|
|  | Halk masalı değil televizyon şovu
Espiri yoksunluğu, karakterlerin oturmamış olması Keloğlan'ı anlatan filmin olumsuz özellikleri. Erbil ise Rüştü Asyalı'yı aratıyor. Son dönemin Türk usulü komedi filmlerine peşin ve olumsuz bir önyargıyla yaklaşmadığımı okurlarım bilirler. Komedi sonuç olarak sevdiğim bir türdür ve bence...devamı |
|
|
| | Genç olmanın dayanılmaz ızdırabı üzerine bir film
"Noi Albinoi-Buzdan Hayaller"i sevmiştim. Gerçi filmi yeregöğe koyamayan kimileri kadar değil ama İzlandalı Dagur Kari bizlere o soğuk ülkeden gelen ikinci filmiyle, yönetmen kişiliğini artık tam olarak kanıtlıyor. Kari bize hep çevresindeki insanları, yakından tanıdığı kişileri mi...devamı |
|
|
| | Costa Gavras özentisi siyasal Meksika yapımı
Günümüz Meksika'sında geçen ve New Mexico kentinde başlayıp Londra'ya dek uzanan bir siyasal gerilim. İngliz eşiyle birlikte sakin bir hayat süren Antonio, üçkağıtçı bir adama kanarak ucuza arsa kapatma hevesine düşer. Ancak bu konuda aracılık eden kişi, aynı zamanda iktidardaki partinin...devamı |
|
|
| | Bir düşler İstanbul'unda dönen dolaplar
Yılmaz Erdoğan, hem ülkemiz üzerine ilginç şeyler söylüyor, hem de ilk iki filmindeki çabasını daha da ötelere taşıyarak, tam bir yönetmen olmaya doğru dev bir adım atıyor. Yılmaz Erdoğan'ın beklenen filmi "Organize İşler" i çok sevdim, hemen söyleyeyim. Biliyorum, armudun sapı, üzümün...devamı |
|
|
| | Güzelliğe yenik düşen bir canavarın öyküsü
Karşımızda çok daha parlak, zengin, gösterişli ve inandırıcı bir King Kong var. Peki 60 yıl önceki filmin pabucunu dama atacak mı? Bu hiç kolay değil. Kült filmlere dokunmak tehlikelidir, insanın eli yanıverir. Hele "King Kong" gibi 1933 yılının son derece sınırlı teknik olanaklarına...devamı |
|
|
| | Polanski'nin 19.yüzyıl Londra'sı
Roman Polanski dönüyor. Polonya kökenli usta, ödüllere boğulan "Piyanist"ten sonra yine klasik yapıda bir filmle, büyük İngiliz romancısı Charles Dickens'ın en ünlü yapıtı olan "Oliver Twist"in bir uyarlamasıyla dönüş yapıyor. Bu seçim çok doğal gözüküyor. Polanski de Dickens gibi...devamı |
|
|
| | Sert erkekler, haydutlar ve yasa koyucular
Depardieu'nun muhteşem oynadığı Adalet Merkezi, yasa koyucularla haydutların birbirine karıştığı kara film örneği. Adına kara-film denen türün Fransız kanadından gelen yaman bir sürpriz, bu sinemanın son yıllardaki en iyi polisiye filmlerinden biri, belki de birincisi. Paris'in göbeğinde...devamı |
|
|
| | Sıkıştırılmış TV dizisi havasındaki film
Antalya'da izledikten sonra aldığım notlara dayanarak yazacağım bu film üzerine... Gerçi yeniden kurgulayıp biraz da kısaltmışlar. Ama doğrusu, hele böylesine yoğun bir haftada yeniden görebilmek için ne vaktim oldu, ne de isteğim... İstanbullu bir büyük Rum ailesinin 1960'lardan günümüze...devamı |
|
|
| | Zıt kızkardeşler mutluluk peşinde
"Los Angeles Sırları" başyapıtının yönetmeni Curtis Hanson için mütevazi bir dönüş. Kötü film değil, hatta hayli erdemleri var. Ama yine de çok parlak olmadığını ve Hanson'dan beklenen film de olmadığını belirtmek kaçınılmaz. Bu klasik Amerikan usulü aile filmi, bize birbirlerine tümüyle...devamı |
|
