kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Sade politikacılar mı sorumludur?
İktidar da tehlike olur muymuş?

Sade politikacılar mı sorumludur?

Dün Çernobil Nükleer Felaketi'nin 20'nci yıldönümüydü.
Şimdi Ukrayna topraklarında bulunan ve o zaman Sovyetler Birliği'ne ait olan Çernobil'deki nükleer reaktördeki kaza sonucu sızan radyasyondan, BM rakamlarına göre 9 bin, Greenpeace'e göre de 93 bin kişi kanserden öldü, 200 bin kişi de çeşitli hastalıklara yakalandı.
Çernobil felaketinin tüm dünyayı dehşete boğan sonuçlarından biri de "Kapalı Rejim" lerde insan hayatının "Siyasi İstikrar" karşısında ne kadar değersiz olduğunun anlaşılmasıydı. Çünkü Çernobil'deki kaza sonunda tüm coğrafyayı etkileyen radyasyon dalgası o anda yayılırken, Sovyet yetkilileri bu kaza hakkında ancak iki hafta sonra kamuoyuna resmi açıklama yapmışlardı.
Sovyet Komünist Partisi Genel Sekreteri olduktan 13 ay sonra Çernobil'le karşılaşan Mihail Gorbaçev, o dönemde yaşananları geçen hafta, Çernobil sonrasında kurulan sivil toplum örgütü "Green Cross International" in (Yeşil Haç) "Optimist" dergisinde yayınlanmak üzere anlattı (optimistmag.org).
Buna göre 26 Nisan 1986 günü sabah saat 5'te "Çernobil Nükleer Santralı'nda kaza oldu" diye haber geliyor Gorbaçev'e. O günün akşamına kadar nükleer santralın patladığını ve radyoaktivitenin çevreye yayıldığını bilmiyor. Santralın yöneticileri de, 4'üncü bloktaki yangını söndürmek için, reaktöre su dolduruyorlar. Bunu yaparken reaktörün zaten patladığının ve söndürülecek bir şey kalmadığının bilincinde değiller.
Mayıs başında yapılan hata anlaşılıyor. Ergimiş haldeki nükleer yakıt ve grafit, doldurulan ve radyoaktif hale gelmiş bu suyla birleşip yeni bir nükleer patlamaya sebep olabileceği için, pompalarla bu su geri boşaltılıyor.
Bu arada durum açıklanmak yerine, çevre kentlerde ve Kiev'de, Minsk'de 1 Mayıs geçit resmi yapılıyor. Çernobil'e 30 kilometre uzaklıktaki Pripyat kenti ve çevre yerleşimlerdeki 116 bin insanın boşaltılması operasyonu daha sonra başlatılıyor.
Kamuoyuna kazanın resmen duyurulması için iki haftanın, Gorbaçev'in televizyona çıkıp, felaketi açıklaması için de, patlama üzerinden üç haftanın geçmesi gerekiyor.
Gorbaçev, "Öncelikle panikten korktuğumuz için olayı geç açıkladık" diyor.
Ama asıl sebep, sorumluluktan korkan fonksiyonerlerin, felaketin çapını küçük gösterme çabaları oluyor.
Gorbaçev'in bu felaketten aldığı ders, "Çevrenin önemi" yanında şu cümlelerde şekillenmekte:
- İnanılmaz büyüklükteki sorumlulukları sadece politikacıların taşıdığı yanılgısına düşmemeliyiz. Hatalarının milyonlarca insanın hayatına mal olacağı bilim adamları, mühendisler, teknisyenler de politikacılar kadar sorumluluk taşıyor.
Çernobil'i hatırlarken bizim de Gorbaçev'in aldığı derslerden kendimize aktaracağımız dersler vardır.
1- Şeffaflık, sade demokrasinin ve yönetimlerin değil, insan yaşamının ve çevre sağlığının da güvencesidir. Devleti ve rejimi korumak için her çeşit ayıbı örten Sovyet modeli, hem bir çevre felaketine sebep olmuş ve hem de sonunda çöküp dağılmıştır.
2- Devlet de, yönetim de bir takım işidir. Felaketler ve krizler sonrasında sadece politikacıları sorumlu tutmak, o felaketlerin tekrarlanmayacağı anlamına gelmez. Politikacıları yanlış yönlendiren bürokratlar veya politokratlar ve anlayış aynı kaldığı takdirde, gelen yeni politikacılar da aynı felaketlerin sorumluları olur.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Rejim kavgası bitmeli   / 26-04-2006
 Güneydoğu'ya askeri yığınak neyi amaçlıyor?   / 25-04-2006
 ABD'nin kararsızlıkları bizdekinden daha fazla...   / 24-04-2006
 Kapı önündeki ayakkabılar krizi yaşanıyor   / 23-04-2006
 Siyaset de değişmeli   / 22-04-2006
 Rice Ankara'da her şeyi bilmeli   / 21-04-2006
 Cumhurbaşkanı olmak kişiyi mutlu kılmaz mı?   / 20-04-2006
 Krizler ve sertlik birilerinin de işine yarar   / 19-04-2006
 Hüsamettin Özkan sonunda "Basın Kulübü"nde konuştu   / 18-04-2006
 Tayyip Erdoğan
Necdet Sezer
ve Turgut Özal...
   / 17-04-2006
YILMAZ ÖZDİL
Türban sadece saçı mı örter?
Dikkat ediyor...
ERGUN BABAHAN
Anayasal demokrasi ve Tabipler Odası
Bir ülkede serbest...
MEHMET BARLAS
Sade politikacılar mı sorumludur?
Dün Çernobil Nükleer...
UMUR TALU
Delikanlı olacaksın!
Bekliyordum. Kriz çıkacaktı zaten.
FATİH ALTAYLI
Perle: Sıcak takip hakkınız
Birkaç gün önce Neoconlar...
ERDAL ŞAFAK
Masayı temizlemek
ABD Dışişleri Bakanı...
Ankara biliyor muydu?
ABD'nin Merkezi Haberalma Teşkilatı'nın terör şüphelilerini...
Öcalan'ın 'dostları' kabineye giriyor
Sol'un kuracağı kabine için ismi geçenler arasında Öcalan'a 'yakın...
Anelka-Emre takası Nic'ten veto yedi
Anelka-Emre takası Nic'ten veto yedi
Newcastle, Fransız yıldıza karşılık Fenerbahçe'ye 12 milyon euro artı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu