Devlet Bakanı Ali Babacan, (seçim yaklaşıyor, hedefler sapar mı) şeklindeki tereddütlerin gereksiz ve yersiz olduğunu belirterek, ''Elde edilen kazanımların siyasi kaygılarla, oy kaygısıyla heba edilmesi bizim siyaset tarzımızın da yer bulmayacaktır'' dedi.
Dünya Bankası Türkiye Temsilcisi Andrew Vorkink ile yapısal reform programıyla ilgili gelişmeler ve Dünya Bankası'ndan temin edilen program kredisi hakkında ortak basın toplantısı düzenleyen Babacan, hükümetleri döneminde önemli yapısal ve mali reformlar yapıldığını, bu reformlara kararlılıkla
devam edileceğini, 2004 yılı yerel seçimlerinde olduğu gibi önümüzdeki yıl sonbaharda yapılacak genel seçimlerde de bu kararlılık ve cesaretin aynen sürdürüleceğini vurguladı.
''Seçim yaklaşıyor hedefler sapar mı'' gibi tereddütlerin gereksiz olduğunu ifade eden Bakan Babacan, ''Bu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Bunun testini biz 2004 yılında yaşadık. Faiz dışı fazla hedefimiz yüzde 6,5'tu, 2004 yani bir seçim yılını yüzde 7 faiz dışı fazlayla kapattık. Bunun üzerine hala soru işaretlerini gündeme getirmek, hala bu konuyu önümüze getiriyor olmak, geçmişten ders almamaktır'' dedi.
Yapısal reform programının hükümetin Acil Eylem Planı, kalkınma planları ve orta vadeli program çerçevesinde görüşüldüğünü anlatan Babacan, AB müktesebatına uyum sürecinin de başlı başına bir yapısal dönüşüm süreci olduğunu kaydetti.
Babacan, son 3-4 yılda gerçekleştirilen yapısal reformlara bakıldığında, kamu maliyesinin disiplin altına alınması, finans ve bankacılık sektörünün günün şartlarına uygun bir çerçeveye oturtulması, vergi reformu, sosyal güvenlik reformu, yatırım ortamının iyileştirilmesi, özel sektörün desteklenmesi alanlarında önemli dönüşümler sağlandığını anlattı.
Şu ana kadar uygulanan yapısal reformların sonuçlarının da alınmaya başlandığını belirten Babacan, kamu maliyesinde sağlanan disiplin, enflasyon, artan yatırımcı ve tüketici güveni, kamu ve özel sektör kuruluşlarının uluslararası piyasalarda artan kredibilitesi ve ekonomik büyümenin, yapısal reformun başarısının göstergeleri olduğunu ifade etti.
DÜNYA BANKASI İLE GERÇEKLEŞTİRİLEN REFORMLAR
Dünya Bankası ile yapısal reformlar konusundaki işbirliğinin 2 ana program etrafında şekillendiğini belirten Babacan, bunların 3. Program Amaçlı Mali ve Kamu Sektörü Yapısal Uyum Kredisi ((PFPSAL III) ile Program Amaçlı Kamu Sektörü Kalkınma Politikası Kredisi olduğunu söyledi.
2004 yılında başlatılan PFPSAL 3'ün tamamlanarak kredinin 2. dilimi olan 500 milyon doların 22 Haziran tarihinde hesaplara girdiğini kaydeden Babacan, ''PFPSAL 3'ün özelliği, daha önceki dönemlerde başlatılan ve arkası getirilemeyen yapsal programlardan farklı olarak, ilk kez bir reform programının bir hükümet döneminde başlatılarak, yine aynı hükümet döneminde başarıyla tamamlanmasıdır'' dedi.
PFPSAL 3 ile Türkiye ile Dünya Bankası ilişkilerinin tarihinde ilk kez, bir programın tamamlandığını vurgulayan Babacan, ''Yani biz sadece güzel başlangıçlar yapıp konuları orada bırakmıyoruz, neticeye varıyoruz, sonunu getiriyoruz'' diye konuştu.
Babacan, PFPSAL 3 ile, kamu mali yönetimi, bankacılık sektörü ve tarım sektörü alanlarında kapsamlı bir reform programı uygulamaya konulduğunu, bu kapsamda Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu'nun yürürlüğe girdiğini, kamu harcamalarının etkinliğini ve verimliliğini artırma yönünde çok önemli adım atıldığını söyledi.