|
|
 |
 |
 |
|
 |
|
  |
|
Seri katil tanımını "Çivici"yle öğrendik
TÜRKİYE'DE seri katil terimini yakın zamanda canlandıran ilk örnek "Çivici Katil" oldu. Denizli'de kendi halinde bir adam olan Süleyman Aktaş'ın hayatı 32 bin volt elektrik akımına kapıldıktan sonra değişti. Antalya'da tartıştığı bir başkomiseri vurdu. 4.5 yıl akıl hastanesinde kaldıktan sonra 1994'de Denizli'nin Çambaşı köyüne döndü. İki yaşlıyı boğduktan sonra gözlerine ve alınlarına çivi çaktı. Yakalandığında "Eldeki imkanlar buydu" deyip çivileri gösterince adı "Çivici katil" kaldı. Ününü evinde bulunan uçları sivriltilmiş çiviler ve köydeki isimlerden oluşan "çivi çakılacakların listesiyle" yaptı. Akıl hastanesinden kaçınca köyü yarı yarıya boşaldı. Ancak Aktaş'ın hayatının sonuna kadar akıl hastanesinde tutulmasına karar verildi.
MOBİLYACI
Seyit Ahmet Demirci "seri katil" terimine en çok uyan isimdi. 1998'de İstanbul'da üç mobilyacıyı aynı biçimde kafalarına kurşun sıkarak öldürdü. Küçük bir çocukken arkadaşının yaşlı bir mobilyacının tecavüzüne uğradığını ve intihar ettiğini anlatıyordu ama böyle bir arkadaşının yaşadığına dair hiçbir kayıt yoktu. Mobilyacılara gidiyor ve "Bodrum katında yeni modellerimiz var" lafını duyar duymaz da harekete geçiyordu. Hiçbir ipucu bırakmamıştı, ama cep telefonundan yakalandı. Yakalanmasaydı tecavüze uğradığı yaş kadar, yani 11 mobilyacıyı öldürmeyi planlıyordu. Altı yıl hapiste kaldıktan sonra tahliye oldu.
KOLİCİ
Orhan Aksoy İstanbul'da 4 ayda beş kişiyi aynı yöntemle öldürdü. Kurbanlarını "koliye" koyup bıraktığı için adı "kolici" kaldı. Ev arkadaşını, bir hırsızı, bir seyyar satıcıyı, öldürdüğü arkadaşlarının peşinde olan Turgut Erkan'ı ve bir pul koleksiyoncusunu boğdu, suda bekletti ve kolileyerek attı. Son kurbanının cep telefonunu izleyen polis Orhan Aksoy'u yakaladı. Aksoy mahkemede cinayetler için "Yapmış da olabilirim yapmamış da" dedi.
AVCI
Hamdi Kayapınar'ın bir "seri katil" olduğunu ortaya çıkaran polislerin dikkati oldu. İki dedektif, Ankara'da seri cinayetler üzerine bir seminer izledikten sonra döndükleri Kayseri'de bir "seri katil" olduğunu fark etmişlerdi. Beş cinayetin failinin aynı olduğunu biliyor, ancak faile ulaşamıyordu. Önce cinayetlerin yeri tespit edildi. Katilin "su kanalı boyunca" dolaştığı anlaşıldı. İkinci ve üçüncü cinayet arasındaki 19 aylık boşlukta katilin askere gittiğini düşünen dedektifler 22 yaşındaki Hamdi Kayapınar'a ulaştı. İlk cinayetini 14 yaşında 11 yaşındaki öz kardeşini öldürerek işlemiş, 1998 Mart'ından başlayarak beş kişiyi öldürmüştü.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
