kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gündüz antrenmanda akşam evde beraberler
Gündüz antrenmanda akşam evde beraberler
Hava kararmadan evde olmaları şart
Hayalleri sonunda gerçekleşti
Antrenör misafir olursa...

Şampiyon kızlar hedef büyüttü

Anadolu'nun dört bir yanından İstanbul'a geldiler. Eczacıbaşı Kulübü tarafından eğitiliyor, aynı okula gidip aynı evde kalıyorlar. Hedefleri dünya şampiyonu olmak.

En küçüğü 13, en büyüğü 16 yaşında. Kimi Mersin, kimi Ankara, kimi de Bursa'da yaşıyor, okul takımlarında voleybol oynuyorlardı; Eczacıbaşı Kulübü'nün voleybol antrenörleri onları keşfedene kadar... Şimdi Eczacıbaşı'nın alt yapısında oynuyor, Bahçeköy'de kiralanan iki evde beraber yaşıyorlar. Bulaşıklarını kendileri yıkıyor, ütü yapıyor, okula gidiyor ve antrenmanlarını kaçırmıyorlar.


Gündüz antrenmanda akşam evde beraberler

Eczacıbaşı antrenörleri tarafından keşfedilen genç voleybolcuların sırrı '24 saat kamp'ta olmak! Onlar aynı okula gidiyor, aynı evde kalıyorlar.

Her biri Türkiye'nin farklı bir kentinde yaşıyor, okul takımlarında voleybol oynuyordu. Bir gün Eczacıbaşı Kulübü'nün voleybol antrenörleri onları maç yaparken izledi ve hayatları değişti. İstanbul'a geldiler. Şimdi Özel Yüzyıl Işıl Okulları'nda okuyor, Eczacıbaşı'nın alt yapısında yetiştiriliyorlar. Hem bu okulun hem de spor kulübünün katkılarıyla Bahçeköy'de tutulan iki evde beraber yaşıyorlar. Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye Liseler Voleybol Şampiyonası'nda birinci oldular. Mayıs ayında Hırvatistan'daki Dünya Liseler Voleybol Şampiyonası'na katılmaya hazırlanan genç kızların 'şimdilik' tek bir amacı var; bu şampiyonadan da yüzlerinin akıyla çıkmak. Ecem (16), Cansu (16), Büşra (15), Çiğdem (14), Tuğçe (16), Fatma (15), Birsen (14), Tuğba (16), Seren (13) ve Asuman (15)... Yaşları 13-16 arasında değişen bu genç kızlar Tekirdağ, Bursa, Kocaeli, Mersin ve Ankara'dan İstanbul' a gelmiş; iyi bir geleceğe sahip olmak için... Dör tkişi bir evde, dört kişi diğer evde yaşıyorlar. Aileleri İstanbul'da olan iki genç kız da ailelerinin yanında kalıyor. Ama İstanbul dışından gelip beraber yaşayan takım arkadaşlarına özeniyorlar. Bu nedenle haftanın birkaç günü onların yanında kalıyorlar. Zaten kızların kaldıkları bu eve oyuncuların haricinde kimse giremiyor. Ailelerin bile izin almadan kızlarını görmeye gelmesi yasak.

AYNI EVDE YAŞAMAK GÜZEL
Böyle bir 'kızlar evi' olunca ilk akla gelen şamata ve eğlence oluyor. Zaten onlara da "Beraber aynı evde yaşamak nasıl bir duygu?" dediğimizde aynı ağızdan "Çok güzel" diyorlar. Çünkü hiç yalnız kalmadıklarını, ne yaparlarsa yapsınlar beraber oldukları sürece bir eğlence bulduklarını anlatıyorlar. Bu yaptıkları çamaşır yıkamak da olabilir, ütü yapmak da.. Ev işlerine gelince, en çok sıkıntı duydukları konu da bu zaten. Cansu Özdemir, arkadaşları bulaşık yıkamaya üşendiği için çok şikayetçi; "Herkes kendi bulaşığını yıkasa sorunumuz kalmaz. Ama bazen bulaşık birikiyor ne yazık ki..." Yine de evde hiç kavga olmadığını söylüyorlar. Çünkü sorun olduğunda taraflardan birinin mutlaka alttan aldığını anlatıyorlar. Dünya Şampiyonası'na hazırlanan takımın günlük programı oldukça yoğun. Sabah altıda kalkıp antrenman yapıyorlar. Sonra okula gidiyor, 15.40'da dersleri bittikten sonra okuldan ayrılıyorlar. Çalışma düzenleri maç programına göre değişiyor. Maç yoksa üç saat antrenmanın ardından eve gelip yemek yiyorlar. Yemekten sonra çamaşırları varsa onları yıkayıp, asıyorlar. Bu arada ders de çalışıyorlar! Akşam yemekleri okuldan geldiği için yemek sorunları olmuyor. Tüm bunlardan sonra tabii ki uyku vakti! Ne yazık ki onların diğer yaşıtları kadar boş zamanı yok. Ama evde bir araya geldiklerinde dersleri yoksa yapmayı sevdikleri iki şey var: Film ya da basketbol maçı seyretmek. Kızların neredeyse tümü Fenerbahçe taraftarı. Fener maçları sırasında bazen 'fazlasıyla' tezahürat yaptıklarını ve komşulardan şikayet geldiğini gizlemiyorlar. En büyük hobilerinden biri ise alışveriş merkezlerini gezmek. Özellikle ayakkabı alışverişine çıkmayı seviyorlar. Ancak bir sorunları var ki o da beğendikleri ayakkabıları alamamaları. Çünkü ayakkabı numaraları çok büyük! Aralarından Seren Turam'ın ayakkabı numarası 50. Seren kendisine özel ayakkabı yaptırmak zorunda kalıyor.

Ece Koçal

DİĞER YAŞAMA DAİR HABERLERİ
 'Bi dakka bekle dedim!'
 Koçları sayesinde ayakta kalıyorlar
 Sadece krem sürerek cilt güzelliği olmaz
 Şifalı çay kaşıkları
 Feminen bugün bayilerde
 Her mekanın hikayesi var
 Bu saatler size servet kazandırabilir
 'Yeni modellerimiz sert kadınlar için'
 Stil
 Beynin elektrik akımı bozuk
 Silahtarağa Santrali artık sanat üretecek
 Güzel olmak için önce mutlu olmak gerek
 Başlarını okşasanız yeter
 Bir jean devinin hikayesi
 Milyon dolarlık muhteşem saatler
 Mavi saçlı punk dönemi bitti
 Seray Sever'e benzemez
 Nirvana İstanbul'daydı!
 Gecenin prensesi siz olun
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
  » Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
FİLİZ AKIN
Yunuslar ve Lale Devri
Suyun içinden bir şey hopladı.
SUNAY AKIN
Tay tay!..
İstanbul Oyuncak Müzesi'nin üçüncü katında,...
ÜLKÜ TAMER
Biz meğer operaya gitmişiz
Madem "şampiyonluğun düğümünü...
ALİ POYRAZOĞLU
Turizmde kedi patlaması
Çaktınız mı? Geçen haftaki...
AYŞE BRAV
Her şey çocuğun gözü önünde yaşanmamalı
Hakikaten anne...
PROF. DR. BENGİ SEMERCİ
Yedikleri çocuğun gelişimini etkiler
Beslenme yaşam için...
Sanki bir Tarantino filmi
Sanki bir Tarantino filmi
Tipik Amerikan bir senaryoya İskoçyalı yönetmenin getirdiği yorum...
Ruhları da bedenler kadar yaklaştıran dans
Ruhları da bedenler kadar yaklaştıran dans
Ne tuhaf, ne çekici, sanki büyüleyici bir film... Olabilecek en...
'Şimdiki müşteri tahsilli'
Refik Meyhanesi'nin sahibi Refik Aslan, 68 yıldır bu işin içinde.
'Utanmıyorum, hiç de özür dilemedim'
Geçtiğimiz günlerde alkolden baygın düşmüş halde görüntülenen Teoman,...
'Ben de annemi o vaziyette görsem, ölürüm yani...'
- Siz kendi boşluğunuzu seviyor musunuz?
- Onu doldurmaya...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.