kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
"Rabia Hanım'la nişanlanacaktım psikolojik bir vaka ortaya çıktı"
"Rabia Hanım'la nişanlanacaktım psikolojik bir vaka ortaya çıktı"
Balçiçek Pamir'e de mektup yazmıştı
Rabia Özden Kazan ne demişti?

Rabia Hanım psikolojik bir vakaydı

SABAH Gazetesi Roma temsilcisi Yasemin Taşkın, 1996'da Mehmet Ali Ağca'yla röportaj yapmış, daha sonra Ağca'dan birçok mektup almıştı. Son mektupta ise Ağca "nişanlı" sına ağır ithamlarda bulunuyor.


"Rabia Hanım'la nişanlanacaktım psikolojik bir vaka ortaya çıktı"

SABAH Gazetesi Roma Temsilcisi Yasemin Taşkın Ancona Hapishanesi'nde Mehmet Ali Ağca ile röportaj yapmış; ardından Ağca Taşkın'a 'İtalyanca' mektuplar göndermeye başlamıştı Ağca gönderdiği son mektupta nişanlısı olarak anılan Rabia Özden Kazan için oldukça ilginç iddialarda bulunurken kendini Da Vinci Şifresi'nin yazarı Dan Brown'la özdeşleştiriyor.

Abdi İpekçi cinayeti ve Papa suikastı hükümlüsü Mehmet Ali Ağca ile ile 1996 yılında Ancona Hapishanesi'nde, (Papa suikastinin 15. yıldönümünde) yüz yüze bir röportaj yaptıktan sonra Ağca'dan mektuplar almaya başladım. İtalyan avukatı Marina Magistrelli, o yıllarda Ağca'yı "pişman bir mahkum" olarak yeniden topluma kazandırmaya çalışıyordu. Avukat Magistrelli, Ağca'nın affı ve Türkiye'ye dönmesi için çabalarken tek istediği şey ondan "deli saçması" olarak tanımladığı çıkışları yapmaması idi. Avukatına verdiği sözlere rağmen Ağca, daha sonra gönderdiği mektuplarda da bu ilk bakışta anlamsız görünen çıkışlarından vazgeçmedi. Elimde bulunan mektupların bazıları "özel mektup" niteliği taşıyor. Ağca ile doğrudan görüşme imkanı olmayınca, pek çok konudaki sorularıma ancak yazılı yanıt alabildim. Bu yazılı mektupları Ağca, genelde avukatları ya da yakınları aracılığıyla ulaştırabiliyordu. Bu İtalya'da da böyle oldu. Ağca ayrıca, kendi inisiyatifi ile mektup ve mesajlar da gönderdi. Bunların bir kısmı ne Papa suikasti davası ile ne de Emanuela Orlandi'nin kaçırılışı ile ilgili olarak hiçbir yeni unsur içermediği için yayınlanmadı. İşin ilginç tarafı mektuplarını yazarken İtalyanca'yı kullanıyordu. Bir keresinde bunu dini konularda "Türkçe yetersiz, onun için İtalyanca'yı kullanıyorum" şeklinde açıkladı.

'RUHANİ DUVAR' YIKILIR MI?
Ağca'nın zaman zaman gönderdiği "açıklamalarını" ya da "mülakatlarını" içeren mektuplarında da dini temalar hiç eksik olmadı. 2005 yılında Papa'nın hasta olduğu dönemde gönderdiği bir mektubunda 1 Mayıs 1983'te Tanrı ile konuştuğunu ve kendisine "İsa" olduğunu söyledikten sonra 'Vatikan için bir mesajım var' deyip şöyle devam ediyordu: "Dünyanın bütün piskoposları ve kardinalleri, dünyanın sonunu açıklamak için Vatikan'da toplanın. Bu yeryüzünde insanlığın son nesli..." Aynı uzun mektupta Vatikan, Fatima'nın üçüncü sırrını açıklamaya davet edilirken "Fatima'nın 3. sırrını belgeleri ile açıkladığımda tüm dünya şaşıracak" deniyordu. Papa suikasti davasının en önemli hakimlerinden Rosario Priore'ye göre Ağca tüm dini temalı açıklamalarında birilerine, bir yerlere mesaj gönderiyordu; "Vatikan'a hitaben söylediklerinin alt mesajı 'Bakın siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum, bunu beraber açıklayalım' olabilir." Ağca'nın Papa suikastinin ardındaki giz perdesi ile ilgili bir mesajı ise arada bazı mantık izleri taşır nitelikteydi: "Kamuoyu, sıradan vatandaş sistematik dezenformasyon karşısında binlerce şey düşünebilir. Ancak güç merkezleri için hiçbir sır yok, tabular var, son gerçeğin provoke edebileceği politik hesaplar ve endişeler var. Bazıları Berlin Duvarı'nın olduğu gibi, Vatikan'ın ruhani duvarının da yıkılabileceğinden korkuyor. Örneğin CIA, Sismi (İtalyan Gizli Servisi) Orlandi olayı üzerine neden gerçekleri anlatmıyor?" Ağca mektubunda kendisinin mesih olduğunu anlayanların Orlandi'yi kaçırdığını anlatırken, "Orlandi olayını anlamak için Sisde'nin (İtalyan askeri gizli servisi) katolik Vincenzo Parisi imzalı, 14 Kasım 1983 tarihli belgesini analiz etmek yeterli" diyordu. Vatikan tarafından katolikliğe devşirilmesi de mektuplarında sık sık tekrarladığı bir konu idi. Yine "Vatikan, dünyanın en önemli ve kutsal din değişimi sayılacak olan benim devşirilmemi planladığı 1983 yılını olağanüstü kutsal bir yıl ilan etti. Papa bunun için beni ziyaret etti... Ben Papa'ya Tanrı'nın bana verdiği ilahi vizyonu anlattım. Tanrı ben Mehmet Ali Ağca'nın yeni mesih olduğu söyledi. Papa bana inandı ve dünya basınına aşağıdakileri söyledi; 'Güvendiğim bir kardeşimle görüştüm, mükemmel bir görüşme oldu. Bu Tanrı'nın istediği bir görüşme oldu'..."

TV FİLMİ VE KİTAP YOK
Son mektuplarından biri ise Rabia Kazan ile nişanlanması ile ilgili idi. Şöyle yazmıştı: "Rabia Hanım'la muhtemel bir nişanlanma için buluştum, ancak psikolojik bir vaka ortaya çıktı. Bundan başka hiçbir televizyon filmi ve kitap yok. Eğer ben çıkarsam gerçek bir kitap yazmak ve gerçek bir film yapmak mümkün olacak. Dan Brown sadece Da Vinci Şifresi kitabından iki yüz milyon dolar kazandı" diyordu. Ağca'ya göre kendi kitabı daha ilginç olacaktı. Bu mektupta "Serbest bırakılmama az kaldı. Papa ve Vatikan benim lehime müdahale etmeli yoksa çok zor. Özgür bir adam olarak görüşmek dileğiyle" diyordu. Cuma günü akşam saatlerinde ise Mehmet Ali Ağca'nın tahliyesine ilişkin karar, Yargıtay tarafından bozuldu, Ağca'nın da tekrar hapse girmesi böylelikle kesinleşti. İstanbul Valisi Muammer Güler, Kartal'da yakalanan Ağca'nın emniyet güçlerine direnmediğini açıkladı. Ağca emniyet müdürlüğüne giderken mektuplarında sıkça dile getirdiği gibi "Ben mesihim" diye bağırıyordu.
DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Şafak vaktinin genç ejderhası
 Canlar SU'larıyla buluşuyor
 Mavi sularda sırra kadem bastılar
 Futbolun yeni efendileri
 Pera Müzesi'nde iki büyük sergi
 İçinden 'tren' geçen hayat
 Dünyanın en eski köleliği fahişelik
 Onlar uzak diyarların 'fahri' konsolosları
 Onların adını terör koydu: Militan ile Mehmet Ağar
 Ölümsüz Tenten ve Milu
 Onları sadece öğrencileri değil, Türkiye tanıyor
 Osmanoğulları şimdi nerede?
 Diplomalı emlakçılar geliyor
 Fatoş Güney: "Yılmaz'dan sonra iki ilişkim oldu ve ikisi de...
 Sandalyedeki parmak izi
 Modern zamanın geyşaları
 Usta yönetmenin favorisi
 Git gel Mars altı saat
 Büyükelçinin hayatını kurtaran zırh
    Pazar Sabah Yazarlar
  » Güncel
    Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
BALÇİÇEK PAMİR
Güzelliğin sırrı sahici olmakta gizli
Genç bir izleyici...
MEHMET ALTAN
Kamboçya uçağına kim biner?
Gözlüklü, çok kısa saçlı,...
ÖNCEL ÖZİÇER
Erkek milleti şakaya dayanıklı
Hayatım boyunca kimseye...
KAZIM KANAT
Senin hiç kardeşin öldürüldü mü Rahşan Abla?
Evet, aynen...
Çinli uçak geliyor
Çinli uçak geliyor
Dört yıldır kendi uçağını üretmek için çalışan Çin'in 70-90 yolcu...
Gucci'de kraldan sonra kraliçe dönemi
Gucci'de kraldan sonra kraliçe dönemi
Eskisine oranla daha rahat ve eğlenceli bir kreasyonla karşımıza...
Fransız mutfağının bilgi hazinesi
Dünyanın en büyük mutfak ansiklopedisi "Larousse Gastronomiqeu" artık Türkçede.
Türk turizminin genç delikanlısı 50 yaşında
Divan Oteli 50. yıl gecesine mükemmel hazırlanmıştı. Bu bize Vehbi Koç'un...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.