|
 |
 |
 |
|
 |
|
Erdoğan, Strasbourg'daki toplantıda "İfade özgürlüğü ile 'Türkler Ermenilere soykırım yaptı, Kıbrıs'ı işgal etti, Kürtlere zulüm yaptı' diyebilmeliyim" diyen Danimarkalı Rune Lund'a "Hakaret ve eleştiri özgürlüğü kavramları karıştırılmamalı" cevabını verdi.
AP'de özgürlük polemiği
Erdoğan, Avrupa Parlamentosu'nda ifade ve din özgürlüğü konusunda konuşurken, Avrupalı vekillerin kışkırtıcı sorularıyla karşılaştı. Erdoğan, hakaretle ifade özgürlüğünün karıştırılmaması gerektiğini söyledi.
Başbakan Tayyip Erdoğan, ağabeyinin Rize'deki cenaze töreninden sonra gittiği Strasbourg'da, Medeniyetler İttifakı eşbaşkanı sıfatıyla Avrupalı parlamenterlere hitap etti. "İfade özgürlüğü, din ve medeniyetler arası diyalog" başlıklı konuşmasında Erdoğan, Avrupa'da 'öteki' olarak görülen toplumların dışlandığını vurguladı, ön yargılardan arınmak, hoşgörüyü yaygınlaştırmak, zayıf olana yardım eli uzatmak gerektiğini söyledi. "Farklı kültürlere saygı Avrupa'nın gücünü oluşturacaktır. Saygı özgürlüğü, özgürlük saygıyı getirir görüşüne katılıyoruz" diyen Erdoğan, ifade özgürlüğünün bazı sınırları bulunması gerektiğini, bunun özellikle Danimarka'daki karikatür krizinde yeniden tecrübe edildiğini hatırlattı. Uluslararası toplumda ifade özgürlüğü ve dini değerler konusunda tehlikeli bir kutuplaşma yaşandığını söyleyen Erdoğan iki tarafta da aşırı uçların bu durumdan istifade etmeye çalıştığını belirtti. Erdoğan, "Medeniyet çatışmasını teşvik eden senaryolara yahut kıyamet haberciliğine teslim olmamalı. Bunun önüne geçmeliyiz" dedi.
HAKARET ACZİN İFADESİDİR
Erdoğan, konuşmasında eleştiri ve hakaret kavramlarının birbirinden tamamen farklı olduğunu da vurguladı. Bu arada, Danimarkalı parlamenter Rune Lund söz alarak, karikatür krizinde ülkesinde giderek güçlenen yabancı düşmanlığının etkili olduğunu vurguladı ve karikatürlerin düşmanca olduğunu ifade etti, ancak "Hakaret etme özgürlüğüm de var" diyerek, bu özgürlüğünü şu sözlerle kullandı: "Türkler Ermenilere soykırımı uygulamış, Kürtleri öldürmüş, Kıbrıs'ı işgal etmiştir." Erdoğan bu sözlere cevaben Lund'un hakaret etme özgürlüğünü tanıdığını belirtti ve devam etti: "Böyle bir özgürlüğü savunmak aczi gösterir. Söz konusu kişinin kişiliğini gösterir. 'Ermeni soykırımını Türkler yaptı', demek bilimsel bir tespite dayanıyorsa, saygı gerektirir. Ama öyle değilse aczi belirtir. Biz tarihçileri, bilim adamlarının, siyaset bilimcilerin bir araya gelip, ortak araştırma yürütmesini önerdik ama yanıt alamadık."
TANRI KÖTÜ MÜ?
Başbakan Erdoğan, ifade özgürlüğü dahilinde dini değerlerin eleştirilebilmesi yönünde kısa bir konuşma yapan Hollandalı parlamenter Jurgen'in "Tanrı eğer soykırıma izin verdiyse kötü bir tanrıdır, denilebilir mi?" sözlerine de şu karşılığı verdi: "Müslümanların inancına göre, yaratılmış her insan yaratandan ötürü sevilir. Allah asla soykırıma müsaade etmez. Biz inancımız gereği yaratılmış her insanı Allah'ın eseri olarak gördüğümüz için sevmeye mecburuz."
MERKEL BİZE DESTEĞİ SÜRDÜRECEK
Erdoğan, Strasbourg'da basın mensuplarının sorularını yanıtlarken, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye'ye desteği eskiden olduğu gibi sürdüreceğini söyledi. Brüksel ve Ankara arasında yaşanan sıkıntılar için "İspanya, İngiltere, Portekiz hepsi mücadele verdiler. Biz de elimizden geleni yapacağız" diyen Erdoğan, Kıbrıs konusunda ise "Hep adım atan olamayız. Önce adım atması gerekenler atsın" dedi. Strasbourg'da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ni de ziyaret eden Erdoğan, AİHM yetkilileri ile Kıbrıs'ta malların değişimine ilişkin komisyonun çalışmaları ve Terörle Mücadele Yasası tasarısı konularını görüştüklerini söyledi. Erdoğan, yoğun programına rağmen Türk derneklerin temsilcilerini de kabul etti ve göçmenlerin sorunlarını dinledi, çok sayıda yabancı gazetecinin röportaj talebini de kabul etti.
BELKIS KILIÇKAYA - STRASBOURG
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
|
|
|
