kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
İngilizlere Türk derisi
İngilizlere Türk derisi
Ofisler uçaklar ve evler

İngilizlere Türk derisi

Avrupa'nın merkezinde bir Türk deri firmasının ulaştığı rekor satışlar gerçekten şaşırtıyor. Desa, İngiltere'de yakaladığı başarıdan sonra dünyayı fethetmeye hazırlanıyor.

Diyelim ki ihracat da yapan, bir deri konfeksiyon markasının sahibisiniz. Londra'da bir iş gezisindesiniz ve kentin en prestijli bölgesi olan Oxford Caddesi'nde, bir kafede oturuyorsunuz. Sizce önünüzden geçen Londralıların üstünde, kendi ürünlerinizden birini görme oranınız nedir? Bir tane görseniz, çok gururlanır ve hemen eşe dosta duyurursunuz değil mi? Şimdi size ilginç bir hikâye anlatacağız. O kafede oturan kişi Desa'nın Yönetim Kurulu Başkanı Melih Çelet. O gün orada otururken, önünden geçen her beş kişiden neredeyse üçünde, kendi üretimleri olan bir deri pardösüyü görüyor. Üstelik orası cıvıl cıvıl bir kalabalığa sahip, çok yoğun bir cadde. Sizce ne hissetmiş olabilir?

RİSKLİ BİR MALZEME
O her beş kişiden üçünün üzerinde bulunan deri pardösü, Desa tarafından İngiliz markası Marks&Spencer için üretilen deri konfeksiyon ürünleri koleksiyonundan bir parça. Ancak öyle popüler olmuş ki satışa çıktığı ilk hafta 10 bin adet satmakla kalmamış, bir yıl içinde 260 bin adet satış rakamına ulaşmış. Bu rekor satışa sahip, 200 pound civarındaki ürün, Marks&Spencer'ı da öylesine etkilemiş ki CEO'su tarafından bir bilanço değerlendirmesi sırasında özellikle söz edilmiş. 1998 yılından bu yana Desa, Marks&Spencer'ın tek global deri konfeksiyon tedarikçisi. Peki, titizlikleriyle tanınan İngilizlerin, dünya devi bir markası, nasıl olmuş da bir Türk firmasını tek global deri konfeksiyon tedarikçisi olarak seçmiş? Üstelik Marks&Spencer, Desa ile çalışmaya başlamadan önce deri konfeksiyon kategorisinde ürün satmıyormuş. Nedeni de İngiltere gibi tüketici haklarının son derece sıkı korunduğu, iki sene sonra dahi memnun kalmadığınız bir ürünü geri iade edebildiğiniz bir ülkede, deri gibi çok riskli bir malzemeden üretilen ürünlerin, dev firmaları haliyle ürkütmesi. İşte tam böyle bir zamanda, Marks&Spencer, Desa ile bir deneme yapma teklifinde bulunur. Bu teklifi gerçek bir meydan okuma olarak nitelendiren Melih Çelet deri konfeksiyonun risklerini nasıl ortadan kaldırabileceklerini araştırırmaya başlamış.

ÇIĞIR AÇTI
İlk sorun, İngiltere gibi yılın neredeyse 360 günü yağmur yağan bir ülkede, deri üzerinde oluşacak yağmur lekelerini önlemek olmuş. 3M ScotchGuard firmasıyla geliştirdikleri bir teknik sonucunda, bu olayı çözmüşler. O günden bu yana, deri giysilerimizde leke oluşmamasını tüm dünyayla birlikte Desa'ya borçluyuz yani. İkinci sorun olan, deri giysilerin açık renk giysileri ıslanınca boyama felaketini de çözmeyi başarırlar. Böylece ürünlerde sağlıklı bir standardizasyonu sağlayıp Marks&Spencer'larda satılır hale getirmeyi başarırlar. Tüketicinin şikayet noktalarının ortadan kaldırılmasının ardından taleplerini çözmeye gelir sıra ve tasarım üzerinde yoğunlaşırlar. Ve hikâyenin sonunda, istediği kaliteyi bulan müşteri, pardösüde satış rekorları kırdırır. Bu dünya çapındaki başarının ardında ise gerçek bir başarı ve girişimcilik öyküsü yatıyor. Yıl 1972. Eczacılık Fakültesi'nde öğrenci olan Melih Çelet, bir Amerikan firmasının istediği çanta modelinin numunesini bir gecede hazırlatıp sununca, önünde deriyle geçireceği upuzun bir kariyer yolu açılır. Bağdat Caddesi'nde ilk mağazasını açtığı 1974 yılında ise bir yeniliğe daha imza atacak ve çanta modellerinde de küçük çapta bir devrim yaratacaktır. O güne dek tüm çantalar kısa saplı, rugan ve klipsle kapanmaktadır. Oysa Çelet'in bir Amerikalı'da gördüğü astarsız deri çanta, ona ilham vermiş ve bu yeni modelle piyasaya uzun saplı çantayı da sokmuştur. Desa, yıllar içinde dünyaya ihracat yapan bir deri konfeksiyon markası olsa da öncelikle bir çanta markası olarak anılacaktır. Çelet'in o yıllara dair bir başka ilginç hatırası ise dönemin kısıtlı imkânları nedeniyle safari ceketlerin mankenliğini bizzat kendisinin yapmış olması. Türkiye'ye ilk valiz ithalatını Samsonite markasıyla gerçekleştiren Desa, 24 yıldır bu markanın da Türkiye temsilciliğini yapıyor. Temsilciliğini yaptığı bir diğer marka ise Marks&Spencer'ın tanıştırdığı, rahatlığıyla tanınan New Jerseyli ayakkabı markası Aerosoles. Desa, bugün yurtdışına yaptığı yüksek kapasitedeki ihracatla Türk derisinin kalitesinden gururla söz edilmesini sürdürürken, teknik konulardaki ilklerini geliştirmeyi de ihmal etmiyor. Son buluşlarından biri ise çamaşır makinesinde yıkanabilen deri giysiler. Bunu önce süetlerde başarmışlar, şu anda ise kuzu derisi ürünler bile rahatlıkla yıkanabiliyormuş. Bir diğer buluş ise yağmurun altında hiç ıslanmadan giyilebilen deri ceket. Son derece geniş bir büyük beden ve ekstra küçük beden seçeneklerine sahip, yüksek teknolojiyle üretilen yeni koleksiyon önümüzdeki sezonda İngiltere'de satışta olacak.

ERKEK KOLEKSİYONU BÜYÜYOR
Desa'nın yurtdışı başarıları nedeniyle yurtiçini ihmal ettiğini sanmayın. Bir dönem deri giyim, Türkiye'de, yurtdışında gördüğü kadar büyük bir ilgi görmezdi. Ancak son yıllarda ibre tersine dönmüş. "Polo Ralph Lauren, Donna Karan, Nicole Fahri, Armani gibi markalarla eşdeğer koleksiyonlar ve kalitesi en az onlar kadar olmak şartıyla sunduğumuz ürünler, Türk kadınlarının yanı sıra erkekleri tarafından da çok yoğun ilgi görüyor," diyen Çelet, bugün Türkiye genelindeki franchise mağazalar da dahil 51 mağazayı, yıl sonunda 70 adet mağazaya ulaştırmayı hedeflediklerini belirtiyor. Geçtiğimiz sezon başlayan Özcan Deniz'li kampanyadan ise son derece memnun kalmışlar. Öyle ki erkek koleksiyonunda ciddi bir artış kaydedilmiş. Şu anda sürmekte olan yaz kampanyasının ardından kış sezonunda da, bu kez bir de televizyon reklam filmiyle yollarına yine Özcan Deniz'le devam edecek.

Elif TANRIYAR

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Markaların savaşı
 'Ametist uykusuzluğa iyi gelir, yakut güce güç katar'
 Yeni Zelandalılar mucize yarattı
 50 yılda ilk kadın dekan
 Yaban hayatının koruyucu meleği
 Afrika'dan romantik bir krem hikâyesi
 Tarihi konak turizme açıldı
 Ünlülerin 'jean'i şimdi Türkiye'de
 En önemlisi 'güzel oyun'
 Festival mevsimi açıldı
 Papa'nın sağ kolu 'pop star' gibi
 Yıldızlara layık bir çift krampon
 Yazın da deri giyilir
 Bu koleksiyon çok ses getirdi
 Tarıma turistik destek
 Etnik çizgiler ön planda Osmanlı desenleri geliyor
 'Kafein cildi sıkılaştırıyor'
 Ancak 2. ligde oynayabilirmiş
 Okla birlikte stres de atıyorlar
    Cumartesi Yazarlar
  » Güncel
    Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
BALÇİÇEK PAMİR
'Öteki kadından nefret ediyorum kocamı ayartan o...
FİLİZ AKIN
Carpe diem (Bugünü yaşa)
Ne erguvanlar kaldı, ne mor...
Başkentin ünlü lezzet durağı
Pek çok yabancı devlet görevlisini ağırlayan Washington, Ankara'nın en ünlü...
Şampiyon artık Bodrum'da
Kokoreç ve midye tava denilince ilk akla gelen adreslerden biri olan Şampiyon,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.