kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Dünya Kupası
   Son Dakika
   News in English
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Kongre sonrası

Demokratik Toplum Partisi (DTP) kongresi herhalde en çok diyalog için Kürt politikacılardan açılım bekleyen aydın grupları ile AB'yi düşkırıklığına uğrattı.
Ve sanırız Öcalan'ı "Bunlar benim avukatlar aracılığıyla gönderdiğim mesajları bile anlamıyorlar" diye düşünmeye yöneltti. Haksız sayılmaz. Çünkü geçen Çarşamba günü İmralı'ya giden avukatlar aracılığıyla "İlgililer"e ilettiği görüşleri şöyleydi:
"Mustafa Kemal'in güncelleştirilmesi gerekiyor. O, Kurtuluş Savaşı'nda Kürtler'le stratejik ittifakın önemini çok iyi kavradı ve gerçekleştirdi. Bugün demokrasinin yerleşmesi için o dönemin Misak-ı Milli havasının yakalanması gerekiyor."
Bu ifadeler Çanakkale'de omuz omuza savaşan ve yan yana şehit düşen, Kurtuluş Savaşı'nda yurdu birlikte savunan ve devleti birlikte kuran halkların ulusal birliğini vurguluyor.
Ulusal birlik ya da kader ortaklığı, geleceği birlikte inşa etme iradesinin yanı sıra ortak değerleri, sembolleri paylaşmayı da gerektirir. Ulusal marşa, ulusal kurucuya saygı gibi.
DTP yöneticileri tam tersine, bu kutsal simgeleri zerrece önemsemediklerini ortaya koydular. Kongrede ne İstiklal Marşı okundu, ne salona Atatürk portresi asıldı.
Oysa ortam öylesine elverişliydi ki... Devlet anlamlı bir jestle DTP'ye Atatürk Kapalı Spor Salonu'nu tahsis etmişti. 23 Haziran 1996'da Türk bayrağının indirildiği HADEP kongresinden bu yana ilk kez bir Kürt partisi o salonda toplanıyordu.
Divanın arkasına İmralı'nın söylemlerine uyan Mustafa Kemal'in kalpaklı bir portresini koysalar, delegeleri ve konukları İstiklal Marşı'nı söylemeye davet etseler, aydınlara, AB'ye ve en önemlisi kamuoyuna "Birşeylerin değişmekte olduğu" umudu verebilirlerdi.

PKK
ile bütünleşmek
İyi ama onların derdi değiştiklerini göstermek mi, yoksa değişmediklerini mi?
İlki olsa, Yargıtay'ın uyarısı nedeniyle eşbaşkanlıktan ayrılan ama en yüksek oyla Parti Meclisi'ne seçilen Aysel Tuğluk konuşmasını terör örgütünün "PKK halktır" sloganı üstüne kurar mıydı? "PKK ile aramıza mesafe koymamız isteniyor, bu 'Halkla aramıza mesafe koymak' demektir. Biz tam tersine yakınlaşmayı tercih ediyoruz" der miydi? Oysa AB-Türkiye Karma Parlamento Eşbaşkanı Joost Lagendijk DTP'lileri -hem de kendilerine yakın haber ajansına verdiği demeçle-böyle bir tercihin sonuçları konusunda açıkça uyardı: "Kürtler'e sesleniyorum; mevcut strateji sizi hiçbir yere götürmez. İnsanlar ölürken AB hiçbir adım atamaz."
Gelelim DTP lideri Ahmet Türk'ün kongrede tekrarladığı üç aşamalı "Yol haritası"na. Ona göre, önce "Operasyonlar durmalı". Yani ordu ateş kesecek, PKK dağda bekleyecek! Neyi? Hükümetin çözüm mesajı vermesini. Bu mesaj örgütün işine gelirse silahlı gruplar sınır dışına çıkarılacak. Son aşamada da "PKK silah bırakıp topluma katılacak." Anlamı: Koşulsuz genel afla PKK sisteme entegre edilecek!
Kongreye konuk olarak katılan IRA ve ETA temsilcileri de bu yol haritasını ağızları açık dinlemiş olmalılar. Çünkü, onların kabul edip uyguladıkları takvimin tam tersi isteniyor. Kuzey İrlanda'da da, İspanya'da da terör örgütleri tümüyle silahsızlanmadan devlet asla adım atmadı. DTP ise ilk adımı devletin atmasını istiyor!
Özetle, PKK ile arasına kalın bir çizgi çekmesi istenen DTP, varmış gibi gösterilen incecik çizgiyi de artık silip attı. "Legalleşinceye kadar" PKK'ya vekalet ettiğini ortaya koydu.
İspanya'da Batasuna partisi de o konumdaydı. Yine de DTP'nin sonunun ona benzememesini diliyoruz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Refet Hoca neredesin?   / 26-06-2006
 Doktorların seçim günü   / 25-06-2006
 Yılmaz ve yollar   / 24-06-2006
 Yıldönümü   / 23-06-2006
 AB ve ayrılıkçılar   / 22-06-2006
 AİHM'de bir dava   / 21-06-2006
 Küresel öğretim   / 20-06-2006
 ÖSS ve bakalorya   / 19-06-2006
 Deniz bitti mi?   / 18-06-2006
 Hayret bir şey   / 17-06-2006
YILMAZ ÖZDİL
Başbakan bonoya girerse, iyi olur
Televizyonu...
ERGUN BABAHAN
Yılmaz'la 3 saat ve 'Üçüncü Yol'
Mesut Yılmaz'la...
MEHMET BARLAS
Şimdi de "Gerçek liderlik" sınavları başladı...
Seçim...
UMUR TALU
Memleketin birinde...
Evet, memleketin birinde, aynı...
FATİH ALTAYLI
Yolcu var havalimanı yok
Ulaştırma Bakanı Binali...
ERDAL ŞAFAK
Kongre sonrası
Demokratik Toplum Partisi...
37 milyar dolar verdi
Ünlü yatırımcı Buffett, kırılması zor bir rekora imza attı...
İsrail sınıra tank yığdı
Filistinli militanların askeri noktaya saldırıp iki kişiyi öldürmesi,...
İtalyan klasiği: 1-0
İtalyan klasiği: 1-0
Avustralya karşısında çok zorlandılar. 10 kişi kaldılar.
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu