| |
|
|
Kim Başbakan'dan ne istedi?
Esenboğa Havalimanı hükümet üyelerinin "basını fırçalama merkezi" haline geldi. Uçağa binmeden önce, basını bir kalaylayıp, oradan gidiyorlar. Biz de artık buna alıştık. Dün bazı gazetelerde Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün, Çek Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı'na "Amerikan Kuvvetleri Irak'tan asla çekilmemeli. Çekilirse İran'ın İslam Devrimi'ni Türkiye'ye ihraç etmesine kimse mani olamaz" dediği haberi yer aldı. Haber aslında yabancı bir ajans kaynaklıydı ve dün hem Gül, hem de Çek meslektaşı tarafından yalanlandı. Ben Çek meslektaşının Gül'ün değerlendirmesini yanlış anlayıp, yanlış aksettirdiği kanaatindeyim. Çünkü Irak'taki Şii hâkimiyetinin bölgedeki etkilerinin ne olacağı zaten biliniyor. Gül büyük olasılıkla buna değindi. Çek Bakan ise bunu farklı algıladı. Gül, haberi yalanlarken, bu haberi yayınlayan gazetelere de kızgındı. "Bana niye sormadınız" diye sitem etti. Önceki gün Monako'ya giden Başbakan ise çok daha ağır bir dil kullandı ve özellikle Unakıtan haberlerini kastederek, "Bizden talepleri var. Bu talepleri yerine getirmediğimiz için bu haberleri yapıyorlar" dedi. Bu çok ağır bir suçlama. Çünkü biz de bol miktarda Unakıtan haberi yapıyoruz. Ama Başbakan'dan hiçbir talebimiz yok. Sadece ondan değil, hiç kimseden bir talebimiz yok. Ancak ben Başbakan'ın "yalana" dayalı bir karalama yapacağını da düşünemiyorum. Kendisinden rica ediyorum, "hangi gazete veya televizyon veya bunların bağlı olduğu grupların patronu, sahibi Başbakan'dan veya hükümetten ne talep etmiş" açıklasın. Hangi ihaleyi, hangi kolaylığı, hangi usulsüz işlemi, hangi haksız avantajı kim talep etmiş. Bununla ilgili bilgiyi bekliyorum. Aynen yazmayan haysiyetsizdir!
|