kapat
   
10 Kasım 2006 Cuma
 
SABAH Gazetesi
 
Servislerimiz
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Sukru Binay @ SABAH
 

Yeniden 2007

Gelecek seneyle ilgili beklentileri en son 24 Ağustos tarihinde yazmışım. O günden bu yana hem içeride hem de yurtdışında gelecek eğilimleri belirleyecek önemli değişiklikler gerçekleşti, önemli açıklamalar yapıldı. Yurtdışında ABD tarafında üçüncü çeyrek büyümesi beklenen yüzde 2.2 yerine yüzde 1.6 olarak realize edildi. İnşaat ve otomotiv sektörlerindeki ciddi daralmaya rağmen Eylül ayı istihdamındaki artış beklenenin üzerinde. Bu durum ABD'de doğal işsizlik oranı tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Teorik olarak ABD'nin tam istihdamı yakaladığı ücretler üzerinde artış yönünde yoğun baskıların başlayacağı da iddialar arasında. Bir taraftan daralan bir ekonomi öte yandan azalan işsizlik. Eğer hesaba katılamayan geçici faktörler nedeniyle oluşmadı ise böyle bir çarpıklık ancak ABD ekonomisinde uzun zamandır devam eden yüksek büyüme olgusunun yapıda oluşturduğu değişimin ilk sinyalleri olarak yorumlanabilir. Gevşek likidite yüksek borçlanma yüksek iç tüketimin, faizlerin arttığı bir dönemde özellikle hizmetler sektöründe iç talebi kısıcı etkisinin daha uzun bir sürede sonuç vereceğini dikkate almak gerekebilir. Sanayi üretimi yavaşlama eğilimine giren bir ABD'de hizmetler sektörünü kontrol edebilmek için faizleri artırmak çare mi olacak, yoksa ABD dolarına biraz daha değer kazandırıp cari açığı daha da mı büyütecek, belirsizlik ve kararsızlık bu noktada.
Avrupa Birliği'nden gelen haberler biraz daha olumlu. Büyüme eğilimi beklenenin üzerinde seyrediyor. Eylül ayı kredi genişlemesi ve kredi talebi son yılların en üst seviyesinde. AB'nin beklenenin üzerinde büyüyecek olması, kredilerde genişleme bizim açımızdan özellikle önemli. Cari açık kaygılarının giderek ekonomide kırılganlığı artırdığı bir ortamda temel ihracat pazarımızın büyümeye devam etmesi en azından ihracatçıyı sevindirebilir. Kredi genişlemesinin Türkiye'ye yansıması hem doğrudan yabancı sermaye girişinin hem de yabancıların portföy yatırımlarının artışı şeklinde olacaktır.
Ancak Avrupa Merkez Bankası Başkanı Trichet'nin son açıklamalarında önümüzdeki aylarda faiz artırımı sinyali vermesi AB büyümesinin ancak kontrollü bir biçimde devam edeceğini göstermekte. Petrol ve ham madde fiyatlarında şok inişler gerçekleşmezse AB'den bizim ihracatımızı katlayacak bir hamle beklememek gerekir diye düşünüyorum.
Bizde ise hem Merkez Bankası'nın son açıklamaları hem de yayınlanan hükümet programı çelişkileri tam gideremedi ancak politika belirsizliklerini bir ölçüde aydınlattı. Sıralayalım;
1) Merkez Bankası özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinin piyasa açısından oluşturduğu risklerin farkında. Başkan Yılmaz TCMB'de ilk defa 2001 krizinden bu yana finansal istikrarın önemini vurguluyor. Döviz alım ihalelerine başlanılabileceğini açıklaması aslında bir hafta önce likidite yönetimini sıkılaştırmak yoluyla kredi genişlemesini kontrol edeceğini söyleyen Merkez Bankası açısından bir çelişki gibi görünmekte. Bir taraftan döviz alıp YTL yaratacaksınız öte yandan yarattığınız paradan fazlasını borçlanarak çekmeye çalışacaksınız. Söylem çelişkili gibi görünse de son derece pragmatik bir yaklaşımı sergiliyor. Verilen mesaj; Uluslararası fon fazlası ve yıl sonu kar güdüsü ile artan sermaye girişinin kuru aşağıya basmasına izin vermeyeceğim. Kurun düşük seviyesini uygun görüp pozisyon açarsanız sermaye çıkışı başladığında YTL bulamayabilirsiniz. TCMB bugünlerdeki olumlu fiyat hareketlerinin geçici olduğuna inanıyor.
Seçim sürecinden söz eden, 2007 bütçesinin hedef enflasyon açısından risk oluşturduğunu ima eden Başkan Yılmaz'ı iyi okumak lazım. Enflasyon hedeflemesi rejimi içerisinde bile olsa Türkiye'de koşullar maalesef TCMB'yi teorik çerçeveyi bir kenara bırakıp daha pragmatik davranmaya itebiliyor.
2) Yayınlanan hükümet programından 2006 yılı mali başarısının TMSF tahsilatlarının vergi borçlarının öncelikle kapatılması özelleştirme gelirlerinin bütçeye kaydedilmesi gibi konular öne çıkartılarak 2007 yılında tekrarı için mutlaka tedbir alınması gerektiği yorumlanabilir.
Elektrik zamlarının kaynak yaratmak açısından kaçınılmazlığı da saptamalar arasında. Hem KİT ürünlerine yapılacak fiyat artışları hem de tüketim üzerinden alınan vergilerdeki oransal artış enflasyonu nereye sürükleyecek. Bunu önümüzdeki günlerde çok tartışacağız.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 İletişim beceriksizliği mi belirsizlik kakofonisi mi?   / 08-11-2006
 Pide kebap lahmacun   / 05-11-2006
 Gündemde enerji var   / 03-11-2006
 Politika değişiyor mu?   / 31-10-2006
 Hoş geldin John Lipsky   / 29-10-2006
 Üzerinde anlaşılmış Niyet Mektubu taslağı   / 26-10-2006
 Bütçe kimin bütçesi?   / 24-10-2006
 Türev enstrümanlar   / 22-10-2006
 2007 Bütçesi nasıl gerçekleştirilebilir?   / 20-10-2006
 Yapısal bütçe   / 18-10-2006
ABDURRAHMAN YILDIRIM
Seçim ekonomisi bilmecesi
Önce piyasalarda ekonomistler...
ŞÜKRÜ BİNAY
Yeniden 2007
Gelecek seneyle ilgili beklentileri en son...
ŞELALE KADAK
Bank Pozitif içinde cafe köşesi olan şubeler...
Son töre hedefine 24 saat koruma
Diyarbakır'da, töre uğruna vurulup ağır yaralanan Fatma Tunç, yeni...
Haraç vermeyi reddeden liseli çete kurbanı
Ankara'da bir liseyi haraca bağlayan çete, cep telefonunu vermeyen...
Ata'yı en son onlar gördü
Ata'yı en son onlar gördü
SABAH, 1953 yılında Etnografya Müzesi'nden Anıtkabir'e nakledilirken...
Cenazeyi dünya izleyecek
Cenazeyi dünya izleyecek
Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt, Ecevit'in yarınki cenaze töreni...
IMKB
E: 39.891 D:% 0,39
DOLAR
S: 1,448 D:% -0,652
EURO
S: 1,852 D:% -0,484
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu