Müzmin hastanın bir hekimi olmalı

17 yıllık diyabet (şeker) hastasıyım. Bu süre içinde, retinopati (göz hastalığı), anjiyopati (damar hastalığı), böbrek yetmezliği, koroner kalp (kalbi besleyen damarların) hastalığı, hipertansiyon gibi diyabetin bütün kötü sonuçları ortaya çıktı. Hayatım hastanelerde geçiyor. Endokrinolojiden kardiyolojiye, göz polikliniğinden nefroloji polikliniğine taşınıp duruyorum. Bir bölüm, diğerine havale ediyor. Her gittiğim hekim, kendine göre tetkikler isteyip, farklı bir tedaviye başlıyor. Elimde bir koli ilaç birikti. Hangisini kullanacağımı şaşırıyorum.

Günümüzde tıp, ileri derecede uzmanlaşmanın olduğu bir alan oldu. Neredeyse, her hastalığa ayrı bir uzman bakıyor. Aşırı uzmanlaşma, hasta karşısındaki hekim rolünü değiştirdi. Önceleri, hekim hastasını sahiplenir ve onun tüm sorunlarıyla bizzat ilgilenir ve hastasının her türlü tıbbi bakımını üstlenirdi. Oysa günümüzde hekimler, hastalarının sadece kendi uzmanlık alanlarıyla ilgili sorununa yöneliyorlar. Diğer sağlık sorunları için hastayı farklı uzmanlık alanlarındaki meslektaşlarına yönlendiriyorlar.

DOKTORU SAHİPLENMELİ
Hasta, o hekimden buna gidip gelirken çok zahmet çekiyor ve zaman kaybediyor. Ayrıca, hastaya verilen tedaviler arasında uyumsuzluk, zıtlık olabiliyor. Birbirinden habersiz reçete edilen benzer etkili ilaçlar bir arada kullanılabiliyor. Buna bağlı olarak yan etkiler görülebiliyor. Ancak uzmanlaşmadan geri dönüş, artık mümkün değil. Tıbbi bilgi birikimi o denli arttı ki; bir hekimin her hastalığın teşhis ve tedavisini bilip uygulayabilmesi olası değil. Peki, bu durumda yapılması gereken nedir? Müzmin bir hastalığı olan her hastanın, güven duyduğu sorumlu bir hekimi olmalı. Bu, aile hekimi veya hastanın asıl hastalığıyla ilgili uzman hekim olabilir. Hastanın takip ve tedavisi; hastasını sahiplenen, onun sağlığından bir bütün olarak kendisini sorumlu tutan bu hekim tarafından yürütülmeli. Diğer uzmanlık alanlarından hekimlerin bilgisine ihtiyaç duyulduğunda, konsültasyon (danışma) istenmeli. Ancak, konsültan (danışılan) hekim, doğrudan hastaya müdahale etmemeli. Gerek teşhis ve gerekse tedavi amaçlı önerilerini, hastadan sorumlu meslektaşına bildirmeli ve bunlar, hastanın hekimi tarafından, onun bilgisi ve onayıyla uygulanmalı. Hasta acil durumlar haricinde, her türlü sağlık sorununda sorumlu hekimine başvurmalı ve gerek olduğunda yine onun yönlendirmesiyle diğer branşlardan hekimlere gitmeli.


Hasta haklarıyla ilgili SMS (cep telefonu mesajı) yoluyla 4122-ETU'ya iletebilir ya da saglik@sabah.com.tr mail adresine yazabilirsiniz. Ailenizin doktoru sizin için yanıtlayacak.