kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Altan @ SABAH
 

Kovboylarla Kızılderililer savaşı...

Dünkü gazetelerin tümünü okuyunca tek bir konu üzerinde yorum yapmak yerine, olup bitenin toplu bir resmini yansıtmanın daha doğru olduğunu düşündüm.
Fotoğrafın tümünü görmeden, onların birer karesi halindeki olayları değerlendirmek yaşadıklarımızı kavramakta yetersiz kalabilirdi.
Büyük resim neydi? Büyük resim "Çankaya" için "kovboylarla, Kızılderililerin" kıyasıya savaşıydı.


Kimi yorumculara göre, bu kavganın ilk hamlesinde, ülkeyi kaotik bir ortama getirmek ve erken seçime zorlamak vardı. Böylece cumhurbaşkanını bu meclis seçmeyecekti.
Cumhurbaşkanlığı seçimini halka yaptırmaya yönelmek, AK Parti karşısında büyük bir cephe oluşturup asker destekli Süleyman Demirel'i de oraya oturtmak ise epeydir duyduğumuz ve hamle hamle oynanan bir başka alternatifti.
"Kışla" ile "cami" üzerinden Çankaya kavgası, doğru dürüst bir hukuk devleti ve demokrasi isteyenler açısından tahminlerin ötesinde bunaltıcıydı.
Bunaltıcıydı, çünkü ortada hukuk kalmamış, "orman kanunları" aynı 28 Şubat sürecindeki gibi egemen olmaya başlamıştı.
Başbakanlık Müsteşarı'nın "anayasa ile bağdaşmayan görüşler" ileri sürdüğü manşetlere taşınırken, Evren'in "askeri darbeleri" savunması, Muğla Başsavcılığı tarafından "fikir özgürlüğü" çerçevesi içinde yorumlanıyordu.
Şemdinli Davası'nda ise mahkeme başkanı iddianameyi sansürleyerek okuyor, Büyükanıt kısmı ile ast-üst ilişkilerini gündeme getiren bölümleri atlıyordu.
Hukuktan yana biri için, bütün bunlar yargının siyasallaşması dışında bir anlam ifade etmiyordu.
Kovboylardansanız, bunlara seviniyordunuz. Kızılderili iseniz hırslanıyordunuz.
İkisinin de dışında "hukuktan yana" biriyseniz de işin cılkı çıktı diye hayıflanıyordunuz.


Tabii Çankaya savaşı, sadece kovboylarla Kızılderililer arasında değil.
Kovboyların arasında da, Kızılderililer arasında da bolca "Çankaya" taliplisi vardı. Onlar da aynı zamanda birbirleriyle çekişiyordu.
Kamplar arası ve kamplar içi kavganın medyaya ve kamuoyuna yansıyan parçalarını bir bütün içinde görmek de her zaman kolay değildi.


Türk ve Kürt şahinlerinin terör şehveti de bu arada masum çocuk araçlarına saldırı düzenleyecek kadar canavarlaşmakta beis görmüyordu.
Herkesi delirtecek ölçüdeki bu iğrenç provokasyonların amacı, ülke üzerine biraz daha örtü örtmek, Türkiye'yi tümüyle eski günlere götürecek olan Terörle Mücadele Yasası tasarısını itirazlara aldırmadan yasallaştırmak.
Türk ve Kürt şahinlerin en kanlı provokasyonlarla ortalığı iyice gererek, anti demokratik bir sürecin hızını artırmaya yönelik çabası da, Çankaya savaşlarının zeminini oluşturuyor.


Kendi dışına açılamayan ve Merkez Bankası Başkanlığı seçiminde bile rövanşist bir garip refleksle hareket eden AK Parti ile 28 Şubat'ı yeniden sahneye koyan ve hukuk düzenini de bu istikamette harekete geçiren militarist zihniyet karşılıklı çekişiyor.
Arada kaybolan ne?
Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratikleşmesi... Bunun en işlevsel unsuru ne?
AB müzakere süreci...
AK Parti bu süreci gündemden düşürdü. Sıkıntıları, özgürlükleri genişleterek aşmak yerine "türban yasağını" tek sorun olarak gören eski reflekslerine döndü.
Militer zihniyet ise zaten her dem hazır ve nazır. Şemdinli'yi kapatıp, Çankaya'ya statüko yanlısı birini çıkararak çürümüş olan sistemi devam ettirme arzusundalar.
"Dünyalaşmamızı" isteyenlere ise bu tabloda yer yok.


Hukuku çifte standarda tabi tutmadan, provokasyonları özgürlükleri genişleterek aşacak, AB sürecinde ayağını gazdan çekmeyecek, "ne kovboy, ne de Kızılderili" olan bir zihniyet arıyoruz...
Arıyor ama bulamıyoruz.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 CHP köylü partisi mi oluyor?   / 01-05-2006
 Heykeller sakız sevmez mi?   / 29-04-2006
 AKP'nin 28 Şubat'ı...   / 24-04-2006
 Bomba atanları savcı yapın   / 22-04-2006
 AK Parti Şemdinli'de mi vuruldu?   / 17-04-2006
 Türkiye aslında 26 yaşında...   / 15-04-2006
 Öğretmenler memur mu entelektüel mi?   / 10-04-2006
 Biz şahiniz, yok birbirimizden farkımız...   / 08-04-2006
 Küreselleşme ve liberalizm   / 03-04-2006
 Irkçılık...   / 01-04-2006
YILMAZ ÖZDİL
Zor bir soru...
"Yılmaz abi, babam...
MEHMET BARLAS
Denize düşen neye sarılmalıdır?
Çok bilinen atasözü...
FATİH ALTAYLI
Sayfa kopar bağ kopmaz
Başbakan Erdoğan "Selanik'te"...
ERDAL ŞAFAK
Soğuk Savaş
Litvanya'nın başkenti Vilnius'ta...
MEHMET ALTAN
Kovboylarla Kızılderililer savaşı...
Dünkü gazetelerin...
Yenilginin faturası bakanlara kesildi
Blair, arka arkaya patlayan siyasi krizler nedeniyle büyük oy...
'Bu savaş için yalan söyledin'
Irak savaşı nedeniyle ağır eleştiriler alan ABD Savunma Bakanı Donald...
Galatasaray bizi ilgilendirmez
Galatasaray bizi ilgilendirmez
Derbi öncesi SABAH'a konuşan Sergen Yalçın, "Ne G.Saray ne de...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu