Dayatmanın yenilgisi...

"Nefesimden vergi almak için uğraşan Bakan'ı, kaçak villasına af çıkarır, benimle uğraşırsa dediklerini yapmam..."
Sözün sahibi TESK Genel Kurul'u için Ankara'ya gelmiş bir esnaf.
Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Kurulu'nun yapıldığı salonda, delegelerin çoğunluğunda da bu isyan hakim.
Buna neden, hükümetin Esnaf Yasası'nı, TESK Genel Başkanı Derviş Gündayı yıkmak amacıyla çıkardığı izlenimini vermesine...
Anayasa Mahkemesi'nin iptali ile 17 yıldır görevde bulunan Günday'ın, adaylık yolunun tekrar açılmış olmasına...
Kongre'yi iptal ettirmek için son olarak da Ankara Valiliği'ni devreye sokup, uğraşını sürdürmesine.

"Yanlış yaptık..."
Nitekim, tam kadro salonda hazır bulunan muhalefet partilerinin liderleri de yarık kaşa yumruk atar gibi, iki konuda hükümete yükleniyor;
"Unakıtan'ın villası ve Genel Kurul'un iptal çabası..."
Salonda bulunan çok sayıdaki AK Parti milletvekili de karşılaştıkları durumun sıkıntısında.
Kürsüde Sanayi Bakanı Ali Çoşkun konuşurken, bir kenarda sohbet ediyoruz.
Günday'ın karşısına, Genel Başkan adayı olarak Özcan Saraçoğlu'nu çıkardıklarını gizlemiyorlar.
İçlerinden biri "Saraçoğlu'nu çıkarma yöntemimiz hataydı" dediğinde, diğerleri başlarını sallayıp onay veriyor.
Ardından tek tek içlerini dökmeye başlıyorlar.
Sözlerinin özeti şöyle oluyor:
"Fiskobirlik, Futbol Federasyonu ve burası. Üçünde de taktik hata yaptık..."
Gerekçelerini de sıralıyorlar:
"Aday belirlemek yerine, bizimle birlikte hareket eden delegelere, 'içinizden birini seçin, biz dışardan destek olalım' deseydik, bu kadar işin içine girmeseydik, tepki de toplamazdık."
Yanlışı yapan yer olarak, hükümet ve AK Parti Genel Merkezi işaret ediyorlar.
Bakan Çoşkun ise sohbetimizi dinliyor gibi kürsüde şöyle diyor:
"Başka yanlışlardan yola çıkıp, bazı doğruları görmezden gelmeyelim..."
Belli ki, "başka yanlışlardan" kastı, Futbol Federasyonu ve Fiskobirlik Genel kurulları...
Oysa milletvekilleri, TESK'te de yanlış yapıldığını söylüyor.

Üslup hatası
Bunu dile getiren sadece milletvekilleri olmuyor.
Kuliste sohbet ettiğimiz AK Partiye oy vermiş delegeler de hükümetin dayatma içinde olmasına tepki geldiğini belirtiyor.
Delegelerden biri yanımıza yaklaşıp şöyle diyor:
"Derviş Günday, geçen Genel Kurul'da bir daha aday olmayacağını açıkladı. Hükümetin baskısı gelince, aday olmasını biz istedik..."
Salona yansıyan hava 17 yıldır TESK Genel Başkanlığı'nı yürüten Günday'ın, bir dönem daha göreve geleceğini gösteriyor.
Oysa hükümetin çıkarmış olduğu yasa, haklı gerekçelere dayanıyordu.
Başkanlığa seçilip, ömür boyu koltuktan kalkmayanların önünü kesen, dernek ağalıklarına son verip, daha fazla kişiye fırsat tanıyan, sivil toplum örgütlerinin demokratikleşmesine katkı yapmayı amaçlıyordu.
Hedefin TESK olduğu AK Parti yetkilileri tarafından da dillendirilince, ne kadar masumane amaca dayanırsa dayansın, yasa hedefinden saptı.
Daha önce Fiskobirlik ve Futbol Federasyonu, dün de TESK Genel Kurul'unda yaşandığı gibi, AK Parti, muhalefeti karşısında bir araya getirip, kilitleme başarısını da gösterdi.
Kendi yandaşlarını dahi, üslup ve uygulama hataları nedeniyle karşısına aldı.
Şimdi hangi gerekçe ileri sürülürse sürülsün, AK Parti dün dayatmanın mağlubiyetini bir kez daha tattı...