futbolcularını bu maçta izledikten sonra aynı düşünceleri içine bir korku girmeden beyninde saklayabilecek mi bilmiyorum.
... Eğer Galatasaray büyük takım olmasa deplasmanda alınan bu skor avantaj demem gerekiyor ama büyük takım da bu maçı kazanıp dönmeliydi. Bence Galatasaraylı yöneticiler takımın oyununa ve yabancılarına bakıp daha dikkatli konuşmalılar. Sessiz kalıp maçları kazanmak, Galatasaray'ın daha yararına olacak sanıyorum.
ŞÜKRÜ KANBER: KISIRLIK-ZENGİNLİK (FOTOMAÇ)
Ümit Karan, Necati Ateş, Carrusca, Arda, İliç... Bunlara sağ bek olmasına rağmen Sabri'yi de ekleyin. Kağıt üzerinde göz kamaştırıcı bir ofansif zenginlik. Dakika 45... Sıfır gol pozisyonu, sıfır aksiyon. Galatasaray'ın Gerets inadı sonunda geldiği noktayı tek bir kelimeyle izah edebiliriz: Kısırlık. Gerets futbola, futbolun doğasına, sistemine ihanet ediyor. Dün yazmıştım tekrar etmekten usanmayacağım, çift forvetli oyun tipi Galatasaray'ın bugünkü oyuncu yapısı ile asla uygulamayacağı bir takım tertibi.
HALİL ÖZER: TABAN YAPTILAR (MİLLİYET)
Galatasaray sadece 70. dakikada bulabildiği tek gol pozisyonu ile tamamladığı şu karşılaşmada, oynadığı futbolla tam olarak taban yapmış durumda.
Tamam saha kötü, saha buz, hava soğuk ama bunların hiçbirisi futbol adına bir bahane olmamalı. Artık Galatasaray için kötü futbol görüntüsü hiç de yadırganamaz hale geldi. Ne pozisyon bulabiliyor, ne bir düzen içinde çalışabiliyor, ne de formsuzlar bir türlü üst düzeye çıkabiliyor. Kalede Mondragon, önünde Tomas ve Song. Takımın en gerçek profesyonelleri onlar. Hiçbir maçta yan gelip yatmıyorlar. Diğerlerine bakıp "benim günahım ne" diye hiç düşünmüyor. Son ana kadar terlerini akıtıyorlar ve savaşıyorlar...
Cüneyt Türkmen / Sabah.com.tr
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
|
|
|
