kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
Ezber olmayınca tarih dersi aydınlatıcı olabilir
ŞAKA - Virüsler vadisi
Cumhurbaşkanı'nın da görevleri var...

Ezber olmayınca tarih dersi aydınlatıcı olabilir

NTV'deki "Yorum Farkı" nda "Boğazlar Sorunu" nu tartışırken, Potsdam Konferansı'na katılanları sıralıyordum. "Truman, Stalin ve Atlee" deyince, Emre Kongar itiraz etti, "Potsdam'da İngiltere'yi temsilen Churchill vardı, Atlee yoktu" dedi.
Yakın tarihe ilişkin ilgi çekici bir dönemi yansıttığı için, bu olayı yazıya da dökmeyi gerekli gördüm.
Nazi Almanyası teslim olunca, askeri zaferi seçim zaferine dönüştürmeye karar veren İngiliz başbakanı Winston Churchill, 23 Mayıs 1945'te "Büyük Koalisyon" u bozar ve 5 Temmuz 1945 günü için genel seçim kararı alınır. Ancak oyların 26 Temmuz'da sayılması da kararlaştırılır. Çünkü deniz aşırı topraklardaki asker oylarının Londra'ya getirilmesi zaman alacaktır.
ABD Başkanı Truman, Sovyet lideri Stalin ve İngiliz Başbakanı Churchill, savaş sonrası dünya düzenini belirlemek için 17 Temmuz 1945'te Almanya'da, Potsdam'da toplanırlar. O sırada İngiltere'de seçim yapılmıştır. Bu konferansta Türk Boğazları'nın durumu, 22 Temmuz'daki 7'nci oturumda ele alınır. 25 Temmuz günü İngiltere'de oylar sayılır ve İşçi Partisi'nin seçimi kazandığı anlaşılır. Başbakanlığa Clement Atlee gelir. Churchill Potsdam'dan ayrılır ve o gün İngiltere adına Atlee katılır toplantıya. Boğazlar Rejimi'nin değiştirilmesi gerektiği kararı ise, 27 Temmuz'daki 9'uncu oturumda alınır.
Askeri zaferi seçim zaferine dönüştürmeyi planlayan Churchill için, iktidarı İşçi Partisi'ne kaptırması büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştı. Churchill anılarında, İngiliz tarihinin en kara günü olarak Singapur'un Japonlara teslim olmasını (15 Şubat 1942) gösterir. O dönemde Churchill'in gelini olan Pamela Harriman'a bu konuyu sorduğumda ise, "Churchill için İngiliz tarihinin en kara günü askeri zaferin ertesinde seçimi kaybettiği gün olan 5 Temmuz 1942'ydi" demişti bana.
Madem " Zaman Tüneli" ne girdik. Yeni kuşakların hatırlaması için, Türkiye'nin çok partili rejime geçmesini de içeren o dönemin bazı olaylarını gözden geçirelim.
Amerika, İngiltere ve Sovyetler, Boğazlar'ın Türkiye'nin egemenlik alanı dışında kalması konusunda Potsdam'da görüş birliğine varırlarken, 2'nci Dünya Savaşı boyunca Başbakan olan Şükrü Saracoğlu aleyhine Sovyetler bir kampanya başlatıyor. Bu arada Amerika'ya dönen Başkan Truman da, 27 Ekim'deki Donanma Günü konuşmasında "Türk Boğazları serbest geçişe açılacak" diyor. Arkasından Kasım'ın 2'sinde ABD, 21'inde de İngiltere de, Türkiye'ye birer nota verip, "Boğazlar için görüşmeye başlamalıyız" diyorlar. 5 Aralık'ta da Başbakan Saracoğlu, "Boğazlar konusunu görüşmeye hazırız" açıklamasını yapıyor.
1946'nın ocak ayında Ankara'da diplomatik bir skandal yaşanıyor. Bir resepsiyonda, Ankara'daki Sovyet Büyükelçisi Vinogradov, Dışişleri Bakan Vekili Nurullah Sümer'e "Her şeyin sorumlusu başbakanınız Saracoğlu'dur" diyor. Dışişleri Bakanlığı da bu nezaketsiz çıkışı, ertesi gün sözlü olarak protesto ediyor.
Sonra neler oldu derseniz. 7 Ocak 1946'da Demokrat Parti kuruldu. Aynı gün Amerika'nın Missouri zırhlısı İstanbul'a geldi. 5 Ağustos 1946'da Şükrü Saracoğlu istifa etti ve Recep Peker Başbakan oldu. 21 Temmuz'da da ilk çok partili genel seçim yapıldı Türkiye'de.
Potsdam Konferansı'nda varılan uzlaşma gereği verilen ilk Sovyet notası 7 Ağustos 1946'da Ankara'ya ulaşır. Ama artık "Soğuk Savaş" başlamıştır. 5 Mart 1946'da Churchill, Fulton (Missouri, ABD konuşmasında "Demir Perde" kavramını kullanmıştır ve İngiltere ile ABD, Türkiye'nin yanındadır. 13 Mart 1947'de Başkan Truman kendi adı ile anılacak doktrini açıklar ve Yunanistan ile Türkiye "Amerikan İttifakı" na girerler.
Potsdam'da başlayan "Boğazlar kâbusu" artık geride kalmıştır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 "Kerensky Sendromu"ndan "Ilımlı İslam Sendromu"na   / 08-03-2006
 İki arada kalmışlığın hüznü bazen müziğe yansır...   / 07-03-2006
 Bu duvarı badanalamalı mı badanalamamalı mı?   / 06-03-2006
 Bizi gelecek yıldan ötesi neden ilgilendirmiyor?   / 05-03-2006
 Hiçbir şey ilk defa olmaz   / 04-03-2006
 Türk siyasetinde "Bilge kişi" eksikliği var   / 03-03-2006
 Başbakanlık saunada palto ile yaşamak gibidir   / 02-03-2006
 Tavsiye ve nasihat vermek çizgisinde bir dış politika...   / 01-03-2006
 Her meşrebe uygun bir askeri darbe bulunur...   / 28-02-2006
 "Nefes nefese ömür" bir nefeste okunuyor   / 27-02-2006
REHA MUHTAR
Rahatsız...
Sonra da diyorlar ki, "Birileri...
MEHMET BARLAS
Ezber olmayınca tarih dersi aydınlatıcı...
EMRE AKÖZ
Birbirine karıştıran yok ki!
Geçen sabah bir mesaj...
MAHMUT ÖVÜR
Bu karanlık ilişkiler açığa çıkmalı!
Ortalık yine toz...
SAVAŞ AY
Müsaadenizle yargıya müdahale edeceğim komutanım
Bu...
HINCAL ULUÇ
Galatasaray'ın önü hâlâ karanlık!..
Kurtarıcı gibi...
Brezilya dizisi: 2-1
Brezilya dizisi: 2-1
Krizin eşiğindeki F.Bahçe'ye yine bir G.Saray galibiyeti ilaç gibi...
Diriliş günü
Diriliş günü
Ligde liderliği kaptırdığı G.Saray'ı kupa çeyrek finalinin ilk...
Genelkurmay, Köşk'ten hukuki destek istedi
Askeri kaynaklara göre Büyükanıt olayı için Çankaya'ya çıkan...
Van savcısı hakkında soruşturma açıldı
Şemdinli iddianamesini hazırlayan savcı Ferhat Sarıkaya hakkında...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu