kapat
   
04 Aralık 2006 Pazartesi
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
TCMB Başkanı Yılmaz: Kriz beklentisi söz konusu değil
Bu haberi dinle
TCMB Başkanı Yılmaz'dan uyarılar
Yılmaz: İstanbul'a şube binası yaptırıyoruz
TCMB Başkanı Yılmaz: Kriz beklentisi söz konusu değil
Finansal İstikrar Raporu'nda dikkat çekenler

TCMB Başkanı Yılmaz: Kriz beklentisi söz konusu değil

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Durmuş Yılmaz, ekonomide 2007'de kriz yaşanabileceğine ilişkin senaryoların
hatırlatılması üzerine, ''kriz diye bir şey söz konusu değil. Topluma belirsizlik beklentisi vererek ekonominin işleyişini bozmak, hiç kimsenin çıkarına değil'' dedi.

Durmuş Yılmaz, Finansal İstikrar Raporunun 3. sayısının açıklanması nedeniyle düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Finansal İstikrar Raporunun BDDK tarafından da yayınladığı hatırlatılarak, neden tek merkezden açıklanmadığına ilişkin Yılmaz, yasada kendilerine fiyat istikrarını sağlama görevi verildiğini hatırlattı.

Finansal
istikrardan da sorumlu olduklarının anlatan Yılmaz, bunun fiyat istikrarının sağlanması ile çelişmediğini söyledi. Durmuş Yılmaz, burada BDDK ve Merkez Bankasının, finansal istikrarda rakip değil, işlemleri koordine eden iki kuruluş olduğunu vurguladı.

Finansal istikrarla, fiyat istikrarı arasındaki ilişkiyi ''tavuk-yumurta'' ilişkisine benzeten Yılmaz, dolayısıyla Merkez Bankası olarak finansal istikrarı gözardı etmeden, fiyat istikrarı üzerinde yoğunlaştıklarını kaydetti.Merkez Bankası'nın makro, BDDK'nın ise mikro olarak olaya baktığını hatırlatan Yılmaz, ''BDDK'nın yaptığı ile bizim yaptığımız arasında çelişki yok. Birbirini tamamlıyor'' diye konuştu.

ÖZEL SEKTÖRÜN DIŞ BORÇLARI

Özel sektörün yurt dışına olan borçlarına yönelik soru üzerine Yılmaz, burada, çok daha büyük ölçekli ve döviz geliri olan firmaların borçlandığına dikkati çekti ve bunun da sağlıklı bir gelişme olduğunu vurguladı.

Yurt dışından borçlanmada bir kur riski olduğunu belirten Yılmaz, ''Niçin borçlandıklarına gelince, içeride faiz oranları yüksek...Şu hiç bir zaman
unutulmamalı; burada bir kur riski söz konusu. Kur riski duruma göre içerideki faiz oranlarından da yüksek olabilir. Dolayısıyla dışarıdan borçlanan firmalarımızın bunun üzerinde dikkatle üzerinde durmaları ve hesaplarına kitaplarına dahil etmeleri gerekir'' diye konuştu.

DOLARİZASYONA GİDİŞ VAR MI?

Döviz hesaplarınındaki bir miktar artışa dikkat çekilerek, ''dolarizyon'' sürecine girilip girilmediğine yönelik soru üzerine de Yılmaz, şöyle konuştu:

''Hazirandan bu yana döviz tevdiat hesaplarında gelişmelere bakıldığında, belli bir miktar artış söz konusu. Bunun daha ziyade şirket bazında olduğunu görüyoruz. Burada, son krizde ortaya çıkan durum özel sektörün bu davranışı üzerinde etkili olmuş gibi görünüyor. Dolayısıyla bize düşen görev bu kesimin ve tüm kesimlerin güvenini tekrar kazanmak. TL'nin itibar ve değerinin korunmasını sağlamak.''

Burada özellikle YTL yerine TL ifadesini kullandığını da söyleyen Yılmaz, ''Çünkü uzun vadede, gelecek nesiller bunu TL olarak tanıyacaklar'' diye konuştu.

''MEVDUATIN VADESİ NEDEN UZAMIYOR?''

Mevduatın vadesinin neden uzamadığına ilişkin de Yılmaz, insanların, enflasyonist ortamlarda belirsizlik arttığı için, kısa vadeli değişimlerden
yararlanabilmek amacıyla birikimlerini kısa vadede tuttuklarını ifade etti.Yılmaz, ''Bu gelecekte beklentilerle ilgili sorun. Biz fiyat istikrarını
artırdığımız, güveni artırdığımız takdirde bankalardaki mevduatın vadesinin de uzayacağını düşünüyoruz. Dolayısıyla fiyat istikrarını sağladığımız zaman Merkez Bankası kendisine verilen görevi bi hakkın (hakkıyla) yerine getirdiğinde bankalardaki mevduatın vadesi uzayacaktır'' diye konuştu.

KRİZ SENARYOLARI

Kamuoyunda ''2007 yılında (ekonomide) kriz yaşanabileceğine ilişkin görüşler dile getirildiğinin hatırlatılması üzerine Merkez Bankası Başkanı, ''Ekonomimizin içinde olduğu ortam ve makro ekonomik temelleri, kriz çağrıştıran herhangi bir yaklaşımdan son derece uzaktır. Biz krizle ilgili herhangi bir gelişme olacağını düşünmüyoruz'' dedi.

Ancak hızla değişen bir dünyada yaşandığını ve bazı dalgalanmalar olabileceğini vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:

''(Dalgalanma olabilir) diyoruz, (kriz olur) diye bir şey söylemiyoruz. 2001'deki gibi ekonominin bütün temellerin bozulduğu, beklentilerin son derece negatifleştiği, insanların geleceğe olan ümitlerinin kırıldığı bir ortam görmüyoruz. Ekonominin makro ekonomik temelleri son derece güçlü ve sağlamdır.

Kriz diye bir şey söz konusu değildir. Topluma belirsizlik beklentisi vererek, ekonominin işleyişini bozmak, hiç kimsenin çıkarına değildir. Dolayısıyla bu tür söylemlerden toplumumuzun uzak durmasının, hepimizin menfaatine olduğunu düşünüyorum.''

2009'DA PARADAKİ ''YENİ'' İFADESİ KALKACAK

YTL'den TL'ye geçişin ne zaman olacağına ilişkin de Yılmaz, 1 Ocak 2009 tarihinden itibaren paradaki ''yeni'' ifadesinin kalkacağını ve yeni banknotlarla birlikte TL'ye geçileceğini söyledi.

AB Komisyonunun müzakerelere ilişkin son kararının hatırlatılması üzerine Yılmaz, finansla istikrar programının omurgasını, IMF anlaşması ve AB ile
ilişkilerin oluşturduğunu hatırlattı, bu iki çapanın devam ettirilmesi gerektiğini vurguladı. Yılmaz, ''AB'ye üye olalım ya da olmayalım, reformları devam ettirelim. Bizim söylediğimiz bu'' diye konuştu.

Vergi iadesinin kaldırılması konusunda da Yılmaz, ''Şu anda yapılan iş teknik bir düzenleme, dolayısıyla bu konuda fazla bir şey söyleyecek durumumuz yok'' dedi.

BANKACILIK SEKTÖRÜNDEKİ YABANCI SERMAYE


Bankacılık sektörüne yabancı sermaye ilgisine ilişkin de Yılmaz, Türk mali sisteminin uluslararası rekabete açılmasının bir tercih olduğuna işaret ederek, ''Dolayısıyla bizim politika açısından söyleyecek bir sözümüz olamaz'' dedi.Ancak yabancı sermayenin Türkiye'de faaliyet göstermesinin mali sistemin derinleşmesi, rekabetin artması, maliyetlerin azalması ve nihayetinde Türk toplumunun refahının artmasına katkı sağlayacağına inandıklarını söyleyen Yılmaz, ''Bunu da destekliyoruz'' ifadesini kullandı.

BOŞ BULUNAN BAŞKAN YARDIMCILIĞI

Merkez Bankasında boş bulunan Başkan Yardımcılığı görevine yapılacak atama konusunda da Yılmaz, ''Ben boş bulunan Başkan Yardımcılığı için, kendi irademle, uygun gördüğüm bir adayı hükümete teklif ettim. Hükümet de bunun Sayın Cumhurbaşkanına sundu. Şu anda Sayın Cumhurbaşkanı uygun gördüğü kararı verecektir'' dedi.Bu arada çıkışta gazetecilerin ''Neden kendi iradenizle yaptığınıza vurgu yapıyorsunuz'' sorusuna Yılmaz, ''Çünkü inanmıyorsunuz da ondan'' karşılığını verdi.

FAİZ ORANLARI VE İNANDIRICILIK UNSURU

Merkez Bankasının aldığı faiz kararlarının sektörü etkilediğini hatırlatan Yılmaz, ''Bizim şu anda yüksek diye adlandırılan faiz oranlarımız, sistemin
sıhhat ve sağlığı içindir'' diye konuştu.Enflasyon hedeflemesi yapan bir Merkez Bankası olduklarını hatırlatan Yılmaz, şunları kaydetti:

''Bizim yapmamız gereken en önemli iş, kamuoyunun yaptıklarımıza inanması. Biz inandırıcı olmalıyız...Dolayısıyla bizim şu andaki faiz oranlarımız, bizim hedefimiz ile piyasadaki hedef kitlemizin bize bakış açısı arasındaki bizim kredibilite açığımız ile ilgili bir husus. Dolayısıyla biz bu kredibilite açığını hedeflenen enflasyon oranına çekebilmek için aradaki farkı kapatmak üzere onları bu programa inandırmak üzere aldığımız bir karar. Bizim kredibilite açığımız kapandığı, toplumun büyük kesimleri bizim yaptıklarımıza inandığı sürece faiz oranları da geri gelecek ve düşecektir.''

(AA)

1 2 3 4 5
 
DİĞER EKONOMİ HABERLERİ
 TÜFE arttı, ÜFE geriledi
 Müşterileri memnun eden markalar!
 Başkan maaşını düşürdü!
 Borsa % 1.42 düştü
 Gözleri yeni dev proje için çalışıyor
 Aynı hayalleri kuruyor, farklı şeylerden korkuyoruz
 'Kıbrıs işin bahanesi, AB hızlı uyumdan endişeli'
 Özel sektörün pozisyon açığı 45 milyar dolar
 İhracatçı Ro-Ro'su ilk seferine çıktı
 TİSK: Hükümet sözünü tutsun, primleri indirsin
 İstanbul Borsası 21 yılda 300 milyar YTL'lik yıllık işlem...
 Şener, Osmanlı ekonomisini yazıyor
 Rüşvet skandalında gözler Yunanistan'da
 Botaş, haciz yapmak için yetki istiyor
 EPDK ikinci büyük ihaleye çıkıyor
 'Beyaz Bayrak'lı okullar artıyor
 Otomobil sayısı arttı yollar yerinde saydı
 'Başbakanlık'ta bir tane bile özürlü çalıştırılmıyor'
 Turistle beraber turizm yatırımı da azaldı
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Bulutu da türbülansı da bol dönem
Hafta sonu açıklanan...
UFUK SANDIK
Yolda kalmamak için kadın olmak şart
Geçen hafta...
Kadın dayağından kaçan erkekler
Eşlerinden şiddet gördükleri için Sığınma Evi'nde kalan 60 kişi:...
Alman aileden iki çocuğunu geri aldı, sıra kızında
Almanya'da hapisteyken eşi ölünce, koruyucu aileye verilen iki çocuğu...
61'imde 21'lik kardeşim oldu
61'imde 21'lik kardeşim oldu
Faruk Süren babasının yeni ortaya çıkan kızı için konuştu "Babam âşık...
Darüşşafaka'ya 'hayır' Taşyapı'ya 40 katlı otel
Darüşşafaka'ya 'hayır' Taşyapı'ya 40 katlı otel
Belediye, İstanbul'daki en gözde yerinde hastane yaptırmak isteyen...
IMKB
E: 37.655 D:% -1,42
DOLAR
S: 1,456 D:% 0,103
EURO
S: 1,935 D:% -0,026
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu