kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Kalbin ve damarların doğal koruyucuları
Kalbin ve damarların doğal koruyucuları
Size önerim

Kalbin ve damarların doğal koruyucuları

Genç kalmak istiyorsanız öncelikle damarlarınızın yaşlanmasına izin vermemelisiniz. Damar ve kalp sağlığınız için ihtiyacınız olan sihirli formülü ise doğa size zaten cömertçe sunuyor. Tek yapmanız gereken; vücudu C vitamini ve folik asit açısından fakir bırakmamak!.

Doğru besinleri tüketerek sağlığı korumanın mümkün olduğu artık biliniyor. Yapılan pek çok bilimsel çalışma, yaşlanma sürecinin ve onun bedensel yansımalarının geciktirilmesinin, doğru besin desteğiyle hiç de zor olmadığını kesin bir şekilde ortaya koyuyor. 'Gençlik' olarak tanımladığımız dönemi olabildiğince uzatmanın yolu, öncelikle kalp ve damar sisteminin sağlığını korumaktan geçiyor. Vücudun en ücra noktalarına kadar oksijeni taşıyan da, her bir hücreye ihtiyacı olan hayati öneme sahip molekülleri ulaştırıp zararlı atıkları uzaklaştıran da, yaraları onaran da; hep o mükemmel yaratılmış 'damar sistemi'mizdir. Yani aslında 'yaşlanma' derken, ilk anlaşılması gerekenin bu hayati ağın yaşlanma süreci olduğunu görüyoruz. Onun için; her kim uzun ve sağlıklı yaşamak istiyorsa, öncelikle ve mutlaka kalp damar sistemini korumak, kanını risk faktörlerinden temizlemek zorunda. Peki korunması gereken nedir? Korunması gereken, damarların elastikiyetidir; tıpkı su borularının kireçle tıkanması gibi, damarların da tıkanmasının önlenmesidir. İşte bunun sağlanmasında doğanın cömert eli imdadımıza yetişiyor; kimi zaman 1 kg yeşil sağlığı, bazen de 1 kg kırmızı güzelliği soframıza bırakıyor.

*
HAYATİ ÖNEME SAHİP C VİTAMİNİ VE FOLİK ASİT:
Geyiklerin, fillerin veya maymunların neden kalp krizi yaşamadığını hiç merak ettiniz mi? Ya da bunu biliyor muydunuz? Cevabı basit: Çünkü onlar, kendi C vitaminlerini kendi vücutlarında üretebiliyorlar ve ana besin kaynakları olan otlar ve meyveler folik asit açısından çok zengin. İki ABD'liden birinin vitamin tabletleri yutmaya başladığından beri kalp damar hastalıklarında oldukça önemli bir azalma olduğunu biliyoruz. Bizde ise son 30 yılda olumlu bir işaret görünmüyor.

* ZAMANLA YAŞLANAN DAMAR SİSTEMİ: Damarların iç duvarlarını örten tabakada zamanla birtakım lezyonlar oluşuyor. Organizma bu delikleri onarmak için LDL kolesterol gibi (yani kötü huylu kolesterol) ve lipoprotein gibi bazı yağ moleküllerini hasarlı bölgeye yolluyor. Bu; doğal bir alçı görevi görüyor ama zamanla kalınlaşan kireç tabakası, damarların elastikiyetlerini kaybetmesine ve daralmasına yol açıyor. Günün birinde bir kan pıhtısı gelip bu damarı tıkadığında ise beslediği alan kansız kalıyor, oksijen alamıyor ve bu da dokuların ölümüne yol açıyor.

* NEDEN DAMAR DUVARINDA HASAR OLUŞUYOR: Çünkü damar duvarı; protein ve C vitamini eksikliğinden dolayı zaman içinde sabit bir hızla inceliyor. C vitamininin; damar duvarının bağ dokusunu güçlendiren kollajen yapımını uyarması gibi bir görevi var. Bir de kan damarlarının duvar yapısında lizin ve prolin adında iki önemli protein bileşiği bulunuyor. Eğer organizmada bu iki madde ve C vitamini yeterli miktarlarda değilse kas dokusunun hücreleri, tıpkı kötü inşaatlardaki gibi ikinci kalite tuğla kullanıyor. Kalite açığını kapatmak için gereğinden fazla da üretim yapınca damar çapı daralıyor, buraya kandaki yağ molekülleri çökünce sorun daha da ağırlaşıyor.

* ÖNLEMEK MÜMKÜN VE KOLAY: Yukarıda sözünü ettiğim dejeneratif olayları önlemek aslında oldukça kolay. Lizin ve prolin adındaki proteinleri içeren besinlerin alınması ve dışarıdan gerekli C vitamininin organizmaya sağlanması yeterli. C vitamini damar duvarlarının onarımı için son derece önemli. Ve asıl iyi haber; yeteri kadar alındığında ileri derecedeki damar kireçlenmesini dahi geriletmede başarılı olduğu saptandı.

* HOMOSİSTEİN'E DİKKAT: Kanda kolesterolden çok daha tehlikeli bir madde bulunuyor: Homosistein! Hekimler tarafından yakın zamanda tespit edilen bu madde, kükürtlü bir aminoasit bileşiği; her beş kişiden birinde normal düzeylerin üstünde bulunuyor ve kan damarlarında ciddi hasara yol açıyor. Aslında vücudumuzun doğası önlemini alıyor. Folik asit, homosistein'i kolaylıkla etkisiz hale getirebiliyor; yeter ki kanda yeterli düzeyde folik asit bulunsun. Ama sorun da bu noktada başlıyor; çünkü her iki kişiden birinde folik asit eksikliği var!

* FOLİK ASİT HAYAT KURTARIYOR: Washington Üniversitesi araştırmacılarının, miyokard enfarktüsü (sessiz kalp krizi) vakalarının yüzde 40'ının, günlük 400 mikrogram folik asit alımıyla önlenebileceğine dair yayınları; bu maddenin hayati önemini ortaya koyuyor. Yeşil yapraklı sebzelerin ve tahılların folik asit bakımından zengin olmasına karşın, besin yoluyla alımında bazı sorunlar bulunuyor. Çünkü folik asitin önemli bir bölümü yiyeceklerin hazırlanması ve saklanması sırasında kaybediliyor. Dolayısıyla dışarıdan takviyesi gerekiyor. 1998'de ABD'nin bu konudaki maksimum otoritesi olan FDA'nın; ekmek, pirinç ve un gibi gıdaların folik asitle zenginleştirilmesini zorunlu kılması da önemli bir gösterde. Ayrıca B6 ve B12 vitaminlerinin, homosistein ile mücadelede önemli yer tuttuklarını da belirtmek gerekiyor. Son olarak; bu vitaminlerin yanında magnezyum ve selenyum gibi kalbin müttefiği iki minerali de unutmamanız gerektiğini hatırlatmalıyım.

Dr. Ali Kerim Diler

DİĞER SAĞLIK HABERLERİ
 Ağrıları epidural ile kestik
 Yarıyıl tatilinde çocuk internet esiri olmasın
 Sorunları paylaşıp stresi azaltın
 Mamografi günü yapılacaklar
 Bir hekimin başına gelen hatalar zinciri
 Kremler botoks'a rakip oldu
 Kalbin ve damarların doğal koruyucuları
 Çocuğunuzla baş başa karne toplantısı yapın
 Dizi oyuncularına beyaz ekran diyeti
 Akupunkturlu doğum Ergen ile trend oldu
 Meme kanseri olan hastanın ömrü uzuyor
 Elma suyunu süzmeyin
 Aşk şeker hastalığını azaltır
 Yüz mimiklerine dil sinirleriyle sihirli bir dokunuş
 Kadınlar makyaj yapmayı annelerinden öğreniyor
Rahatlığına düşkün olan bu terliği giyiyor
Rahatlığına düşkün olan bu terliği giyiyor
Tüm dünyada kısa sürede bir fenomen haline gelen Crocs terlikleri;...
Umut veren sutyenler
Umut veren sutyenler
İç çamaşır markası Yeni İnci, göğüs kanseri nedeniyle göğsü alınmış...
Seda Sayan'a rakip olacak
Seda Sayan'a rakip olacak
Assolistliğe ilk başladığı yıllarda Hülya Avşar'a 'annem', Gülben...
Hastayken çok sinirli!
Hastayken çok sinirli!
Ünlü şovmen Okan Bayülgen, önceki gece sevgilisi Berrak Tüzünataç'la...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.