|
 |
|
Fransa, özel yaşamlarını gözlerden uzak yaşamaya alışkın Fransız siyasetçilerin aşk maceralarını detaylarıyla anlatan 'Sexus Politicus' isimli kitapla çalkalanıyor.
Fransa, özel yaşamlarını gözlerden uzak yaşamaya alışkın Fransız siyasetçilerin aşk maceralarını detaylarıyla anlatan bir kitapla çalkalanıyor. Christophe Deloire ile Christophe Dubois'ın kaleme aldıkları ve dün piyasaya çıkan "Sexus Politicus" adlı kitap, Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, selefleri François Mitterrand ile Valery Giscard D'Estaing'in nasıl yıllarca kadınların ardından koştuklarını ve evlilik dışı ilişkilerini detaylarıyla gözler önüne seriyor.
METRESİYLE DIŞ GEZİDE
390 sayfalık kitapta, en çok dikkat çeken konulardan biri Chirac'ın metresi "Cumhurbaşkanı, gece yarıları verdiği randevularla ortadan kaybolur. Yurt dışı gezilerine bile metresini götürüyor ve bunu da devletin parasıyla yapıyor. Hatta büyük acılar çeken eşi Bernadette Chirac, Prenses Diana'nın Paris'te trafik kazasında öldüğü gün şoförüne 'Kocamı gördün mü' diye bile sordu." Kitaba göre, Mitterand ile Chirac arasında "kimin daha çok metresi olacak" yarışı bile vardı. Bir seferinde Mitterand ile Chirac aynı kadınla bile birlikte oldu. Dubois'ya göre, "yarışı kimin kazandığıysa belli değil." 'Sexus Politicus'ta, adı belirtilmeyen eski bakanlardan birinin eş değiştirilen kulüplerden birini ziyaret ettiği kaydedildi. Hatta bir başkasının metresi intihara bile kalkıştı. Asıl çarpıcı iddiaysa gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili: "Seçimlerde ülkenin en önemli koltuğuna oturmak isteyen adaylardan biri metresini acımasızca terk etti."
HER
BİRİ KADIN AVCISI
Yazar Dubois, "Bütün bu siyaset adamları kendilerini sütten çıkmış ak kaşık olarak tanıtıyor. Ancak aslında Fransa'nın bütün erkek politikacıları kadın avcılarıdır. Bu ülkede siyasi başarı cinsel cesaretle bir arada yaşanıyor" diyor. "Bu, bugüne kadar hiç kimsenin girmediği bir dünyaydı. Bir tabuydu. Biz bu tabuyu yıktık" şeklinde konuşan Dubois, kitaptaki bütün bilgileri birçok kez kontrol ettiklerini, hatta gerektiğinde mahkeme tutanaklarıyla bile karşılaştırdıklarını anlatıyor. Yazar, erkek siyasetçilere gösterilen hoşgörünün ise, kadınlara geldiğinde biteceğinin altını çiziyor: "Segolene Royal 2007 seçimlerini kazanırsa çok farklı yaşamak zorunda. Erkeklere verilen tolerans asla kadınlar için geçerli değil. Eğer eşlerini aldatırlarsa hemen siyasetten atılırlar."
DIŞ HABERLER
|
