kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
  » Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Harajuku modası bir reform mu, isyan mı?
Harajuku modası bir reform mu, isyan mı?

Japonya'nın başkenti Tokyo'nun Harajuku bölgesinden tüm dünyaya yayılan alternatif moda akımı, gerçek bir isyankarlık örneği! Bize tuhaf ve çılgınca görünen bu gençler, modanın yerleşik kurallarına baş kaldırarak ne kadar cesur olduklarını sergiliyor.

Bu resimleri, 'estetiksizlikteki estetik' diye anlatmak en kısa ve doğru yol olsa gerek... Bundan birkaç yıl önce Japonya'nın başkenti Tokyo'nun 'Harajuku' bölgesinden yükselen bir moda akımı, dünya gençliğini bir anda etkisi altına almıştı. İşte bu 'kitsch' akım, modada süregelen şıklığa, simetriye ve hatta sınıfsal faktörlere bir başkaldırı niteliği taşıyordu. Başlarda moda otoriteleri tarafından 'iyi olanın kötü ve zevksiz taklidi, ucuz, değersiz ve geleneksellikten uzak bir isyankarlık örneği' şeklinde eleştiriliyordu. Oysa bu ilginç akım, zaman içinde bir reform olarak kabul edildi. Harajuku bölgesindeki Shibuya semtinden yayılan bu tarz, zaman içinde alternatif moda akımlarına yön vermekle kalmayıp ünlü yıldızlar tarafından da itibar gördü. Onlara destek olan ünlü isimlerden biri de Gwen Stefani... Ünlü şarkıcının solo albümü 'Love Angel Music Baby'nin ilham kaynağı da bu bölgedeki genç kızlar...

TARZINIZ AŞAĞILIK!
Stefani, albümdeki 'Harajuku Girls' şarkısında, 'Harajuku Girls, you've got some wicked style-Harajukulu kızlar, emin olun aşağılık bir tarzınız var' derken, aslında ne kadar muzip ve usta bir zekaları olduğunun altını çizmiş; hatta TV programlarında bu kızlarla boy göstermişti. Shibuya Caddesi, birbiri ardına Japon tasarımcıların mağazalarıyla dolu. Ama Harajukulu gençler, haute couture'den çok street couture'a yakınlar ve bunu da en ucuz, en kitch, en dikkat çeken materyalleri kullanarak oluşturuyorlar. Kısaca, alternatiflerini yine kendileri yaratıyorlar. Tuhaf, gülünç, insanı rahatsız edecek kadar sakil kombinasyonlardan faydalanıyorlar. Birbiriyle alakasız görünümleri, absürd aksesuvarları ve kaba figürleri büyük bir ustalıkla bir araya getiriyorlar. Ve görenlere 'gerçek dışı' ve 'imkansız' dedirtecek kadar uçlarda olmayı seviyorlar. Öyle ki, 'millete maskara olmaya bayılıyorum' diyenleri de bir hayli fazla... Bu modada herhangi bir anlam aramaya çalışanlar işin içinden bir türlü çıkamıyor. Ancak bu estetiksizliğin kendi içinde bir bütünlüğü olduğunu da içten içe kabul ediyorlar. Onların bu kültürde Batılılar'ın 'decora' yani 'aşırı dekore edilmiş şey' dedikleri, uçlarda seyreden bir hazcılığı benimsedikleri de çok açık. Yarı fahişe, yarı rahibe olarak giyinenlerden tutun da, civciv gibi bir plastik oyuncağı çanta olarak kullananlara, yazın jimnastik mayosunun altına tüylü dağ çizmeleri giyerek sokağa çıkanlara kadar decora her yerde ve her şeyde...

PORSELEN BEBEK GİBİ!
Peki Harajuku modası ortaya çıktığı günden bu yana ne gibi değişimlere neden oldu? Gündemi yeniden ve böylesine derinden etkileyişinin nedeni nedir? Bu sorulara en önemli cevap, akımın çeşitli alt kategoriler yaratmış olması... Gosu rori, kodona, gothic lolita, siber çingene, yamanba, kogal, senta, neutrals ve rockabilly/punk gibi... Gosu rori, Viktorya dönemindeki porselen bebeklere göndermeler yapıyor. Harajuku kızları, yüzlerini bembeyaz fondötenlerle boyayarak, beyaz, siyah ya da dantelli romantik giysilerle boy gösteriyor. İçlerinde Harry Potter'ı referans alarak bebek yüzlü birer cadı gibi giyinenler de var. Yamanba biraz daha ürkütücü bir görünümde: Beyaz far, beyaz ruj, beyaz lensler ve beyaz peruklar... Gothic lolita'lar, solukları kesen bir seksapel ile masum küçük bir kız halini bir araya getiriyor. Kogallar, özellikle suni bir bronzluk, barbie sarısı saçlar ve kusursuz bir makyajı vurguluyor. Rockabilly/Punk'lar ise 50'li yılların rock müzik tarzını baz alıp günümüzün punk öğeleriyle harmanlıyor. Saçlar rengarenk ve akıl almaz modellerde kesiliyor. Erkekler 50'lerdeki gibi ince kravat, dar paçalı takım elbiseler giyiyor, kızlar ise kloş eteklerin altına jartiyer kullanıyor!
DİĞER GÜNAYDIN HABERLERİ
 İşi tiyatro olan sade bir vatandaşım
 Bir grup olarak bundan harika bir yıl yaşayamazdık
 anima'nın masal'ı
 Mankenlerin yüzleri tablo gibi boyandı
 Enrique'yi Anna teselli ediyor
 Sinemanın prensi Oscar'ın favorisi
 Mutfakta yaratıcı olmak isteyene
 Keyif Rehberi
 Diesel'den dört eşsiz model
 Her gün farklı biri...
 Herry'ye bahar geldi
 Onlar gibi olmak
 Kavganın usulü var!
GÜLSE BİRSEL
Satış elemanlarının kralıymış Nahit Bey!
Çok eskiden,...
REHA MUHTAR
Başbakan'ın kızı İtalyan restoranında...
Ogece, oraya...
AYŞE TÜTER
Keyifle okuyun, zevkle pişirin, afiyetle yiyin
Patates...
Tuba'nın yerine Brezilyalı
Tuba'nın yerine Brezilyalı
Tuba Ünsal'la aşk dedikodularını "klip görüşmesiydi" diye yalanlayan...
Peynir kraliçesi olacak
Peynir kraliçesi olacak
İstanbul sosyetesinin 'Peynir Kralı' olarak tanıdığı Ali...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.