kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Asli Aydintasbas @ SABAH
 

Como'da Türkiye konuşunca

COMO

Bir kaç kilometre ötede, Angelina Jolie ve Brad Pitt'in düğünü olacak deniyor. Tam olarak yerini kimse bilmese de yüzlerce gazeteci ve paparazzi sahil şeridine akın etmiş durumda. İtalyan kadın gazeteci dostum "Ah şöyle yolda gezerken düğüne rastlasak..." diyor. "Hatta, Angelina ve Brad Pitt'le fotoğraf çektirsek!" diyorum koruma ordusunu aşamayacağımızı bilmeme rağmen. "Hatta" diye aynı anda haykırıyoruz "George Clooney'le tanışsak!"
Doğru, hafiften kırlaşan saçlarıyla kadınların yüreğini hoplatan Clooney, Como Gölü kıyısında ufak bir villada yaşıyor. Ama bizi buraya getiren ne o ne de Hollywood'un kötü kızı Jolie'nin sansasyonel düğünü.
Alman Marshall Fonu'nun her yıl düzenlediği "Transatlantik İlişkisinin Geleceği" temalı konferans için Avrupa ve ABD'den gelen genç akademisyen, gazeteci, işadamı ve siyasetçiyle birlikteyiz. Bazen bu toplantılara gelip önce Türkiye, ardından da Avrupa'ya şöyle bir uzaktan bakmak faydalı oluyor. İlk tespit: Türkiye ve AB sürecine olan merak, devam ediyor. Belki de, önce AB üyelik müzakereleriyle para politikalarını aynı makama bağlayıp sonra Brüksel'i unutan Ankara'dan daha aktif bir ilgi var bizim Avrupa'daki geleceğimize...
Romen akademisyenden Sırp sivil toplum temsilcisine, ABD'li milyonerden Alman siyasetçiye kadar istisnasız tanıştığım herkes "Kurtlar Vadisi Irak" filmini soruyor. Filmi açıklamak da güç, savunmak da. Bir yıldır German Marshall Fonu'nun (GMF) Ankara ofisini başarıyla yöneten Suat Kınıklıoğlu'yla dertleşiyoruz. Biz mi fazla karamsarız AB süreciyle ilgili? Oturup "turizm tanıtma broşürü" gibi ballandıra ballandıra laik ve demokratik Türkiye'nin AB yolundaki başarılarını mı anlatmalı, yoksa "Kurtlar Vadisi", AB ilgisizliği ve dış politikadaki yalpalamalarla ilgili sorulara dürüst cevaplar mı vermeli? Hangisi Türkiye'ye daha faydalı: bozuk plak gibi AB şarkısını söylemek mi, dürüst analizlerle nereden gelip nereye gideceğimizi yorumlamak mı?
Açılış yemeğinde, Bulgaristan Dışişleri Bakanı Ivoilo Kalfin Balkanlarla ilgili güzel bir konuşma yapıyor. Genç bakan, bir zamanlar GMF bursuyla ABD'ye gitmiş. Konuşmasında en fazla ilgimi çeken, Bulgaristan'ın ABD'ye askeri üs verme konusundaki şevki oluyor. Bulgaristan ve Romanya, büyük bir süredir büyük bir iştahla ABD'ye askeri üs verme hazırlığına. Özellikle Romanya'daki üslere, (bir bölümü Türkiye'den olmak ) antinükleer balistik füzeler ve Patriotların kaydırılması söz konusu. İncirlik benzeri bu üsler sayesinde ABD Orta Doğu'da sıcak çatışma alanlarına yakın olacak, İran konusunda istediği nükleer kalkanı kurabilecek. Anlıyorum ki bu işi Washington açısından cazip kılan, yanlız sıcak bölgelere yakınlık değil, Bulgaristan ve Romanya'da Amerikan karşıtı kamuoyu olmayışı. Bulgar Dışişleri Bakanı'na "kamuoyu" meselesini soruyorum. Kamuoyunun tek itirazı üslerin, "Amerikan üssü" diye tanımlanması olmuş. Bunun üzerine hükümet de "ABD kullanımına açık Bulgar üssü" ifadesini benimsemiş. Soğuk Savaş'ın üzerinden on yıl geçmiş olmasına karşın Bulgarlar, Romenler, Polonyalılar hala ABD'yi "potansiyel işgalci" değil "büyük kurtarıcı" olarak görüyor.
Bir başka konuşmacı olan Tiran'ın karizmatik belediye başkanı Edi Rama için "Geleceğin Arnavutluk Başbakanı" deniyor. Sanatçı kökenli eski basketçi, mahçup ifadeleri ve kendiyle alay eden esprileriyle o kadar sempatik ki, herkes dakikalarca ayakta alkışlıyor. "Arnavutluk için ne yapabiliriz?" diyor konuşma sonunda yanına yaklaşanlar.
Kısacası 2006 baharında Como Gölü sularından bakınca, 10 yıl sonrasının siyasi haritasının nasıl şekilleneceğini görmek zor olmuyor.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Çankaya oyunu için erken   / 14-03-2006
 Emine Hanım kongrelerden memnun mu?   / 12-03-2006
 Genelkurmay krizi frenledi   / 09-03-2006
 Yaşar Paşa sendromu   / 07-03-2006
 Unakıtan'ı unutmak mümkün mü?   / 05-03-2006
 Dış politikada mesaj vermek   / 28-02-2006
 Amerika'dan Galataport manzaraları   / 23-02-2006
 Kudüs'ün tapuları   / 21-02-2006
 Batı'da Hamas rahatsızlığı   / 17-02-2006
 PKK güçleniyor mu?   / 16-02-2006
MAHMUT ÖVÜR
AK Parti'de 'Politbüro' uygulaması
Türkiye'deki siyasi...
SOLİ ÖZEL
Sıradışı bir vatandaş
Hayli sıradışı bir asker, hatta...
MUHARREM SARIKAYA
Uzlaşı kültürü
Çanakkale Deniz Zaferi'nin 91'inci yıl...
ASLI AYDINTAŞBAŞ
Como'da Türkiye konuşunca
COMO

Bir kaç...
YAVUZ DONAT
En ideal 21 hediye
Sevdiğinize bir hediye...
Özal'ı kalbi öldürdü
Yıllardır dillenen "Turgut Özal zehirlenerek öldürüldü" iddiasına,...
Irak işgaline üçüncü yıl protestosu
Amerika'nın Irak harekâtının 3. yıldönümü nedeniyle dün Kadıköy'de...
Polis yakalayıp savcı bırakınca müdür kızdı
Polis yakalayıp savcı bırakınca müdür kızdı
MHA Genel Müdürü Kurnaz'a konuşan İstanbul'un önemli ilçelerinden...
Kartalların aşk skandalı
Kartalların aşk skandalı
Hava Harp Okulu'nda 6 öğrenci arasında okul yönetiminin de bildiği...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu