kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Sn swyrm!*
Sn swyrm!*
Kopyaya da yarıyor

Sn swyrm!*

Araştırmalar gençlerin cep mesajıyla ilan-ı aşk edip, yine mesajla ayrıldıklarını gösteriyor. Her ülkede kendine özgü kısaltılmış bir dille yazılan SMS'lerde Türk gençleri de 'v' harfine basmaya bile üşendikleri için 'w'yu tercih ediyor.

Geçen hafta bazı gazetelerin kıyısında köşesinde kalan bir haber dikkat çekiciydi. İngiltere'de yapılan bir araştırmada, gençlerin yaklaşık yüzde ının cep telefonu mesajıyla hoşlandıkları kişiye çıkma teklif ettiği, yine yüzde 15'inin de cep mesajıyla ayrılık isteklerini bildirdiği ortaya çıkmış. Cep telefonunun yaygınlaştığı hemen her ülkede kısa mesaj kullanımı da gençler arasında popülerleşiyor. Hemen her ülkenin kendine özgü bir SMS dili var. Hatta Türk gençleri telefondaki yeri daha kolay olduğu için 'v' harfi yerine 'w' kullanıyorlar. Peki gençler neden duygusal kararlarını bile kısa mesaj yoluyla bildirmeyi tercih ediyorlar? Konuyu uzmanına danışalım dedik. Ve Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Melda Cinman Şimşek ve Lefke Avrupa Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nurçay Türkoğlu ile görüştük. Bu arada Türkiye'de Erasmus (AB Öğretim Üyesi Değişim Programı) vasıtasıyla bulunan Finlandiyalı iletişimci Dr. Kevin Göre de konuyla ilgili kendi ülkesinden birkaç bilgi aktardı.

HİJYENİK İLETİŞİM

- Duygusal ilişkilerin cep telefonu mesajı aracılığıyla yönlendirilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? - Nurçay Türkoğlu: Bireysel bir iletişim aracı olan cep telefonu mesajına öncelikle, gündelik yaşam içinde bir kolaylaştırıcı olarak başvuruyoruz. Mektup yazma alışkanlığımız zayıfladı. Buna karşılık SMS; sözcükleri kısaltıp basitleştirerek, yanlış cümle kurma endişesi olmadan ve karşımızdakine duygusal özelliklerimizi de belli etmeden ulaşabileceğimiz, hijyenik bir iletişim aracı haline geliyor.

- Neden hijyenik? - N.T: Fazla da elimizi kirletmiyoruz çünkü. Günlük koşturmaca içinde ses tonumuzdan, mimiklerimizden,

mimiklerimizden, duygusal halimizi karşımızdakinin anlamasını pek istemiyoruz. Yani kendimizi saklama eğilimindeyiz. Giderek birbirimize yabancılaştığımız için... Giderek aynı anda daha fazla iş yapma telaşında olduğumuz için... Aslında kendi tabiatımıza uzaklaşıyoruz. Kendi tabiatına uzaklaşan insan da başkasına kolay kolay açılamaz tabii.

ELİN UZANTISI GİBİ

- Bu noktada da alternatif bir iletişim yöntemi olarak SMS çıkıyor karşımıza yani. - N.T: Evet. Bir de cep telefonu daima yanımızda. Adeta elimizin bir uzantısı haline geliyor. 1950'lerde Marshall McLuhan'ın, araç vücudun uzantısıdır teorisinin bir devamı gibi. Tabii bu kadar çok tercih edilmesinde ucuz olmasının da rolü var.

- Peki SMS aracılığıyla 'çıkma teklif eden' biri, bunu yüz yüzeyken reddedilmeyi önlemek için de yapıyor olabilir mi? - N.T: Evet. İşte bütün bunlar insanın kendisini koruma altına alması. Bir çeşit savunma mekanizması geliştiriliyor aslında. Ama bütün yabancılaşmamıza rağmen, yine de iletişim kurmak istiyoruz bir biçimde. Sonuç olarak bu bir 'uzaktan temas' biçimi haline geliyor.

MELDA CİNMAN:
Yüz yüze iletişimde bizim mimiklerimiz, jestlerimiz ve duygularımız işin içindedir. Yani karşı taraftan 'geri dönüşü' konuşma anında alırız ve ona göre kendimizi ayarlarız. Bazen bu bizi kırılganlaştırabilir, sinirlenmemize yol açabilir. Aslında konuşmak zor bir şeydir çünkü. Fakat cep telefonunda mesaj, konuşma anı içinde gelemiyor.

- Peki bu nasıl bir sakınca doğuruyor? - M.C: Yüz yüze iletişimde ben can sıkıcı bir konuşma yapacaksam, konuşmaya başlarken o an, mesela negatif bir geri dönüşü alırım ve ikinci iletimi ona göre tasarlamak, belki biraz yumuşatmak zorunda olurum. Veya iletinin bir kısmını göndermekten vazgeçebilirim. Fakat SMS yazılı iletişim olduğundan böyle bir şansınız yok. Canınızı sıkmadan, düşündüğünüz ve söylemek istediğiniz her şeyi o an yazarak iletiyorsunuz. Sözünüz kesilemez, söyleyeceğiniz her şeyi söyleyebilirsiniz ve geri dönüşü yoktur. Bu bazen avantaj bazen de dezavantaja dönüşebiliyor. En önemlisi de, bazen sözlü iletişimde söyleyemeyeceğimiz şeyleri, yazılı iletişimde daha kolay iletiyoruz. Özellikle duygusal biriyseniz, sözlü iletişim sizin için zaafiyet içeriyor. Bir de sözlü iletişimde 'Ben onu demek istemedim,' diyebilirsiniz. Ama SMS yazılı olduğu için aynı zamanda bir belgedir. Nitekim medyada gördüğümüz 'Tostumu yedim, bekliyorum,' gibi ilişkiyi deşifre eden durumlar da yaratabiliyor.

- İletişim bu kadar hijyenik olunca, yüz yüze konuşurken yaşayacağın heyecanı, duyguları da yaşamamış oluyorsun. Bu durum insanda bir takım eksikliklere de yol açmaz mı? - M.C: Kaçan taraf bunu yaşamak istemiyordur zaten. Mesela ilişkiyi bitirirken, karşı tarafın ağlamalarını filan görmek istemiyordur. - N.T: Ama mesajla bitiyorsa, arada zaten bir süredir samimi, gerçek bir ilişki kalmamıştır. Bu bir kaçış aslında ama bir yandan da çok çirkin bir davranış. Ne kadar yeni teknolojiler çıkarsa çıksın, bir insanın bir başka insana ihtiyacı bitmeyecektir. Ve bu teknolojik araçlarla her ne kadar kendimizi korumaya çalışarak, olabildiğince az duyguyla bir takım şeyleri halletmeye çalışırsak çalışalım, yine de başka insanlara ihtiyacımız var.

Melis D. ÇALAPKULU

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 'Fobi'leri tefe koyan adam
 Sizce bu köpekler katil olabilir mi?
 Da Vinci'nin şifresi: Mona Lisa'nın sol yanağı
 PlayStation'ların babası
 'Alırım anahtarını' makinesi
 Semra Hanım Reloaded
 Dayak yedi, slogan ezberledi, yazar oldu
 Kapıyı çalmadan girebilirsiniz
 Annesinin katillerini dedektif gibi buldu
 Düzeltme ve özür
 Nişantaşı maskesi bir yere kadar...
 'Köşeleri tutmayalım sokakta yüzleşelim'
 Ko-be or not Ko-be: İşte bütün mesele bu
 'Bu, kariyerimin ikinci yarısının başlangıcı'
 Bhutan'da 'mutlu' bir Türk
 İstanbul'un en 'Harvey' gecesi
 'Kötü günlerimde beş kez porno izlerdim'
 Pilli motorlar yolda
 İstatistik meselesi ve 'Altın Kızlar'
    Pazar Sabah Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Kan grubunuz 0 ise sakın ekmek yemeyin!
0 grubu etobur,...
GÜLSE BİRSEL
'Emişli Memiş' bize ne yapacak?
Hayır nedir bu gizlilik,...
ERDAL ŞAFAK
'Fobi'leri tefe koyan adam
Aslında o bir akademisyen.
KAZIM KANAT
İki fotoğraf ve birkaç kırık dökük anı
Yazı işleri ...
FATİH ALTAYLI
'Alırım anahtarını' makinesi
Bir gün yanımda oturan Uğur...
Bitlis'te 96 fırça
Bitlis'te 96 fırça
Şehirlerine sahip çıkan Bitlisli 40 genç, hayallerini tuvallere...
Terbiyecinin başına çuvalı geçirdiler
Terbiyecinin başına çuvalı geçirdiler
Osman Hamdi Bey'in Kaplumbağa Terbiyecisi tablosunu yeniden...
Genç sevgiliyle gençleşilir mi?
Gündemdeki 'genç sevgili' konusunu Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Üroloji...
Dayaksız bir dünya için: 3071
'Kadına yönelik şiddete hayır!' diyorsanız, Turkcell ve Avea'dan...
En pahalı gurme ürünü
16 çeşidi olan trüf, sadece belli bölgelerde yetişen ve kısa bir dönemde...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.