kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
'Türbanı kabul etmiyorum'
'Türbanı kabul etmiyorum'
Hafıza için gingko bloba

'Bana ateist diyemezler'

Vatandaşlık Tepkilerim adlı kitabında "Sümerler'de fahişe kadınlar başını örterdi,'' diye yazdığı için hakkında dava açılan Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ (92), hâkim karşısına çıkacağı günü bekliyor. İslamiyet'te örtünmenin farz olmadığını iddia eden Çığ, "Türban değil, baş bohçası bu. Kimse inancıma karışamaz,'' diyor.


'Türbanı kabul etmiyorum'

Kitabında Sümerler'de fahişe kadınların başını örttüğünü yazdığı için hakkında dava açılan 92 yaşındaki Muazzez İlmiye Çığ, "Ben onlardan daha fazla Müslümanım," diyor.

Sümerler'de fahişeliğin kutsal bir iş olarak kabul edildiği ve kendilerini Tanrı namına bu işe adayan kadınların diğerlerinden ayrılsınlar diye, başörtüsü taktıkları hakkındaki yazıları, yıllar sonra dava konusu olan 92 yaşındaki dünyaca ünlü Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, 1 Kasım'da hâkim karşısına çıkmayı bekliyor. Hakkında 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama' suçlamasıyla Beyoğlu 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açılan Çığ, "İslamiyet'te örtünmek farz değildir. Türban da değil, baş bohçası bu. Ben değil, asıl onlar bölücülük yapıyor. Ben onlardan daha iyi Müslümanım. Her gece yatarken Allah'a şükrederim," diyor. Savunmasını Aziz Nesin'in avukatı Veli Devecioğlu'nun üstlendiği Çığ, Sümerler'de fahişelerin örtündüğüne ilişkin açıklamalarını 1994'ten bu yana pek çok tarih kongresinde dile getirdiğini, ama niye şimdi birilerinin dikkatini çektiğini anlayamıyor. Türkiye'nin bugün içinde bulunduğu durumdan herkesin payı olduğunu söyleyen Çığ, saçın görünmesiyle nasıl bir zarar geleceğini anlamadığını söylüyor: "İlk kez 1981'de Kurucu Meclis'te Mahmut Yamak adında biri, 'Bundan sonra İmam Hatipler'e giden kızların başları örtülsün,' dedi. Mektup yazarak, 'Bizde bir rahibe sınıfı yok. Üstelik laik olan bir devletin kurumlarına dini kıyafetle girilemez,' dedim. Biz de türban yaptık, modaydı. Eşarbı bağlardık, ama saçlarımız çıkardı altından. Şimdi saçlarını göstermemek için rahibe gibi bir şey giyiyorlar. Saç görünse ne olur? Ama dinciler, 'Bir tek saçın görünürse o saçların hepsi yılan olacak ve ahirette boynuna dolanacak,' diyorlarmış. Yunan'daki Medusa'yı düşünüyorlar. Çocukların aklını karıştırıyorlar." İslamiyet'te örtünmenin farz olmadığına da dikkat çeken Çığ, "Kuran'da böyle bir şey yok. Bu, siyasi bir simge," diyor ve ekliyor: "Eskiden annelerimiz, komşularımız da başörtüsü örterdi, ama onlar çalışmaz, okula gitmezdi. Okula giden hiçbir kız, 'Ben başımı örteceğim,' demedi. 1923'te okula giden kız çocuklarının fotoğraflarında hepsinin başı açık. 1981'den sonra olaylar başladı. Siyasetçilerimiz buna karşı gelmedi. Ecevit'e, Demirel'e, YÖK'e, Sezer'e herkese mektup yazdım. Sezer dışında hiç kimseden cevap gelmedi." Kuran'da örtünmeyenin cezalandırılacağına dair bir hüküm olmadığını da savunan Muazzez İlmiye Çığ, bu iddiasını şöyle açıklıyor: "Kuran'da sadece 'Peygamber karıları, kızları ve mümin kadınlar dışarı çıkarken tanınmayacak şekilde kapanırlar,' diyor. Bu 'Tanınacak,' şekilde de tercüme edilmiş. Peygamber, İslamiyet'ten sonra karıları, kızları ve cariyeleriyle Mekke'den Medine'ye göç etmek zorunda kalıyor. Bu sırada cariyelere sataşma olurmuş. Bu nedenle bu ayet geliyor. Birileri, 'Kuran değişmedi,' diyor. Kuran ezberleyenlerin kafasından yazılan bir kitap. Bu kişiler de ayrı ayrı ayetleri ezberlemiş. Bu ayeti yazdırırken birisi 'Mümin kadınlar' diye ekleme yaptıramaz mı? Tabii ekleme yapmışlar. Kuran'da birbirine zıt olan birçok ayet var. Bi r ayette 'Şarap içmeyin,' diğerinde 'Şarap içseniz de sarhoş olacak kadar içmeyin,' diyor." Çığ, hakkında açılan davadan hiç rahatsız olmamış. Ona göre bu dava ya uzun süre sürünecek ya da eğer hâkim anlayışlıysa süründürmeden bitirecek: "Ben insanları bölüyormuşum, asıl onlar bölüyor. Bunlar 'Biz namusluyuz,' diye ortaya çıkıyorlar. Başı kapalılar namuslu ve inançlı, diğerleri namussuz ve imansız oluyor. İşte bu, memleketi ikiye ayırmak demektir. Şimdi o çocuklar bize kötü gözle, biz de onlara kötü gözle bakıyoruz. Kutuplaşmadır bu."

'TARİHİ DEĞİŞTİREMEYİZ'

Yıllardır Sümerler'de mabet fahişelerinin başının kapalı olduğunu yazdığını söyleyen Çığ, "Niye ortalık şimdi karıştı?" diye soruyor: "Ben başörtüsünün tarihini yazmışım. Tarihi değiştirecek miyiz? Bu, tarihin bir hakikati, gizlemenin manası yok ki. Beni suçlayanlar tarihi yazıyor, sonra da beni suçluyor. Yahudiler saçlarını dibinden kazıyıp, başlarına örtü örtmüşler, bu bir ayrıcalık, kutsiyet yaratıyor. Ama bizimkilerinki ne ayrıcalık, ne kutsiyet. Tamamıyla siyasi bir sünger. Sümerler'de fahişeler, mabetteki diğer rahibelerden ayrılmak için başlarını bağlarmış. Mabetteki fahişeler, kutsal kadın sayılıyor. Onlar Allah'ın işini yapıyor ve para almıyor. Para almadıkları için fahişe sayılmazlar. Bunu Vatandaşlık Tepkilerim adlı kitabımda yazdım." Çığ, bu açıklamaları kimseyi küçültmek için değil, vatan için yaptığını da ekliyor: "İmam nikâhını, türbanı kabul etmiyorum. Ben onlardan daha iyi Müslümanım. Her gece yatarken Allah'a şükrederim. Bana birisi geldi, hatırımı sordu, 'Hamdolsun' dedim. 'Siz ateistsiniz, niye böyle söylüyorsunuz' dedi. 'Sen bana 'ateist' diyemezsin. Çünkü benim içimi bilemezsin. Ben gerçekleri yazarım, ama inancım ayrıdır,' dedim. Benim içimde Allah varsa vardır."

Özlem YILMAZ /MERKEZ

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Kadın köşeyazarının hakkı Sezar'a (Sen de mi Pulur Amca!)
 Herkes onu konuşuyor; Ersun Yanal başarıya koşuyor
 Batman'da kadınlar hâlâ ölüyor
 Bu dergi Kızıl seviyor
 Bir festival doğuyor
 İki Türk Londra'da
 Dünya şampiyonluğu unvan maçında tuvalet krizi!
 'En çilekeş ev kadını Türkler'
 Başbakan olacak çocuk
 Aşiret göçü Hollywood'da
 Bu Papa başka Papa
 Bitmeyen bir son sigara
 Mozart 250 yaşında
 Sokağa yağmur, monitöre macera yağacak
 Su değil ama kitap bedava
 Orada bir köy öğretmeni var uzakta...
 Uzaydaki komşu kızı
 Kurtların elinde bir bakire
 Paris notları (2)
    Pazar Sabah Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Acilde yatan bir adam
Zaman öylesine değerli bir hazine...
MEHMET ALTAN
Kızılırmak ne oldu?
Biz yaştakiler için 'akarsu' denince...
GÜLSE BİRSEL
'Ay lav yu badiii, ay lav yu badiii'
Eskiden öğretmen...
AYŞE KULİN
Avrupa'da Türkler
Avrupa'da Türkler ne tarihten, ne de...
ÖNCEL ÖZİÇER
Ünlülerin 'yekvücut' yalan dünyası
Hâlâ ve ısrarla neden...
KAZIM KANAT
Doktor ne kadar ömrüm kaldı?
Bu soruyu bir kez sordum,...
Haydarpaşa Lisesi'nin yeraltı anıları
Haydarpaşa Lisesi'nin yeraltı anıları
Kader ne tuhaf. Ben de bir Haydarpaşalının kızıyım... Babam artık...
Kaçırılamaz uçak 2015'te
Kaçırılamaz uçak 2015'te
Uçaklara aşılması çok zor yeni güvenlik sistemleri geliyor. Kabin...
Ali tüp'ü tut
Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın eşinin tüplerini bağlatması yeni bir...
Kimsenin sarhoş olmadığı bira şöleni
Münih'te her yıl ekim ayında düzenlenen Oktoberfest bira şöleni, milyonlarca...
Müslüman mahallesinde İsveç köftesi
Hem alışveriş yapıp hem de yemek yiyebileceğiniz mağaza sayısı çok az...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.