kapat
   
18 Eylül 2006 Pazartesi
 
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Türk dünyasına üç öneri

Erdoğan, 10. Türk Devlet ve Toplulukları Dostluk Kardeşlik ve İşbirliği Kurultayında yaptığı konuşmada, Türklerin tarihte derinliği olan, tarihe istikamet veren bir millet olduğunu söyledi.

Türk dünyasına üç öneride bulunmak istediğini ifade eden Başbakan Erdoğan, ''Öncelikle, ekonomi ve ticari alanda, başta enerji olmak üzere karşılıklı yatırımların artırılması ve kendi aramızda bir tahkim kurumunun hayata geçirilmesini de kapsayan bir yol haritası çıkarmalıyız.

Kültürel alanda dil birlikteliğine yönelik çalışmalarımızı hızlandırmalıyız. Ortak tarihimizi yeniden yazmalı, bunu okullarımızda ders kitabı olarak okutmalıyız.

Siyasi
konularda ise 'Türkçe Konuşan Devlet Topluluğu' oluşturarak, uluslararası platformlarda dayanışmamızı güçlendirmeliyiz. Kıbrıs ve Karabağ gibi sorunlarda ortak hareket etmeliyiz. Türk dünyasındaki yerel yönetimler ve sivil toplum örgütlerinin iş birliğini de güçlendirmeliyiz'' dedi.

KKTC'YE YÖNELİK TECRİDİN KALDIRILMASI MİLLİ BİR DAVADIR

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''KKTC'ye yönelik haksız tecridin kaldırılması bizim için milli bir davadır. Biz bunu böyle biliyoruz, böyle bileceğiz'' dedi.

Azerbaycan'ın merhum Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'in Türkiye ve Azerbaycan için ''iki devlet tek milletiz'' sözüne atıfta bulunan Erdoğan, ''Biz, tarih yapan, tarih yazan bir milletiz'' diye konuştu.

Yaşanılan çağda ülkelerin küresel ve bölgesel aktörler olarak ikiye ayrıldığını anlatan Erdoğan, ancak kendisine göre bu tanımın dönemsel ve tarihsel aktörler olarak da ayrılması gerektiğini dile getirdi. İçinde bulundukları dönemin şartlarından kaynaklanan aktörlerin, şartlar değişince etkilerini kaybettiğini vurgulayan Erdoğan, ''Oysa biz öyle gelip geçici şartların ortaya çıkardığı bir unsur değiliz. Onun için diyorum ki tarihsel bir aktörüz'' dedi.Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Bizim zayıflığımız dönemseldir. Soğuk savaşın sona ermesiyle birlikte ortaya çıkan imkan ve fırsatlar, tarihin döngüsünde bizler için yeni ve parlak bir dönemin işaretidir. Tabiatı gereği, Türk dünyasıyla olan ilişkilerimizin dış politikamızda çok özel bir yeri var. Bu ilişkilerimizde askeri, siyasi ve ekonomik çıkarı belirleyici bir parametre olarak görmüyoruz, göremeyiz. Türk devlet ve topluluklarıyla ilişkilerimizi her türlü ölçülebilir menfaatin üstünde değerlendiriyor, bunu tarihi bir sorumluluk olarak kabul ediyoruz.

Burada karşımıza çıkarılan önemli bir tuzağa da dikkatlerinizi çekmek istiyorum. O da şudur: Aramızdaki münasebetlerde içe kapanmacı politikalar, izolasyonist yaklaşımlar bizleri birbirimizden uzaklaştıracak, ortak tarihimizden koparacaktır. Ben buna tecrit tuzağı diyorum. Bu tuzağa düşmememiz gerekiyor.''

''ULUSLARARASI CAMİADA BİRLİKTE HAREKET EDİLMELİ''

Başbakan Erdoğan, Türk dünyasının birbirlerinin meselelerine kayıtsız kalamayacağını ifade ederek, uluslararası camiada birlikte hareket etmekten kaçınılmaması gerektiğini ve dış politikaları koordine etmenin önemli olduğunu vurguladı.

Anadolu Türkleri ile Hazar'ın doğusundaki Türkistan coğrafyasında yaşayan Türk kavimlerinin ilişkilerinde, son yüzyıllarda boşluklar meydana geldiğini anlatan Erdoğan, sadece Hazar'ın batısındaki Türklerle, özellikle de Azerbaycan Türkleriyle ilişkilerin 20. yüzyılın başlarına kadar devam ettiğini anımsattı.

Soğuk savaş sona erip Sovyetler Birliği ve Yugoslavya dağılana kadar, Kafkaslar ve Balkanlar'da bulunan Türklerle ilişkilerde benzer bir kopukluk yaşandığına işaret eden Erdoğan, bunların hepsinin artık mazide kaldığını vurguladı. İçinde bulunulan yüzyılın bu topluluklar arasındaki bağları güçlendirmede, dayanışmayı artırmada tarihi fırsatlar sunduğunu belirten Erdoğan, Türk dünyası olarak bu fırsatları çok iyi değerlendirmek gerektiğini söyledi.

Erdoğan, şu anda kendisinin, sıkça Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüşme fırsatı bulduğunu ifade ederek, diğer Türk devletleriyle de dayanışmanın devam ettiğini kaydetti. Erdoğan, bu dayanışma sürecinin geçmişte tehir edildiğini, ancak bugün bunun söz konusu olmadığına dikkati çekti. Bundan sonra çok daha farklı siyasi, askeri, kültürel pek çok alanda temasların devam edeceğini dile getiren Erdoğan, bu ilişkilerin her düzeyde sürdüğünü kaydetti. İş birliği alanlarını genişletmenin, böle ve halkların refahına hizmet edeceğini dile getiren Erdoğan, ''Bölgemizde de, dünyamızda da barış ve istikrarın korunmasına hizmet edecektir'' dedi.

''FAZLAMIZ VAR, EKSİĞİMİZ YOK''

Dünya politikasında devletlerin artık birden fazla ittifakın üyesi olduğunu belirten Erdoğan, bu tür bölgesel ve küresel örgütlenmelerin üçüncü taraflara karşı olmadığı gibi yanlış, dışlayıcı oluşumlar olmadığını da bildirdi. Erdoğan, bunların tam aksine uluslararası sistemin daha etkin çalışmasına katkıda bulunduğunu belirterek, ''Küresel sistemle entegrasyonu artırmaktadır. Türkiye olarak biz AB ve İKÖ ile olduğu gibi Türk dünyasıyla da ilişkilerimizi geliştiriyoruz, geliştireceğiz, geliştirmeye de mahkumuz'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin AB ve Rusya ile olduğu gibi Çin ile de iyi ilişkiler içinde bulunduğunu kaydederek, Türkiye'nin bütün küresel ve bölgesel aktörlerle olan ilişkilerini birbirinin alternatifi olarak değil, tamamlayıcısı olarak gördüğünü belirtti.

İngilizce, Fransızca, İspanyolca konuşan ülkelerin siyasi, ekonomik ve askeri ittifakların yanı sıra kendi aralarında da aynı dil ve kültür etrafında bir araya geldiği örneğini veren Erdoğan, ''Öyleyse neden bizler de dış politikada koordineli hareket ederek, sinerji oluşturan, birbirlerinden güç alan böyle bir yapı oluşturmayalım. Açık söylüyorum; bizim fazlamız var, eksiğimiz yoktur'' dedi.

''KKTC'YE YÖNELİK HAKSIZ TECRİT''

Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Tarihin hem de yakın bir döneminde, emperyal ya da sömürgeci arayışlar sonucu tanışmış, birbirimize dilimizi ya da dinimizi bu yolla benimsetmiş değiliz. Böyle bir durum da yok. Onun içindir ki 'bizim tarihte derinliğimiz var' diyorum. Türkçe konuşan devletler topluluğu, hem de uluslararası platformlarda daha aktif ve etkin roller oynamamızı sağlayacak, böylece halklarımızın çıkarlarını daha iyi korumamıza imkan tanıyacak, hem de bölgemizde barış ve istikrara katkıda bulunacaktır.

Bütün kardeş devlet ve toplulukları bu konuda daha fazla gecikmeden gerekli adımları atmaya davet ediyorum. Türkiye olarak biz bu konuda gereken sorumluluğu üstlenmeye hazırız. Esasen bu istikamette önemli adımlar attık, atıyoruz. Bağımsız Türk Cumhuriyetlerine uluslararası platformlarda her türlü desteği vermeye devam ediyoruz.

KKTC'ye yönelik haksız tecridin kaldırılması bizim için milli bir davadır. Biz bunu böyle biliyoruz, böyle bileceğiz. Kırım, Ahıska, Irak ve Gagavuz Türklerine daha önce olmadığı kadar siyasi ve ekonomik noktada desteğimizi verdik, veriyoruz.''

''ARAMIZDAKİ BAĞLARI GÜÇLENDİRMEK ZORUNDAYIZ''

Üzerinde durulması gereken önemli konulardan birinin de dil birlikteliğinin sağlanması olduğunu kaydeden Erdoğan, Gaspıralı İsmail'in 19. yüzyılda ortaya koyduğu ''Dilde birlik, fikirde birlik, işte birlik'' düsturunu hayata geçirmenin bugün her zamankinden daha fazla gerekli olduğunu vurguladı. Ortak hedefe ulaşmak için projeleri somut hale dönüştürmek gerektiğini belirten Erdoğan, modern dünyanın takip ettiği kalkınma ve yönetim modelleriyle uluslararası iş birliği yöntemlerine Türklerin kendilerini uyarlaması gerektiğini belirtti.

Erdoğan, ''Türklerin bütün unsurlarıyla tarih sahnesinde özgür ve müreffeh olarak yeniden yer almaları için aramızdaki bağlarımızı, dayanışmamızı daha da güçlendirmek zorundayız. Tarihi birikimimizin, varisi olduğumuz değerlerin modern zamanlarda da insanlığın ortak medeniyetine önemli katkılarda bulunacağını ortaya koymalıyız'' diye konuştu.

(AA)







1 2 3 4 5
 
DİĞER SİYASET HABERLERİ
 Babacan'dan AB'ye uyarı
 AKP'den vekillere "Ne yaptınız?" sorusu
 Gül, ABD temaslarına başlıyor
 Meclis yarın olağanüstü toplanacak
 Erdoğan Başbuğ'un yerini aldı, milliyetçiler bölündü
 Çelik: Alevilere azınlık diyenin alnını karışlarız
 Baba ve Hoca nikâh masasında buluştu
 - Anamın selamı var! - Benden de selam söyle!
 Bakan Koç: Bazı sanatçılar sahnede değil, evinde ölmeli
 "Türk ordusu Avrupa Birliği'ni istemiyor"
 AP heyetinden Türkiye'ye kritik ziyaret
YAVUZ DONAT
AK Parti'de pozitif ayrımcılık
Gittik, gezdik, konuştuk,...
METEHAN DEMİR
Üç Orgeneral'li mesaj kime?
Askerler artık şehit...
'Çaydan geçermiş gibi poz vermiştik'
BELBİM A.Ş. Genel Müdürü Adnan Şahin, Hatice Sadioğlu ile aşk...
Yurtta dayağı yazıp ödül aldı, törende okuyamadı
Isparta Atabey 60. Yıl Sadık Doğan Kız Yetiştirme Yurdu'nda büyüyen...
Askerde yolsuzluğa 'sıfır tolerans'a devam
Askerde yolsuzluğa 'sıfır tolerans'a devam
Org. Büyükanıt'ın emriyle, lojmanların onarımından sorumlu 2'si...
Görünmüyorlar ama varlar ve kalabalıklar
Görünmüyorlar ama varlar ve kalabalıklar
Osmanlı'da padişahlar bile tarikat üyesiydi. Cumhuriyet hepsini...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu