|
|
Bodrum'un en güzel memelisi
YOK canım, iskele üstü güzellerinden söz etmiyorum. O, bir başka yazının konusu... Benim yakınlaştığım memelinin adı Vest. Kendisi bir Rus güzeli. Adı, Rusça'da "Müjde" anlamına geliyor. Hanımefendi tam balıketi. Yaklaşık 350 kilo civarında. O sudaydı, ben iskeledeydim. Önce bakıştık. Sonra ona balık ısmarlayınca beni havuzuna davet etti. Bir oynaştık, bir oynaştık. Azıcık alttan, azıcık üstten çakkıdı çakkıdı kaynaştık!.. Efendim, Bodrum'a gitmemin başlıca nedeni, gösteri yapan iki yunus Vest ve Danny ile yüzmekti. Nedendir bilinmez, önceki hayatımda yunus olduğuma dair içimde müthiş güçlü bir his taşıyorum. Yunusları ne zaman görsem içime mutluluk doluyor, etrafımı bir pozitif enerji dalgası sarıyor. Sevimli yunusların Güvercinlik'te gösteri yaptığını duyunca, hemen oraya gittim. Hayatımın en keyifli 15 dakikalarından birini yaşadım. O güne kadar vahşi doğa belgeselleri benim için sadece bir televizyon programıydı. Kendimi ilk kez bir belgeselin parçası olarak hissettim. Bir ara Vest'i yoldan çıkarmaya çalıştım. Kulağı olduğunu düşündüğüm başına yakın bölgedeki çatlağa doğru eğilip, "Haydi atla şu tel örgülerin üzerinden de denize açılalım. Foça'da fokların bıyıklarını çekip, kaçalım. Dalyan'da Caretta'larla ebelemece oynayalım" filan dedim ama o hiç hanımefendiliğini bozmadı. O sırada etrafımızda yüzen balıkları fark ettim. Benim bildiğim yunuslar küçük balıklarla beslenirdi. Ama Vest için bu güzel mamalar hiçbir anlam ifade etmiyordu. Çünkü ona her gün Çanakkale'den 20 kilo taze istavrit getirtiliyor ve bakıcısı tarafından özenle servis ediliyordu. İşte biz memeliler böyleydik. Hazıra alışınca, ekmek peşinde koşmaktan hemen vazgeçerdik!..
|