kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Bana bir kedi yaz
Bana bir kedi yaz

Şair ve yazar Haydar Ergülen Karaf Magazin Dergisi'nde unutulmaz bir yazıya imza attı. Ergülen'in kedi sevgisiyle geç tanışmasını anlatan bu yazıyı kısaltarak yayınlıyoruz.

"Bir kedi, yıllar sonra bir biçimde yeniden bulmanın, onunla yeniden karşılaşmanın ona bir daha hiç ayrılmamacasına kavuşmanın ödülü olabilir insana"

Kediler üstüne yazmak aşk üstüne yazmaktan daha zor ya da kadınlar üzerine diyelim. Çoğul eki işi kolaylaştırmaz, unuttuğum ve hatırladığım kadarıyla üstad Borges "Her zaman bir kadından konuştum, yalnızca bir kadından" der. Elbette böyle kötü bir gazete manşeti gibi söylenmez, çetrefil ve en azından iki anlamlı bir şey söylemiştir muhtemelen... ...Galiba iki nedenle, bir konu aşk bile olsa şiir ciddiye alınmaz, iki bu şiirleri okuyanlar da şiirdir deyip geçerler, şairliğe verirler. Aşk yerine kadın diyelim ve bu hususta mükemmel kitaplar yazan kalem erbabına da hayranlık bildirip geçelim. Geçelim ama, geldiğimiz yer yine başladığımız yer olacaktır nasılsa. Çünkü kediler üstüne yazmaktan daha zor olduğunu söylemiş bulunduk bir kere. Uzatmayalım, insan zorluğu, hele aşk, kadın ve kedi konusundaki zorluğu çok cesur olduğu için göze almaz çoğu zaman....

BİR GÖZÜ TENHA

Şahin vardı, yaşlandıkça daha sık hatırlamaya başladığım canım arkadaşım. Ortaokulda aynı sınıftaydık, tek gözü görmezdi, sağ gözü görmediği için, o zamanki çocuk solculuğumla ona şaka yapardım: "Sen de Yaşar Kemal gibi her şeyi soldan görüyorsun!" İkimiz de çocuk solculardandık, gülüşürdük, gülüşeceğimiz varmış, iyi ki gülüşmüşüz, çünkü hepsi o kadarmış... ....Göçmen evleri'nde yola bakan evimizin önünde Şahin'le bir yaz günü oturmuş, yine böyle hayallere dalmışken, birden bir şeyin sırtıma yapıştığını hissettim, korkuyla ayağa fırladım, koşmaya başladım, ben korktukça sırtımdaki şey de iyice yapışıyordu. Mahallenin 'kitapsız' çocuklarından biri sırtıma bir kedi atmıştı, o sırtımda canhıraş bir şekilde miyavlayıp tırnaklarını giysime iyice geçirmiş biçimde, ben de korkudan bağırarak hayli tur attık mahallede. Şahin de koşuyor ama bana bir türlü yetişemiyordu, nihayet yorulup durduğum bir anda Şahin kediyi sırtımdan söküp yere bıraktı... ..."Sonrası iyi değil bu hikayenin, isterseniz bu kısmı atlayıp diğer bölüme geçin. Ortaokul bitti, Şahin'in ailesi iş bulmak umuduyla İstanbul'a göçtü, şehirde yapayalnız, bir başıma kalmış gibi oldum... ...O İstanbul'da bitirdi liseyi, ben Ankara'da. Liseyi bitirdiği yıl da Şirket- i Hayriye'de çalışmaya başladı. Ramazan mı Kurban mı hatırlamıyorum, bir bayramda Eskişehir'de buluşmak için sözleşmiştik. Şahin gelmedi, gelemedi. Meğer Şirket-i Hayriye'den ilk maaşını aldığı gün, üstelik tam da arife günü, Pendik'te trenden inip, rayların üstünden geçmek isterken, sağdan gelen treni göremediği, fark edemediği için... 'Kitapsız!' arkadaşlarımın sırtıma kedi atmasıyla başlayan korkum beni uzun yıllar terketmedi, 'Horozdan Korkan Oğlan' türküsündeki gibi adım çıktı, 'Kediden Korkan Oğlan'. Üniversite hayatı, çalışma yılları hep bu korkuyla geçti. .... .... "Sonradan Sevme" adlı bir yazımda anlatmaya çalıştım bu korkuyu yıllar sonra, ama daha çok kahraman edasıyla yaptım bunu: "Yıllarca kedisiz yaşadım, tam 43 yıl. Kedisiz yaşamanın ne olduğunu iyi bilirim. İncelikler, duyarlılıklar, ayrıntılara düşkünlük varsa vardır ya, yine de bir şey eksiktir. Hele yalnız yaşıyorsan kendini görme imkanından da mahrumsun demektir. Kedi, insana kendini gösterir.... ....İdil'i tanıdıktan kısa bir süre sonra benim için korkulu rüya olan o gerçeklikle de bir kere daha yüz yüze geldim: Kedisever bir kızı sevmişim meğer! Çocukluğundan öğrenciliğine, hemen her dönemde kedileri olan, onlarsız yaşayamayan bir sevgili. Beni de 5 yıl gibi uzun bir süre eve kedi almamız hususunda ikna etmeye çalıştı. Fakat yılların korkusu kolay geçer mi, ben de kedi karşısında aslanlar gibi direndim. İdil, özellikle içkili akşamlarda, hafif çakırkeyf ya da sarhoş olduğumda bu konuda benden bir söz almaya çalışırdı, bense ne kadar içmiş olursam olayım hemen ayılır ve kararlı bir biçimde 'hayır'ı yapıştırırdım. Nihayet Cumhuriyet'in 75. yılı şerefine olacak, İdil elinde bir kutuyla çıkageldi, bana 75. yıl armağanı, üç aylık bir kedicik! O yaptığı yolculuktan ve korkudan miyavlayamıyor, bense onunkinden de beter bir korkuyla ağzımı bile açamıyordum. İlk gün, adı üç gün sonra Mısır olacak o yavru arka odada, ben de salonda durduk. Kedi ve merak, bilirsiniz. Ertesi gün Mısır yeni yuvasını ve sahiplerini keşfe çıkmıştı bile. Usul adımlarla salona geldiğini gördüm, salonun kapısında bir an durdu ve o güzelim sürmeli gözleriyle bana öyle bir baktı ki, ancak aşıkken böyle güzel bakılır ya da böyle güzel bakışa aşık olunur, öyle de oldu. 'Hoşgeldin evine' dedim. Bunu bilmeden söylemiştim ama, meğer doğru söylemişim. Şimdi İdil ve ben, Mısır'la Kiraz'ın, yani kızlarımızın evinde oturuyoruz.

KEDİ BİR ÖDÜLDÜR
Ölümünün üstünden geçen 25 yıl boyunca unutmayı seçtiğim arkadaşım Şahin'i de tam o günlerde yeniden hatırlamaya, aramaya, özlemeye başlamıştım. Mısır'ın bize geldiği günler sözünü ettiğim.... ....Şahin sırtıma yapışan kediyi almıştı almasına da, bende de kedi korkusu galiba o olayla başlamıştı. Yıllar sonra Şahin yeniden hayalimde beliriyor, yazılarımda, şiirlerimde ortaya çıkıyor ve hayatıma da Mısır'la beraber yoğun bir kedi sevgisi hatta düşkünlüğü giriyordu.... ....Kimbilir belki de 'sonradan sevme' olmak, yitirdiğin bir sevgiyi, sevgiliyi, bu bir kadın olabilir, bir arkadaş, birkedi, yıllar sonra bir biçimde yeniden bulmanın, onunla yeniden karşılaşmanın, ona bir daha hiç ayrılmamacasına kavuşmanın ödülü olabilir insana... Hem bu yazının kederiyle hem de yıllardır yaşadığım Cihangir'de sokak kedilerinin acısını bilmenin getirdiği duygusallıkla, insanları ve belediyeleri duyarlılığa çağıran bir yazı yazmıştım, adı "Kuşüzümüdür Kediler": "Kedinin içinde de bir kuş var. Kedilerin yüreği kuşüzümü kadar, küçük, büyük, bütün kedilerin. Küçücük bir kediyi elinize aldığınızda, yalnızca onun kuşüzümü yüreğini değil, korkusunu da hissedersiniz. Kedilerin korkusu insandan, kuşların, köpeklerin korkusu insandan, insanın korkusu insandan.../ .../ Kedinin içindeki kuş ölüyor, kuşüzümü diye sevdiğimiz kediler sokaklarda ağlayarak ölüyor. Kedilerin 'son' baharındayız, bahar uykuları, yaz gerinmeleri, ikindi gölgelere bitti. Dünyanın çatısı yok, sokakların, parkların çatısı yok. Baten güneş yağıyor kedilerin üstüne, bazen yağmur ve her zaman bizim bencilliğimiz."...

Neslihan Tunç

DİĞER GÜNCEL HABERLERİ
 Daha iyisini bulacağım diye aşkı kaçırıyoruz
 Gribi evde tedavi edin
 Bana otomobilini söyle sana saatini söyleyeyim
 Avrupa'ya Türk işi 'Fantezi'
 Hande'nin yeri 'apayrı'
 G.O.R.A'nın senaryosu da çalıntı mı?
 Yumuşak bir dokunuş
 Ünlü şairin yaptığına bak
 Şarkının bestecisi kim?
 Aynalar çalıntı mı?
 Mahkemelik kitap
 Kafka bile yapmış
 Kara Üzüm türküsüyle ceza aldı
 Film ile oyun bu kadar benzer mi?
 Stil
 Vitrin
 Bir yıl böyle geçti
 Gazeteci yazarların gözünden geçtiğimiz yılın analizi
 Bu yıl neleri sevdim?
    Cumartesi Yazarlar
  » Güncel
    Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
BALÇİÇEK PAMİR
Tek bekleyen annesiydi
Bir seferinde arkadaşım...
FİLİZ AKIN
Roma tatili
Hep kemoterapi, radyoterapiye gidecek...
PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA
Yoğurt, probiyotik, prebiyotik ve bağışıklık...
60 yıldır iyi etin peşinde
Beyti Güler eti ve onu pişirmesini en iyi bilen kişi olarak tanınır. 1945'ten...
En leziz rakı mezeleri
Türk mutfağının özel tatlarıdır mezeler. Sofranıza renk katacak bu lezzetlerle...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.