|
 |
|
SETBİR Başkanı Erdal Bahçıvan, Avrupalı çiftçilerin Türkiye'de özellikle süt hayvancılığı konusunu araştırdıklarını belirterek, "Bu yıl, olmazsa seneye ilk yatırımı göreceğiz" dedi.
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) Başkanı Erdal Bahçıvan, Türkiye'nin mevcut yapısı ile sadece Türkler için değil, Avrupalılar için de bir yatırım ortamı olduğunu belirterek, yabancı sermayenin Türkiye'de et ve süt sektörü ile ilgilendiğini söyledi. Özellikle Almanya, Danimarka, Hollanda ve Fransa gibi ülkelerde faaliyet gösteren firmaların Türkiye'yi incelediğini anlatan Bahçıvan, "Kâr elde edebileceklerine inandıkları an yatırım yapacaklardır. Yabancı sermayenin gelmesi kalite ve verimlilik katkısı sağlayacak.
Bu yıl olmazsa en geç gelecek yıl Avrupalı ilk çiftçileri göreceğiz" dedi.
KÖY TİPİ YERİNE SANAYİ
Türkiye'de et ve süt üretiminde kayıt dışının çok fazla olduğuna da değinen Bahçıvan, "10 milyon ton süt üretiminin neredeyse yarısı kayıt dışı durumda. 15 yıl önce de aynı rakamlar telaffuz ediliyordu. Ette ise durum daha da vahim boyutlarda; üretim rakamları kayıt dışındaki belirsizlik nedeniyle 600 bin ile 1 milyon ton arasında gidip geliyor" dedi. AB ile uyumlu politikalar, hayvan ırkının değiştirilmesi ve köy tipi üretimin yerine sanayi tipi üretimin geçmesiyle, 2013 yılına kadar büyümenin yüzde yüz gerçekleşeceğine inandıklarını söyleyen Bahçıvan, "Türkiye'nin 20-23 milyon ton süt üretimi olmalı ve et ve süt ürünlerinde ihraç eden ülke konumuna gelinmeli" diye konuştu.
ÜÇ ÖNEMLİ ÜYELİK
Erdal Bahçıvan, Türkiye-AB ilişkilerinin çok sıkıntılı bir aşamaya girdiği dönemde SETBİR olarak müzakere sürecinde en önemli sorun kaynağını oluşturan tarım, özellikle de hayvancılık konusunda çok önemli adımlar attıklarını ve AB'nin canlı hayvan, et ve süt politikalarını etkileyen 3 önemli kuruluşa üye olduklarını anlattı. SETBİR'in üye olduğu Avrupa Süt Ürünleri Derneği EDA, Avrupa Et Sanayicileri Derneği CLITRAVI ve Avrupa Canlı Hayvan ve Et Ticareti Derneği UECBV'nin, canlı hayvan, et ve süt alanında, AB'nin en etkin kuruluşları olduğunu kaydeden Erdal Bahçıvan, şunları söyledi: "AB'nin çıkardığı engellere ve yaşanan sıkıntılara karşı mazeret üretmek çok kolay. Ancak bu süreçte her şeyi devletten ve kamu otoritesinden beklemeden, herkesin başta da sanayicilerin ve sivil toplum kuruluşlarının çaba göstermesi gerekiyor. Bu derneklere üyelikle, sektörle ilgili AB'nin içindeki gelişmelerden direkt haberdar olacağız. Bu çalışmalarımızla, Türkiye'nin müzakere sürecine, destek olacağız."
|
