kapat
   
19 Aralık 2006 Salı
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Abdurrahman Yildirim @ SABAH
 

Yerli parasını getirmek yetmez, asıl Türkiye'de tutmanın yolu önemli

Bu yılın 10 ayında 28 milyar dolarlık cari açığa karşılık 36.5 milyar dolarlık finansman sağlanmış. Bu finansmanın 15.8 milyar dolarlık kısmı doğrudan yabancı sermaye yatırımıyla gerçekleşmiş. Bir kaç yıl öncesine kadar söylendiğinde inanılmayacak rakamlar bunlar. Dış açık da, dışarıdan gelen para da, doğrudan yabancı sermaye yatırımı da son bir iki yılda tam bir patlama yapmış. Gelen paranın fazlalığından dolayı döviz kurları düşüyor. İç ve dış koşulların çakışmasıyla Türkiye hiç ummadığı kadar dış açık verip, yine hiç ummmadığı kadar dışardan kaynak buluyor. Bir yandan açık verip diğer yandan döviz bolluğu içinde yüzüyor.

- 82 milyar Euro - İşte böyle bir ortamda Yabancı Sermaye Koordinasyon Derneği (YASED) Başkanı Şaban Erdikler, Dünya Gazetesi'nde yer alan söyleşisinde yurtdışında miktarı 82 milyar Euro'yu bulan yerli sermayenin Türkiye'ye çekilmesi için adım atılmasını istedi. Ne tezat ve ilginç bir durum.
Görünürde, yabancılar hem portföy hem de doğrudan olmak üzere Türkiye'ye oluk oluk para akıtıyorlar ve buradan para kazanıyorlar.
Yerliler servet ve sermayelerini büyük ihtimalle geçmişte yurtdışına çıkarmış. Bunun miktarı da 82 milyar Euro (1.30 parite üzerinden 106 milyar dolar ediyor) olarak belirtiliyor. 80-100 milyar gibi düz rakamlar olmadığından demek ki kesinliğe yakın bir hesaplama söz konusu. Yerlilere ait böyle bir kaynak yurtdışında var. Yukarıda görünürde kelimesini kullandık. Çünkü Türkiye'ye yatırım yapanların arkasında bazı yerlilerin olabileceği ihtimali de var. Hatta sağlanan bazı dış krediler için, yurtdışındaki bu paraların teminat gösterildiğini, özel sektöre ait dış borçların ciddi bir bölümünün yine yerlinin yerliye borcu olduğunu biliyoruz. Yani bu para Türkiye'ye hiç uğramıyor değil, en azından bir bölümü dolaylı biçimde geliyor ve gidiyor.

- Sıcak paradan farkı - Sayın Erdikler, mali milat benzeri bir uygulama yani afla bu paranın kalıcı biçimde Türkiye'ye çekilmesini istiyor. Buradaki kalıcı kelimesi benim çıkarımıma ait. Yani herhalde kalıcı şekilde çekilmesini istiyor. Yoksa nasıl olsa sermaye hareketleri serbest, 10 milyarlarca dolar bir afla gelir ama ardından siyasi kavgayla, yeni bir vergi haberiyle 10 milyarlarca dolar yine dışarı çıkar. Böyle bir gelgit hereketini kastetmiyor olsa gerek. Çünkü öyle olursa, bu paranın yararı da Türkiye'ye gelen sıcak paranın ötesine geçmez. Affı da boşuna yaparız.

- Sorumlusu kim? - Yurtdışındaki bu para bir günde dışarıya çıkmadı. İkinci Dünya Savaşı sırasında uygulamaya koyduğumuz Varlık Vergisi'nden bu yana bu kanama sürüyor. Karmaşık ve sürekli değiştirilen bir vergi düzeni, servet düşmanlığına varacak uygulama ve teşhirler, sermaye birikimine uygun olmayan bir ortam, yaygın kayıtdışılık yurtiçi birikimlerin yurtdışına çıkarılmasıyla sonuçlanıyor. Burada parasını dışarıya çıkaranlar kadar, hatta onlardan daha fazla, buna yol açan siyasetçiler ve bürokratlar da sorumlu.

- Yerli sermayeyi geliştirme - Geçmiş istikrarsızlık dönemleri Türkiye'de sadece yatırım, üretim ve iş yapma ortamını bozmadı, servet yapma, bunu sermayeye dönüştürme, sermayeyi büyütme sürecini de bozdu. Sermayemiz kıt ve yatırımlarımızın az olmasının en önemli nedenlerinden biri de bu.
Eğer reel faizin yüksek, siyasi ve ekonomik istikrarın nisbeten sağlandığı, iç ve dış konjonktürün böylesine uygun olduğu bir dönemde dahi dışarıya çıkan yerli para geri dönmüyorsa, ne zaman dönecek? AB'ye tam üye olduğumuzda dönebilir. Ama bizim sermayeye ve yatırımlara ihtiyacımız asıl şimdi var.
O zaman bir an önce, yatırım ve üretim ortamı düzeltilirken yerli sermayeyi geliştirme ve parayı Türkiye'de tutmanın uygun ortamını da yaratmak zorunlu hale geldi.

- Sonuç - " Yaptıklarımız bizi oluşturur, biz de yaptıklarımızı" George Eliot

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Faizi Merkez değil Başbakan belirler   / 18-12-2006
 Döviz hesabı rekor kırıyor namus elden gidiyor mu?   / 15-12-2006
 Konutta büyümenin tortusu kaldı duraklama başladı   / 14-12-2006
 Tüketim fren yaptı faiz artırımı rafa mı kalktı?   / 13-12-2006
 Ekonomi durmuş cari açık durmamış   / 12-12-2006
 Borsada gidiş nereye doğru?   / 11-12-2006
 Halk dövize boğulmuş şirketler açık pozisyonda   / 08-12-2006
 Durgunluğun nedeni hızlı borç artışı olmasın?   / 07-12-2006
 Şirketlerin açık pozisyonu bankalar kadar sorun olmaz   / 06-12-2006
 Yüksek faiz, kısa vade, likit kalma dönemi   / 05-12-2006
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Yerli parasını getirmek yetmez, asıl Türkiye'de tutmanın...
Prof. Dr. AYDIN AYAYDIN
Kanuna karşı hileye izin verilmesin
Ahmet...
MELİHA OKUR
Adatepe dörtlüsünün asırlık marka yolculuğu
Türkiye'nin...
UFUK SANDIK
Lüks 4x4'ler seçim engeline takılmayacak
Gelecek yıl...
Türkiye'ye hizmet ödülünü göremedi
Ahmet Ertegün'ün cenazesine katılan Dışişleri Bakanı Gül, eşi Mica'ya...
Çelik'ten 'Dönercilik yapmayın' uyarısı
Yurtdışına giden burslu öğrencilerin dönercilik yaptığına tanık...
Türk kadını siyasete hazır...
Türk kadını siyasete hazır...
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın araştırmasına göre, Türk...
TOKİ, 2007 için 250 bin konutluk program yaptı
TOKİ, 2007 için 250 bin konutluk program yaptı
2003-2006 yılları arasında toplam 215 bin konuta ulaşan TOKİ, gelecek...
IMKB
E: 39.833 D:% -0,93
DOLAR
S: 1,429 D:% 0,070
EURO
S: 1,870 D:% 0,000
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu