|
|
 |
 |
 |
|
 |
|
  Bahçeli"den altı öneri
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın İran çıkışlarını "su üzerine yazı yazmak" olarak değerlendirirken, bu şartlarda Türkiye'nin Kuzey Irak'a "sınır ötesi askeri harekat" dahil tüm gereken tüm önlemleri almak durumunda olduğunu söyledi.
Bahçeli parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında Irak'la ilgili gelişmeleri değerlendirdi. Irak'taki gelişmelerin Türkiye milli güvenliğini tehdit edecek mecraya girdiğini belirten Bahçeli, Türkiye'yi bu noktaya Erdoğan'ın sergilediği acz, teslimiyet ve gafletin getirdiğini savundu.
Anayasa'nın
Başbakan ve Bakanlar Kurulu üyelerinin Yüce Divan'da yargılanmasını düzenleyen 148'inci maddesine dikkat çeken Bahçeli, "Başbakan Erdoğan ve AKP hükümeti yetkililerinin, Irak bağlamında terörle mücadele konusundaki sorumluluklarının ilerde bu kapsamda değerlendirilmesi kaçınılmaz olacaktır" dedi.
"TÜRKİYE MARJİNAL BİR SEYİRİCİ"
Erdoğan'ın dün Irak konusunda yaptığı "seyirci olmayız" açıklamasına yanıt veren Bahçeli, şöyle konuştu:
"AKP hükümeti Irak'ta teslim olmuştur. Türkiye, bugün gelişmeleri uzaktan izlemekte bile zorlanan marjinal bir seyirci durumundadır. Türkiye'nin Irak üzerindeki siyasi etkisi ve caydırıcılığı sıfırlanmıştır. Türkiye'nin kırmızı çizgileri alenen çiğnenmiş ve silinmiş, Türkiye'ye karşı kırmızı çizgiler oluşmasına seyirci kalınmıştır. Başbakan Erdoğan, vicdanlarda aklanmak ve imaj düzeltmek telaşıyla, bu sahte çıkışlarla su üzerine yazı yazmakta ve göz boyamaya çalışmaktadır."
Bahçeli, gelişmeler karşısında Türkiye'nin izleyeceği strateji ve alacağı tedbirler konusunda 6 ana başlıkta önerilerde bulundu.
Bahçeli, "Irak'taki durumun oluşturduğu çok boyutlu güvenlik tehdidi karşısında Türkiye somut ve inandırıcı bir askeri güçle desteklenen kapsamlı bir siyasi caydırıcılık stratejisi geliştirmeli ve bunu kararlılıkla uygulamaya koymalıdır" dedi.
Kürt grupların açık bir dille uyarılmasını isteyen Bahçeli, Kerkük'ün kaderine ilişkin referandumun ertelenmesini, Kerkük'e Bağdat gibi hiçbir idari bölgeye bağlı olmayacağı özel bir statü verilmesini, Türkiye'nin zorlamayla yapılacak Kerkük referandumunu tanımayacağını şimdiden ilan etmesini önerdi.
Bahçeli, "Aynı şekilde, hangi mihraklardan gelirse gelsin, Türkmenlere karşı girişilecek herhangi bir saldırı hareketinin Türkiye tarafından, askeri güç kullanmak dahil Türkiye'ye her tedbiri alma hakkını doğuracak bir husumet ilanı olarak görüleceği resmi planda şimdiden açıklanmalıdır" diye konuştu.
Türkiye'nin izleyeceği caydırıcılık siyasetini etkili kılacak imkanlara sahip olduğunu belirten Bahçeli, Türkiye'nin Kuzey Irak'a karşı elindeki bu olanakları Habur sınır kapısının kapatılması, Kerkük-Yumurtalık boru hattının devre dışı bırakılması, gıda akışının durdurulması, Türk girişimcilerin bölgeden çekilmesi, yabancı şirketlerin Türkiye üzerinden buraya ikmaline izin verilmemesi olarak sıraladı.
"LİDERLER ZİRVESİNE DESTEK"
Bahçeli, Türkiye'nin uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru savunma hakkının bütün unsurlarıyla doğduğuna vurgu yaparken, "Bu şartlar karşısında, Türkiye Kuzey Irak'a sınır ötesi askeri harekat dahil, gereken tüm tedbirleri almak durumundadır" dedi.
Bahçeli, "Irak'taki terör yuvalarına karşı girişilecek temizlik harekatı için Anayasa'nın 92. maddesi uyarınca TBMM'den izin istenmesi ve önceden yetki alınması konusu, yapılacak harekatın niteliği ışığında değerlendirilecek bir husustur" derken, sınır bölgesinde sıcak
takip için Meclis iznine gerek olmadığının düşünüldüğünü bildirdi.
Bahçeli, hükümetin Ekim 2003'de TBMM'den aldığı yetkiyi 2007 yılında Irak'a askeri müdahale amacıyla kullanamayacağının ortada olduğunu söylerken, bu durumda hükümetin amacı, kapsamı ve süresi yeniden belirlenecek bir izin talebiyle Meclis'e başvurmasının gerekeceğini söyledi.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bahçeli, ülkesinin yeni Irak politikasını anlatmak üzere bölgeye gelecek olan ABD Dışişleri Bakanı'nın Türkiye'ye uğramamasını nasıl değerlendirdiği sorusuna "Türkiye'nin belli bir mesafede tutulduğunun işaretidir" dedi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın konuya ilişkin liderler zirvesi önerisinin anımsatılması üzerine Bahçeli, "Böyle önemli dönemlerde liderler zirvesinin sayın cumhurbaşkanının başkanlığında yapılması doğru bir yaklaşımdır" dedi.
Irak konusunda askeri harekatın artık kaçınılmaz bir noktaya mı geldiğinin sorulması üzerine Bahçeli, "Alınacak tüm tedbirler siyasi caydırıcılık vasfı taşımalı. Bunun diğer anlamı diplomasidir, önce diplomasi" yanıtını verdi.
(ANKA)
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
|
|
|
