kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Bu sorunun sorumlusu hükümet değil devlettir
ŞAKA-10'uncu emir
Globalleşmenin temel ahlak kuralları

Bu sorunun sorumlusu hükümet değil devlettir

Ülkede veya toplumda bir sorun patladığı zaman, ilk davranış genellikle "Hükümet" e kızmak ve "Bunlar bu işi başaramıyorlar" demek oluyor.
Nedense kimse "Devlet" e dönüp "Nerede yanlış yapıldı" demeyi denemiyor.
"Yürütme" nin ya da "Hükümet" in, Devlet'in erklerinden sadece biri olduğu ve hükümetlerin her seçimde bir başkası iktidar olan siyasi partiler tarafından kurulduğu, gelip gittikleri düşünülmüyor bile.
Diyarbakır'da patlayan ve "Güneydoğu sorunu" nun bir başka boyutu ile gündeme gelmesine neden olan eylemli kalkışma da, ne sadece AK Parti iktidarının sorunudur, ne de bu sorunun sorumlusu tek başına AK Parti iktidarıdır.
"Güneydoğu sorunu" nun ne kadar çok boyutlu olduğunu, hala tartıştığımız "Şemdinli iddianamesi" ertesinde patlayan ve bir çeşit "Devlet krizi" ne dönüşen gelişmelerde de görmedik mi? Diyarbakır'da, Batman'da, Siirt'te patlak veren olayların ortaya koyduğu başka bir durum var: Bugüne kadar Devlet, "Bölücü terör" le dağlarda mücadele ediyordu. Kentlerde ise Güneydoğu sorunu içindeki "Kürt realitesi" nin bölücü terörden soyutlandığı ve demokratikleşme sayesinde sivil siyasete ve dolayısıyla yerel yönetimlere girerek sistemle kaynaştığı varsayılıyordu.
Bir başka varsayım da Abdullah Öcalan'ın İmralı'daki izolasyonunun, onun PKK ile bağlarının da koptuğu anlamına geldiğiydi.
Güneydoğu kentlerinde kitlelerin devlet otoritesine karşı eylem koymaları ve Kürt kökenli belediye başkanlarının da bu eylemin arkasında açık biçimde yer almaları, bütün bu varsayımların yok sayılmaları gerektiğini ortaya koymuştur.
Belki doğru değil. Ama çok yaygın bir inanca (veya gözleme) göre, Öcalan sade dağlardakilere değil, kentlerdeki eylemcilere ve siyasetçilere de yön vermektedir. Bu inancın seslendiricileri "ABD neden bize Öcalan'ı teslim etti" sorusundan giderek, olayların arkasındaki "Dış parmak"ı, komplo teorileri ile de izah etmeye çalışıyorlar. Bu komplo teorilerini Irak'taki ABD-Kürt stratejik ittifakı ve Kuzey Irak'taki devlet benzeri oluşum da, güçlendiriyor açıkçası.
Hiç unutulmaması gereken bir gerçek var.
Cumhuriyet'in kuruluşundan bugüne kadar Güneydoğu'ya ve Kürt realitesine ilişkin, hiçbir partinin kendisine özgü farklı bir politikası veya çözüm modeli olmadı, olamadı. Bu politikayı hep Devlet belirledi. Toplum da bu resmi politikayı tekrarladı.
Yaşanan değişim sürecinde bu politikanın yenilenmesi için girişimler devlette de, siyasette de, düşünce üreten odaklarda da var. Ayrıca dış konjonktür de bu yenilenmeyi zorunlu kılıyor. Ama bölücü terörü durdurmak mümkün olamadığı için, bu girişimler de fazla verimli olamıyor.
Şimdi PKK'nın bir anlamda kentlere inmesi bu politika yenilenmesi sürecini daha da geciktirecektir. "Güvenlik" ve "Bütünlük" söz konusu olduğu zaman, "Siyaset" daima kenara çekilmek zorunda kalmıştır.
Ayrıca bırakın "Güneydoğu politikası" nı, Merkez Bankası'na başkan atayamayan, eğitim reformu yapmak istediğinde YÖK tarafından veto edilen, orman niteliğini yitirmiş ve iskana açılmış kamu topraklarını vergi çemberine almasına izin verilmeyen bir iktidara, Güneydoğu sorunundaki krizler dolayısıyla nasıl kızıp, sorumlu tutabilirsiniz?
Daha geçen haftalarda Şemdinli iddianamesi tartışmalarını "Post-28 Şubat" ortamına sürüklemeye çalışan muhalefete veya medyaya, biraz insaf gerekiyor.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Devlet adamlığı sınavı tüm yöneticileri terletecek...   / 31-03-2006
 Politikacı "3'üncü tür insan"dır...   / 30-03-2006
 Dünya da geçiş döneminin kararsızlığını yaşıyor...   / 29-03-2006
 Erdoğan'ın muhalefet lideri olması çok zor...   / 28-03-2006
 Her şey Erdoğan'ın planına uygun mu gelişiyor?   / 27-03-2006
 Balık yağı mı içmeli, paradan uzak mı durmalı?   / 26-03-2006
 Çağdaş uygarlık ile ezbercilik birlikte olmaz...   / 25-03-2006
 Dön baba dönelim, hacılara gidelim...   / 24-03-2006
 Medya arkeolojisi ihmal edilecek uğraş değildir   / 23-03-2006
 Böyle gelmiş böyle mi gider?   / 22-03-2006
REHA MUHTAR
Korku...
Biliyorum ki, hayatta en zor şey,...
MAHMUT ÖVÜR
Güneş tutulması depremi tetikler mi?
Geçen çarşamba,...
HINCAL ULUÇ
Saygısızlık diz boyu.. Çare!..
Bu defa da gönderilen...
MEHMET BARLAS
Bu sorunun sorumlusu hükümet değil devlettir
Ülkede veya...
Gafletten uyanın
Gafletten uyanın
Büyük takımlarımızın, Türkiye'deki başarıları yeterli görmeye...
Herşey ona bağlı
Herşey ona bağlı
Gelecek yıl lig ve Avrupa'da başarıyı hedefleyen yönetim, transfer...
Hamas yanlış oldu
İsrail Cumhurbaşkanı Moşe Katsav, seçimlerin ardından SABAH'a...
Analara 'çocuğuna sahip çık' uyarısı
Başbakan, çocuklarını eylem alanlarına bırakan anne ve babalara...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu