kapat
   
28 Aralık 2006 Perşembe
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
SMS:
MB yaz
boşluk bırak
mesajını yaz
4122'ye gönder
 

2007'yi "Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olduğu yıl" diye mi anacağız?

Yeni bir "Takvim yılı"nın içine girmek üzereyiz. İnsanoğlunun dehasının sonucu bu... Zamanı bile numaralayıp, çeşitli rakamlara bağlamışız. Bu şekilde "2006' geride bırakıp, 2007'ye giriyoruz" demekteyiz.
Aslında bu numaralanmış yıllar, herkes için farklı anlamlara ve içeriklere sahip. Eğer edebiyata meraklıysanız, 2006'yı "Orhan Pamuk'un Nobel aldığı yıl" olarak hatırlayacaksınız. Siyaset tutkunu iseniz, "Türkiye-AB üyelik müzakerelerinin yavaşlatıldığı yıl" şeklinde hatırlayacaksınız. Tıpkı 1923'ü "Cumhuriyetin kurulduğu yıl" ve 1950'yi "İlk kez bir seçim sonucu Türkiye'de iktidarın el değiştirdiği yıl" olarak hatırladığınız gibi.
Yıllar sizin için böyle olayların yer aldığı zaman dilimleri biçiminde algılanıyorsa, 2006'dan 2007'ye aktarılan "Cumhurbaşkanı seçimi tartışmaları" da, zihninizde yer alacaktır. Ve ileride 2007 biterken belki onu "Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olduğu yıl" diye de hatırlarsınız.

ÖZEL TAKVİMLER
Ancak bir de herkesin doğrudan kendisini etkileyen olayların yer aldığı "Özel takvimler"i vardır. Evlendiğim yıl, çocuğumun doğduğu yıl, ilk otomobilimi aldığım yıl, çocuğumun evlendiği yıl, torunumun doğduğu yıl gibi...
Doğum günlerinde ise yaş ilerledikçe yıllar unutulur ve sadece günler hatırlanmaya başlanır. Doğum gününü kutladığınız kişiye bile "Hangi yıl doğmuştun" sorusunu sormaktan çekinirsiniz.
Herkesin "Zaman"ı daha da somut hale getirip, "Mekân" gibi, onu da fizik kanunları içine denklemlerle yerleştiren Einstein gibi olması mümkün değil. Ama hâlâ zamanı başka ölçülere bağlayıp, yeni zaman dilimleri oluşturmaya çalışanlar var.
Oğlum Cemil Barlas anlattı. Bilgisayar bağımlısı bir arkadaşı her gün 4 saat geç uyuyarak "6 günlük hafta"yı elde ettiğini hesaplıyormuş.
Geçenlerde NTV'deki Yorum Farkı programına girerken Emre Kongar'ın kolunda Swatch marka bir saat gördüm. Bu saat de "İnternet Zamanı"nı gösteriyormuş. Bu saati yapanlar, bildiğimiz 60'ar dakikalı 24 saatlik günü bir kenara itmiş. Günü 1000 eşit parçaya bölmüşler. Google'da baktım. Her biri bildiğimiz 1 dakika 26 saniye 4 salise olan zaman dilimi, internet saatinde "1 Vuruş" olarak kabul ediliyor. Böylece gece yarısı saat 000 oluyor. Gündüz saat 12 yerine de 500'ü görüyorsunuz kolunuzdaki saatin ekranında.

EŞREF SAATİ
Bizim kullandığımız saatlerde İngiltere'de Greenwich'ten geçen meridyen saat dilimlerinin başlangıcını gösterir. İnternet saatinde ise, Swatch şirketinin bulunduğu İsviçre'nin Biel kentinden geçen meridyen sıfır noktasını gösteriyormuş... Ayrıca İnternet saatinde dünyanın her yerinde, saat dilimleri farkına bakılmaksızın zaman aynı rakamla ifade ediliyormuş.
Belli ki Emre Kongar'ın kolundaki İnternet Zamanı'nı gösteren bu saat bir fantezi olmaktan öteye anlam taşımıyor. Ama Karacaahmet Kabristanı'ndaki mezar taşını hatırlayınca, "Bu da bir hoşluk" diye düşünmemek imkânsız. "Ateşe, rüzgâra hükümran idi/ Sanmayın ki Hazreti Süleyman idi/ Demirci Süleyman idi" yazılıymış ya mezar taşında. Körüğünün rüzgârıyla ateşi canlandıran demirci, Emre Kongar'ın saatine sahip olsaydı, herhalde "Zamana da hükümran idi" sözlerini ekletirdi kitabesine.
Bu konuyu şair Ümit Yaşar'ın "Takvimli Saat"i ile noktalayalım:
"Tanrım paran yoksa biz verelim
Kendine bir saat al
En iyisinden
Bir daha zamanı şaşırma
Vakitli vakitsiz öldürme bizi..."

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Çoklu monologlar diyalog anlamına gelmez ki...   / 27-12-2006
 Kavgaya dönüşmüş her polemik geride yaralar bırakır...   / 26-12-2006
 Toplumlar da kış uykusuna yatabilir mi?   / 25-12-2006
 Bize "kazan-kazan" değil "kaybet-kaybet" daha uyar...   / 24-12-2006
 İktidar da, muhalefet de Çankaya da kulak vermeli...   / 23-12-2006
 Cemaat dışında yaşamak kolay değildir...   / 22-12-2006
 Kültürler arası diyalog önce bize lazım...   / 21-12-2006
 Ortadoğulu olmanın dayanılmaz ağırlığı...   / 20-12-2006
 Artık dünyada bir Türk diasporası da var...   / 19-12-2006
 Smokin giymeyen Erdoğan frak giymeye razı olur mu?   / 18-12-2006
YILMAZ ÖZDİL
2-5-7-9...
Yılbaşına yaklaşırken...
Her yıl aynı...
ERGUN BABAHAN
Bir insanlık sorunu
Hayatımıza rakamlar hâkim.
MEHMET BARLAS
2007'yi "Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olduğu yıl" diye mi...
UMUR TALU
Satmaz bu, satmaz!
"Az satan gazeteler", adı...
FATİH ALTAYLI
Yalan mıymış?
İş-Doğan'ın gecikme faizleriyle beraber...
ERDAL ŞAFAK
Yanlış tercih!
Bu Pazar gece yarısı...
'Şehit olacağım'
Irak'ta 148 Şii'nin ölümünden idam cezasına çarptırılan Saddam'ın...
Ambargoya karşı çıkan başkan öldü
Hayatını dün kaybeden eski ABD Başkanı Ford, Türkiye'ye karşı...
Cimbom boş durmuyor
Cimbom boş durmuyor
Adnan Polat'ın "Kimseyi almayacağız" demecine rağmen G.Saray transfer...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu