|
|
|
|
|
|
Star siparişi film çekmem
* Türkiye'nin çok izlenen iki filmine imza attınız ama tadını çıkaramadınız. 'Vizontele'yi Yılmaz Erdoğan'la yönettiniz; 'G.O.R.A' ise Cem Yılmaz demekti. Rüştünüzü ispat film mi oldu Sınav? Aslında buna iki şekilde cevap verebilirim; evet ne iyi ki bu benim rüştümü ispat filmim! Evet, ne acı ki bu benim rüştümü ispat filmim.
* Yani? Yani bir filmin ekip işi olduğunu, bunun tek başına bir kahramanlık gösterisi olmadığını çok iyi biliyorum. Keşke o dönemde böyle bir şeyi ben de yaşamış olsaydım... Ama ben bunu hiç bilinçli bir şey olarak düşünmedim. O filmi yapan yapımcı şirketlerin pazarlama şekli olarak düşündüm. 'Aslında işin doğrusu bu' diye düşünmedim de değil! Çünkü sonuçta ikisi de; birlikte çalıştığımız insanların yarattığı işlerdi. Senaryosu, hikayesi onlara aitti; ben de o hayata geçirilen işler içinde belki de onların hayal ettiğini hayata geçiriyordum. Sonuçta olumlu ya da olumsuz; 'onun da payı var' demek gerekirdi ama o denmedi.
* Yani starla çalışmamak yönetmen için rahatlatıcı bir önlem mi? Bu iki işten sonra; benim için verilmiş büyük bir yemindir, stara hiçbir iş yapmam ama starla her şeyi yaparım!
* Ne demek bu? Yani star; 'benim bir projem var gel sen bunu yönet' dediğinde hiç kusura bakmasın! Hatta sabretsin, nasılsa kendi çekebilir noktaya geliyor! Ama benim yapmak istediğim bir projede starlara çok ihtiyaç duyuluyordur, maddi-manevi gücüm yetiyorsa onunla çalışırım. Asla starın siparişi bir işte çalışmam.
* Bu kadar çok mi diliniz yandı? Tabii ki... Hikaye yazmakla hikaye anlatmak çok farklı. Birinin yazdığı hikayeyi ondan daha iyi anlatabiliyor olmaktır yönetmenlik. Ben açıkçası şunu düşünüyorum; benim mesleki heyecanım ve bu heyecanla yapacağım her şey sanıyorum o hikaye yazarı arkadaştan çok daha iyi o hikayeleri anlatabilecek kudrette! Bu yaptığım iki iş bana bunu öğretti.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|