|
 |
 |
 |
 |
|
Herkesin içinde medyumluk vardır!
Yunan asıllı Amerikalı Maria Papapetros, Naomi'den Kate Moss'a kadar birçok ünlü simanın medyumluğunu yapıyor. Aynı zamanda FBI ile işbirliği yapan ve çözülmemiş davalar üzerinde çalışan Papapetros, kendisine medyum denilmesinden ise hoşlanmıyor: Beni psişik biri olarak kabul edin!.
Onu tamamen tesadüfen tanıdım. Türkiye'ye tatile gelmiş. Bir arkadaşım "Seni müthiş bir kadınla tanıştıracağım, kendisi medyum" deyince ne yalan söyleyeyim biraz çekindim. Medyumlardan ödüm patlar benim. Ya kötü bir şey söylerse, ya yüzüme baktığı anda ne zaman öleceğimi görürse gibi saçma sapan korkular yaşarım. O yüzden ciddiye alarak hiç kimseye de fal baktırmışlığım yoktur. Maria Papapetros'un Los Angeles polisiyle işbirliği içinde olduğunu öğrenince her ne kadar korksam da, gazeteciliğim ağır bastı. Televizyonda hiç kaçırmadan izlediğim tek dizi 'Medyum.' Hani rüyalarında katilleri gören, çözülmemiş suçları çözmeye yardım eden üç çocuk annesi Allison'ın hayatı. Dizimax'in vazgeçilmezi. O yüzden tanıştım Maria Papapetros ile. Yunan asıllı Amerikalı medyum aslında kendisine medyum denilmesinden hoşlanmıyor. "Beni psişik biri olarak kabul edin" diyor. Günlerini Los Angeles, NewYork ve Atina arasında mekik dokuyarak geçiren Papapetros'un müşteri listesinde bildik isimler var. Ünlü manken Naomi Cambell, Kate Moss, oyuncu Goldie Hawn, Val Kilmer aklıma ilk gelenler. Papapetros bugüne kadar Jay Leno'dan tutun da David Letterman ve Oprah Show'a kadar Amerika'nın önde gelen televizyon programlarına konuk olmuş. Söyleşiden sonra Papapetros'tan benim de hayatımı okumasını istedim. Evde sessiz bir oda bulduk. Papapetros benden uzağa oturdu ve sadece ismimi ve doğum tarihimi sordu. Ardından saatimi eline alıp, gözlerini kapadı. 5 dakika sonra anlatmaya başladı. Ne diyebilirim? Şapkam uçtu! Geçmişim, tanıdıklarım, söylemeye yanaşmadıklarım, korkularım, endişelerim, hepsi oradaydı. Çıkarken elime konuşmanın bir kasetini tutuşturdu. FBI boşuna bu kadınla çalışmıyor. Maria Papapetros'ta bir şeyler var, inanın. (Ulaşmak isterseniz www.mpapapetros.com)
* Medyum olduğunuz nasıl keşfettiniz?
Aslında psikoloji okumayı istiyordum. Aklım fikrim üniversitede psikoloji ile ilgilenmekti. Sonra bir gün başka bir psychic'e (altıncı hissi kuvvetli kişi) gittim ve hakkımda neler söyleyeceğini öğrenmek istedim. Kadın bana "Senin için benim bir şey söylemem imkansız ama sen  benim hakkımda neler düşünüyorsun?" diye sordu.
* Ne hissettiniz?
O zamana kadar içimdeki gücün farkında değildim. Aklıma gelen her şeyi sıralamaya başladım. O kadın hakkında ne hissediyorum, hayatıyla ilgili ne tahminleri var... Bir bir anlattım. Kadın gözyaşları içinde kaldı çünkü hiç bilmeden hayatını anlatmıştım. O günden beri insanların hayatını okuyorum.
* Peki nasıl oluyor? Yani bir anda gözünüz kararıyor da, karşınızdakinin hayatı film şeridi gibi mi dökülüyor? Ya da bir his mi bu, nedir?
Karşımdakiyle tanıştığım anda hislerim oluyor. Ama benim için dokunmak önemli. O kişinin bir eşyasına dokunmak, hatta fotoğrafına bakmak bile hayatıyla bağlantı sağlamamda yardımcı oluyor.
* Zor bir hayat olmalı. Günde kaç kişi görüyorsunuz ve eğer hayatlarında kötü bir şey varsa onlara söylemek zorundasınız...
Evet bu işin zor tarafı. Eğer hissettiğim herhangi bir negatiflik, sağlık sorunuysa tanıyayım tanımayayım karşımdakine 'kalbine dikkat et' ya da 'uçağa binme' gibi uyarılarda bulunabiliyorum. Ölüm kalım meselesi değilse insanları asla rahatsız etmem.
* Kişisel danışmanlık yapıyorsunuz. Müşterilerinizin arasında ünlü mankenler, işadamları, politikacılar var. Seminerler veriyorsunuz. 'Herkesin içinde medyumluk var ama herkes bu durumu ortaya yeterince çıkaramıyor' diye bir mesajınız var.
Kesinlikle buna inanıyorum. Siz kendinizi zorlasanız, eminim hakkımda çok şey söyleyebilir, hatta görmediğim birtakım gerçekleri görebilirsiniz. Sadece konsantrasyon işi.. Tabii bir de bu işin nasıl doğru yapıldığını öğrenmek gerekiyor. Seminerlerimde, içinizdeki medyumu ortaya çıkarmanın yolunu öğretiyorum. Kitabımı da bunun için yazdım. Şimdi Amerika'da bir sabah şovu için kolları sıvadım.
* Demi Moore'un ünlü filmi 'Kasabın Karısı'nda danışman olarak görev yaptınız. Basınla tanışmanız böyle oldu. Size neyi danıştılar?
Hatırlarsanız öyküde, bir kasapla evlenen doğaüstü güçleri bulanan bir kadın vardı. Kadın mahallenin erkeklerini kendine bir şekilde aşık edip, onları baştan çıkarıyordu. Ben senaryonun uygulanmasında danışmanlık yaptım.
KENDİM SANDIM, OĞLUM ÖLDÜ
* Bütün bunların yanı sıra  FBI ile çalışıyormuşsunuz, hani medyum dizisindeki gibi. Beraberce neleri çözdünüz?
FBI ile sürekli çalışmıyorum. Bazı davalar için benden yardım istiyorlar. Dosyaları inceliyor, bazen kanıtlara dokunuyor, suçların işlendiği yere gidip ne hissediyorsam, onu söylüyorum. En büyük dava, Nazi suçlusu Mengene davasıydı. Rüyamda 'Burada Mengene yatıyor' yazan bir mezar görmüştüm. Yeri bulduk ama içi boştu. Nedenini ne ben anladım ne de FBI, soruşturmayı bizzat ABD başkanı durdurdu. Bu yönüyle de haber olmuştu.
* Türkiye'ye sadece tatil için mi geldiniz?
Aslında tatil. Ama aynı zamanda iki kitabımın da Türkçe'ye çevrilmesini istiyorum. Bir tanesinde oğlumun ölümünü anlatıyorum...
* Biraz bahseder misiniz?
Bir gün öleceğimi hissettim. Tarihini; gününe saatine kadar hissettim. Dostlarımla vedalaştım, yapmam gerekenleri yaptım ve ölümümü beklemeye koyuldum. Ama aynı gün, aynı saatte oğlum öldü. Bir annenin acısını kendi ölümüm diye algılamışım. Çocuğunu kaybetmek bir anne için ölmek değil midir? İşte bunun öyküsünü yazdım. Diğer kitap ise seminerlerdeki bilgilerden oluşan bir rehber. İnsanlara içlerindeki medyumu nasıl ortaya çıkarabileceklerinin ipuçlarını veriyorum.
* Türkiye'de kimsenin hayatı hakkında tahminlerde bulundunuz mu?
Benimle tanışanların hayatlarını okudum. Aslında Türkler, biz Yunanlılar gibi son derece duygusal. Medyum olma kapasitesiniz yüksek.
* Biraz ünlü müşterilerinizden bahsedelim mi? Örneğin Naomi nasıl biri? Naomi ile artık görüşmüyoruz. Ben onun hakkında iyi şeyler söyleyemem.
* Aaa neden? Naomi tek kelimeyle çılgın. Onunla kimsenin iyi geçinmesi mümkün değil! Beni bile çığrımdan çıkarttı. Çılgın kadın...
* Ya Kate Moss? Kate melek gibidir. Son derece duygusal, çocuk gibi. Onunla sık sık görüşüyoruz. Bana bazı problemleri olduğunda danışır.
* Uyuşturucu problemleri mi? Kate uyuşturucu mu kullanıyor? (gülüyor ve ağzım kapalı hareketi yapıyor.)
* Ya Goldie Hawn? O biricik arkadaşım. Her şeyimi paylaşırım. Hiç kimsenin sahip olamadığı farklı duygulara sahip çok özel bir insandır. Aynen filmlerindeki gibi, inanın.
BALÇİÇEK PAMİR
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
