Kıbrıs'ın, AB'nin eski ve büyük üyeleri tarafından bahane edildiğini söyleyen Devlet Bakanı Babacan, Türkiye'nin hızlı uyumunun endişe yarattığını söyledi.
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, AB'ye üye eski ve büyük ülkelerin Kıbrıs sorunun bahane olarak kullanarak iç politikaya mesaj verdiklerini söyledi. Türkiye'nin uyum sürecinde hızlı hareket ettiğini kaydeden Babacan, AB'nin endişe duyduğunu düşündüklerini söyledi. ATV'de yayınlanan "Doğruya Doğru" programına katılan Babacan, AB ile ilişkiler ve son ekonomik gelişmeleri değerlendirdi.
Mücadele yaşanıyor Türkiye'nin AB müktesebatına uyum konusunda çok hızlı bir gelişme kaydettiğini ve 14 ay önce başlayan müzakere sürecinde birçok konuda önemli reformlar gerçekleştirdiğini belirten Babacan, "AB'ye hızlı uyumumuzun Avrupa Birliği'ni endişeye soktuğunu düşünmeye başladık" şeklinde konuştu. AB içinde kimin daha güçlü olacağı mücadelesi yaşandığına dikkat çeken Babacan, "Türkiye, dışarıdan çok güçlü ve geleceği parlak bir ülke olarak görülüyor. Ayrıca AB'nin geleceğinde Türkiye'ye mutlaka ihtiyacı var" dedi. Babacan, "AB, yaşlanan nüfusu ve azalan rekabet gücü ile Asya ve ABD'ye karşı göreceli üstünlüğünü kaybediyor. Türkiye'ye mutlaka ihtiyaçları var" görüşünü dile getirdi. "Kıbrıs konusu sanki bir bahane olarak ileri sürülüyor'' ifadesini kullanan Babacan, "Bu durum AB ve ABD basını tarafından da eleştirildi" dedi. Kıbrıs konusunun Türkiye'nin AB sürecini etkilememesi gerektiğini ifade eden Babacan, ama mutlaka çözülmesi gerektiğini söyledi. Kıbrıs Rum Kesimi'nin "AB nimetlerini KKTC ile paylaşmak istemediğini" belirten Babacan, "AB'ye üye 24 ülkenin Kıbrıs ile gerçekleri mutlaka görerek, AB'nin uzun vadeli çıkarlarını heba etmemesi gerekiyor. Mutlaka BM aracılığında kapsamlı bir çözüm lazım. Bazı eski ve büyük üye ülkeler de Kıbrıs bahanesini kullanarak, iç siyasete mesaj veriyorlar" diye konuştu.
Diğer
fasılları etkilemez AB Komisyonu'nun Türkiye ile yürütülen müzakere başlıklarından sekizinde müzakerelerin başlatılmamasını tavsiye etmesi konusuna da değinen Babacan, henüz kesinleşmiş bir karar olmadığını hatırlattı. Sekiz fasılda müzakerelerin aksaması halinde bile bunun diğer fasılların işleyişini etkilemeyeceğine dikkat çeken Babacan, şunları söyledi: "AB Komisyonu'nun bu tavsiye kararı birçok AB liderinde de şaşkınlık yarattı. Pek çok üye ülke, olan bitenden memnun değil. Bu kararı vicdanen kabullenemiyorlar." Türk kamuoyunda, AB sürecine olan destek konusunda ise Babacan, "Kamuoyunda, AB'ye destekte bir miktar düşüş var'' dedi. Türk kamuoyunda AB sürecinin Türkiye'ye önemli kazanımlar sağlayacağı konusunda geniş bir fikir beraberliğinin olduğunu vurgulayan Babacan, sürecin Türkiye'ye önemli kazançlar getireceğini kaydetti. Babacan, "Gelecek yıl seçim yılı da olsa AB'ye ilişkin politikalardan kesinlikle taviz vermeyeceğiz" dedi.