  |
|
Yok mu kurtaracak başkan!
Beşiktaş Başkanı Sayın Yıldırım Demirören, "Başkan gibi değil, sokaktaki bir Beşiktaşlı gibi konuştu" dedik. Yanılmışız! Sokaktaki Beşiktaşlılar'dan özür diliyoruz.
Çünkü onlar taraftar ama başkan gibi tavır aldı. Beşiktaşlı duruşunun ne olduğunu gösterdi. Bakınız tepki hangi noktaya geldi?
1-Beşiktaş taraftarı, Demirören'in demeç ve davranışlarını şiddetle kınadı. Özellikle Türkiye Kupası'nı Saffet amcasına, Erdoğan babasına götürüşü doğru bir davranış değildi . (Bir kupa ile başarısızlığı örtme şovu. Beşiktaş, ikinciliği bile başarısızlık kabul eden bir takım. Bu kupa şovu ile kimseyi kandıramazsın!)
2-Beşiktaş taraftarı, İzmir'deki maçta F.Bahçeliler ile kol kola maça giderek "Savaş yok, barış ve dostluk var" mesajı verdi. (Bu, Demirören'in "F.Bahçe ve Aziz Yıldırım benim düşmanım" mesajına, ilkeli bir karşı çıkıştı.)
3-Beşiktaş taraftarı, G.Saray maçı bitiminde açtığı pankartla başkan Demirören ile tüm bağlarını kopardı. Yani başkana olan güven ve destek çekildi. (Tribünleri bölen ve bizleri şerefli ikinciliğe mahkum eden Adnan Polat'ı destek yok pankartı vardı ya. Bu pankart Beşiktaşlılar'ın geçmişi unutmadıklarını hatırlattı.)
Şimdi gelelim çok özel noktaya... Beşiktaş'ta yönetim yok. Demirören tek başına karar alıyor ve yönetim bunu medyadan öğreniyor. Sadece iki yönetici ilkeli davranıyor. İkinci Başkan Murat Aksu ve genel kurul üyelerince çok sevilen Sinan Vardar doğruları söylüyorlar.
Ya ötekiler? Onlar ise, "Yes sör!" diyorlar. Fotoğraflara yandan kafa uzatıp, Beşiktaş yöneticisi olmanın keyfini çıkarıyorlar. Tehlikeli nokta şu: Beşiktaş, tarihi transferi yaparken, Kıvanç Oktay ile Erdil Arpacı'nın başrolde olması o kadar çok soruyu gündeme getirdi ki. ( Onlar yanlış transferlerle Beşiktaş'ı 30 milyon dolar içeri attılar.)
|
