kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
İki arada kalmışlığın hüznü bazen müziğe yansır...
ACI ŞAKA - Liste...
Sanem Çelik Aliye değildir, olamaz...

İki arada kalmışlığın hüznü bazen müziğe yansır...

Engin Ardıç Akşam'daki köşesinde TCDD müzesinde bulunan taş plaklardan derlenmiş "Atatürk'ün Trende Dinlediği Parçalar" CD'sini ele almıştı.
Şöyle demişti bir yerinde:
- Fakat azıcık tuhafıma gitti... Bu eserler arasında, 'ağır' parçalar da var, 'Sen Bezmimize Geldiğin Akşam Neler Olmaz... Ey Gonca Dehen, Harü Elem Canıma Geçti... Cana Rakibi Handan Edersin... Seni Kim Görse Derununda Muhabbet Uyanır... Kaçma Mecburundan Ey Ahuyu Vahşi, Ülfet Et...' Hani albümün adı 'Mehmet Barlas'ın arabayla giderken dinlediği şarkılar' olsa anlayacağım ama...
Tabii nükte benim açımdan hoş... Ancak Atatürk'ün ve O'nun kuşağının müzik zevkinin düzeyini biraz hafife aldığı için, biraz düzeltmek de gerekiyor. Özellikle Engin Ardıç'ın şu gözlemlerine de bu arada değinmek gerekiyor:
- ...Batı müziği yok. İlaç için, bir tek batı müziği parçası yok. Hadi klasik sevmezdi diyelim, Mozart'tan Beethoven'den hazzetmezdi, herkes sevmek zorunda değil ya... Allah Allah, otuzlu yılların gözde şarkıcılarını, diyelim Zarah Leander'i, Lilian Harvey'i, Willi Fritsch'i, Marek Weber tango orkestrasını da mı dinlemezdi? Neden? Almanya'yla aramız pek iyiydi oysa. Fransızca bilirdi büyük kurtarıcı; o dönemin meşhur Fransız muganni ve muganniyelerini, Maurice Chevalier, Mistinguett, Rina Ketty, Reda Caire, Leo Marjane, Charles Trenet falan da mı dinlemezdi? Rahmetli babamın bayıldığı Tino Rossi'ye hiç mi iltifat etmezdi örneğin? Carlos Gardel'i duymamış mıydı hiç? Gardel'in ortalığı kırıp geçirdiği yıllar bunlar... Allah Allah... Bu önder, balolarda 'mebus hanımlarını' dansa kaldırıp onlara 'batılılık' öğreten önder midir? Sevgili Engin Ardıç, aynı zamanda Atatürk'ün bir "İmparatorluk Subayı" olduğunu da bu yazıyı yazarken düşünmemiş olmalı.
Havacılık gösterileri için 1910'da Fransa'ya, Veliaht'ın refakat subayı olarak Almanya'ya, tedavi amacıyla Karlsbad'a giden, Sofya'da ataşemiliterlik yapan bir imparatorluk subayı. Nitekim bu dönemde Puccini'nin Toscası'na takılır ve "E stevan le lucelle" aryasını sürekli mırıldanmaya başlar. Özetle Atatürk de o kuşak subayları gibi hem Osmanlı, hem Avrupalıdır.. Nitekim Çankaya'da Cumhurbaşkanı'yken, 1925 akşamlarında İsviçre'den getirilen kahya kadın Madame Bauer gözetiminde gramofonda tangolar çalınıp, yemek sonrasında dans edilir (Fahrettin Altay'ın Anıları). O plaklarda mutlakla Carlos Gardel de vardır.
Ama bu kuşağın Türk müziği tutkusu da yoğundur. Eğitimde "Batılılık"ın simge ismi olan Hasan Ali Yücel'in "Sen Bezmimize Geldiğin Akşam" ının da bestecisi olduğunu görmezden gelebilir miyiz? Türk müziğinin radyoda yasaklanması kararı, İçişleri bakanı Şükrü Kaya'nın 1936'da gündeme getirdiği bir aşırılık. Bu konu ayrıca tartışılmaya değer tabii.
Ama Engin Ardıç'ın müzik tercihi konusunda İsmet İnönü'ye gönderme yapması da bence biraz aceleye gelmiş.Şöyle diyor:
- Buna karşılık, gençliğinde Yemen'de ele geçirdiği bir taş plak koleksiyonunu aylarca dinlemek zorunda kalıp esaslı bir klasik müzik hayranı kesilen İnönü'yü hatırlayalım... Ankara'da bütün konserlere tin tin gidip en ön sıradan izler, özellikle viyolonsele bayılırdı. İşte ikisinin arasında bu fark var, biri halkla bütünleşmiş, öteki halktan kopuk.
Tamam da, İnönü'nün bir Safiye Ayla tutkunu olduğunu, gazete tefrikalarından bile bilmiyor muyuz? Neticede o kuşak böyledir. Kalan Plak'ın Arşiv dizisinden "Lale-Nerkis Hanımlar" albümünü dinleyin mesela. Bu hanımlar hem Hacı Arif Bey'den "Kurdu meclis aşıkan"ı, hem de Offenbach'dan "Barcarolle" yi söylerler plaklarda. Hafız Burhan'a da "Kuş sesleri ovalara yayılır" ı söyleten bir geçiş dönemidir bu.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bu duvarı badanalamalı mı badanalamamalı mı?   / 06-03-2006
 Bizi gelecek yıldan ötesi neden ilgilendirmiyor?   / 05-03-2006
 Hiçbir şey ilk defa olmaz   / 04-03-2006
 Türk siyasetinde "Bilge kişi" eksikliği var   / 03-03-2006
 Başbakanlık saunada palto ile yaşamak gibidir   / 02-03-2006
 Tavsiye ve nasihat vermek çizgisinde bir dış politika...   / 01-03-2006
 Her meşrebe uygun bir askeri darbe bulunur...   / 28-02-2006
 "Nefes nefese ömür" bir nefeste okunuyor   / 27-02-2006
 "Ah bir genç olsaydım" demeye değer bir gençlik mi?   / 26-02-2006
 "Gerçek solistler" listesi yapmaya ömür yetmez   / 25-02-2006
MEHMET BARLAS
İki arada kalmışlığın hüznü bazen müziğe yansır...
Engin...
EMRE AKÖZ
TV'yi 'dadı' sanan anneler
Dış Haberler...
MAHMUT ÖVÜR
Bir toplumsal analiz: Çarpışma
Oscar ödülleri...
SAVAŞ AY
Oscar'ı seyrettim, süper kurtarışlar yaptı
Kapı çalındı.
HINCAL ULUÇ
Yargıyı etkilemeye teşebbüs eden komutan!..
Demokratik...
REHA MUHTAR
Sanem Çelik'in aşkı...
Aliye'ler, Polat...
Daum gün sayıyor
Daum gün sayıyor
Fenerbahçe, koltuğu Galatasaray'a kaptırınca Daum'a eleştirilerin...
Aysal'ın restine rest!
Aysal'ın restine rest!
Ünal Aysal'ın "Alacağımı 23 Mart'a kadar ödeyin" restine, G.Saray,...
İddianame zirvesi
Şemdinli iddianamesi Ankara'da deprem etkisi yarattı. Kuvvet...
Çiçek iddianame krizi için yol gösterdi
Başbakanlık'taki zirvede Adalet Bakanı 174'üncü maddeye işaret etti.
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu