İtlaf edilen tavukların tazminatı ödeniyor

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) ile Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD), ortak bir jüri oluşturarak her yıl ekonomi basınının en iyilerini seçiyor.
Bu yıl da ödüller verildi...
3 Ocak Salı günü Cevahir Otel'de yapılan törene Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener ile Tarım Bakanı Mehdi Eker katıldı.
Tarım Bakanı Mehdi Eker'i bulunca elbette sorulacak soru belliydi..
Eker'e, Van'da tedavi görürken ölen Mehmet Ali Koçyiğit'in ölümünü hatırlatıp, "Kuş gribi şühpesi var mı; Sağlık Bakanlığı'nın ısrar ettiği gibi çocuk zatürreeden mi öldü?" diye sorduk.
Eker, bir anda kameraların hücumuna uğrayınca rahatsız oldu. Yavaşça, "Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi'ndeki inatçı bir doktorun yanlış teşhisi yüzünden sıkıntı yaşıyoruz. Ölüm nedeni zatürreeden başka bir şey değil. Kuş gribi filan yok. Rahat olun" dedi.
Bakan Eker, "Bu olay zatürree değil" diye direten ve kuş gribinden şüphelenen bir doktordan dert yanıyordu. Siz olsanız ne yaparsınız; kafanız karışmaz mı; "Mehdi Bey, emin misiniz" diye sormaz mısınız? Biz de öyle yaptık.

Yardım istiyorlar
Bakan Eker, "eminim" dedi.
Aradan 24 saat geçti, açıklama Sağlık Bakanı Recep Akdağ'dan geldi: "Van'daki ölüm olayının sebebi kuş gribidir."
İnanması güç bir durum, peşpeşe gelen ölümler ve dünya medyasına farklı bir biçimde oturan Türkiye...
Tarım Bakanlığı, ilk gün güne şaşkınlıkla başladı; kısa sürede toparlandı. Acil Önlem Planı'nı yeniden devreye soktu. Koordinasyon Kurulu çalışmaya, yasası Meclis'ten bir türlü geçmeyen Karantina Kanunu işlemeye başladı.
Bugün tavuk üreticileri Tarım Bakanlığı'nda bir araya geliyor. 3 aydır yedikleri darbe nedeniyle zorlanan tavuk üreticileri, hükümetten destek isteyecekler.
Koordinasyon Kurulu'nun verdiği bilgiye göre, özellikle Iğdır'da vatandaşlar, denetimler nedeniyle sakladıkları tavuklarını dünden itibaren teslim etmeye başlamış.
Tarım Bakanlığı, 2006 bütçesinde 550 milyon YTL olarak ayırdığı hayvancılık bütçesinden vatandaşlara itlaf edilen kanatlılarla ilgili tazminat ödemeye hazırlanıyor.

Kuş sineği
Yoksulluk, iletişim eksikliği ve kış şartları nedeniyle 'kuş gribinin' pençesinden kurtulamayan bölge insanı için bilgilenme çok önemli. Bu nasıl yapılacak? Belli değil.
Sonuçta bu ülkede domatese uğramayan 'At sineği' yüzünden bir Tarım Bakanı görevden alındı. Ölümlere neden olan 'kuş sineğini' dikkate almayanlar için ne yapılır, bilinmez. Bildiğimiz şu ki, tarih tekerrürden ibaret. Türk insanı hiç değişmiyor..
Tarih ve Toplum Dergisi'nin ocak sayısında İstanbul'daki ilk kolera salgını anlatılıyor. 1865'teki büyük salgında armut, karpuz, kavun, üzüm ve hıyarın zararlı olduğu ilan edilmiş. İstanbul'da hıyar üretim ve tüketimi yasaklandığı halde müslümanlar, "İnsanın alnına ne yazıldıysa o olur" gerekçesiyle bahçelerinde hıyar yetiştirip yiyorlarmış.
Yemişler de ne olmuş derseniz, kolera bilançosu 6 bin ölü.
O gün hıyar, bugün tavuk...