kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Erdal Safak @ SABAH
 

Sokaktaki tehlike

Üç gündür evinde dinlenen Başbakan Erdoğan'ın dün işsizlikle ilgili son verileri öğrenince canı sıkılmış olmalı. Türkiye İstatistik Kurumu işsizliğin yeniden yükselişe geçtiğini açıkladı. Dünya Bankası ise istihdamda artış olmamasının önümüzdeki dönemde hükümeti zorlayacağı uyarısı yaptı..

Fransız mizah yazarı Alphonse Allais'nin işsizlik-yoksulluk-suç ilişkisi üstüne ünlü bir sözü var:
"Yoksulluğun tek olumlu etkisi, hırsızlardaki korku perdesini yırtmasıdır." Bu "evrim"in Türkiye'de de nice zamandır yaşandığını elbette biliyorduk ama insan gözüyle görünce boyutlarını daha iyi anlıyor.
Pazar gece yarısına doğru yan komşudan gelen seslerden kuşkulandık. Dışarı çıktık, evde ışık görünce tedirginliğimiz arttı. Çünkü yaşlı bir çift olan ev sahipleri aylardır İstanbul dışındaydı. Sonra sokağın başında minibüs ve önünde iki kişi dikkatimizi çekti. Bizden zerrece çekinmeden ıslık çalıp evdekilere seslendiler. Pencerede iki kişi belirdi, "10 dakikaya kadar iniyoruz" işareti yaptılar ( Evin sadece 50 metre ötesinde güvenlik noktası var; düşünün artık korku perdesinin ne denli yırtıldığını ).
Dönüp yaşlı çiftin yakında oturan kızına telefon ettik. Koşarak geldi ve "Hırsız var" diye bağırmaya başladı. Çevredeki tüm evlerin ışıkları yanıp pencereleri açılınca, minibüs hızla uzaklaştı. Hırsızlar da balkondan kaçtı.
Yaşlı çiftin kızı eve girince, tablolara varıncaya kadar tüm eşyanın çuvallara doldurulup "nakliye"ye hazır duruma getirilmiş olduğunu gördü. Karakolu aradı (jandarma bölgesinde oturuyoruz), ne cevap verdiler dersiniz: "Bu gece o kadar çok hırsızlık oldu ki, hangisine yetişeceğimizi şaşırdık. Ancak yarın gelebiliriz. Siz hiçbir şeye el sürmeden bekleyin!"
Sabah biz çıkarken, kadıncağız hâlâ jandarmayı bekliyordu...

Uçurumu
gösteren rakamlar
İşe geldik ve kısa süre sonra ajanslardan Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıklaması düştü: "İşsizlik yeniden yükselişe geçerek, Eylül'de yüzde 9.7'ye çıktı. Genç nüfusta bu oran yüzde 18.2'yi buldu. Kentlerdeki genç işsiz oranı ise yüzde 22.3'e ulaştı!" Yani şehirlerde her dört gençten biri işsiz!
(Aslında başta İstanbul olmak üzere göç alan büyük kentlerde tablo bu rakamlardan çok daha vahim.) TÜİK açıklamasını Dünya Bankası uyarısı izlemesin mi; "İstihdamda artış sağlanamaması hükümeti sıkıntıya sokacak."
Bu açıklamalar "Hükümetin istihdam politikası yok" anlamına geliyor.
Nüfusunun 51 milyonu 15 yaşın üstünde olan Türkiye'de sadece 22.5 milyon kişi (onun da yarıdan fazlası kayıtdışı) çalışıyorsa, 26 milyon kişi işgücüne dahil değilse, bunun tek sonucu olabilir: Toplumun temellerinin çatırdaması, ailelerin çözülmesi, suç patlaması.
Yine TÜİK'e göre bir yılı doldurmadan biten evlilik sayısının son 10 yılda yüzde 41, toplam boşanma sayısının yüzde 80.7 artması, temelin çökmekte olduğunu göstermeye yeterli değil mi?
Ya fuhuş yapan kadın sayısının iki katına çıkması? Ya suçların bir yılda yüzde 350 artması? Ya yeşil kartlıların -onca elemeye rağmen- birçok kenttte toplam nüfusun yarısını aşması? Ya bankacıların yakında çok ciddi bir başağrısı olacağını söyledikleri kredi kartı borcunu ödeyemeyenlerin 2001 krizi verilerini bile aşması? İşte bu tablo nedeniyle DYP lideri Ağar, "İddia ediyorum; ben İstanbul'u bir ay içinde huzurlu ve güvenli bir kent haline getiririm" deyince salon alkıştan yıkılıyor. Yine o nedenle Anadolu'yu dolaşan her siyasetçinin dönüşte uykuları kaçıyor.
Başkent üç gündür evinden çıkmayan Başbakan Erdoğan'ın "Kabinede revizyon" üstünde çalıştığı iddialarıyla çalkalanıyor.
Galiba şart oldu. Yeni bir başlangıç için. Yoksa erken seçimle yeni bir başlangıç baskıları göğüslenemez noktaya gelebilir...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 İkiyüzlü vicdanlar   / 26-12-2005
 Türkiye'ye benzemek!   / 25-12-2005
 İstikrarın ödülü   / 24-12-2005
 AB kim, biz kim   / 23-12-2005
 Diyarbakır sınavı   / 22-12-2005
 TÜSİAD manifestosu   / 21-12-2005
 Bir devi cüceye kaptırmak   / 20-12-2005
 Tehdit mi, fırsat mı?   / 19-12-2005
 Ertesi gün hüznü   / 18-12-2005
 Fotoğraftaki gölgeler   / 17-12-2005
YILMAZ ÖZDİL
2005...
Yıl bitiyor.
Adettendir...
Yılın...
ALİ KIRCA
Peynir gemisi...
Aslında o sözün nasıl ve hangi...
ÖMER LÜTFİ METE
2006'da seçim var mı?
Melih Meriç'in HABER TÜRK...
UMUR TALU
Alerjik durumlar
Ertuğrul Günay CHP'den neden...
FATİH ALTAYLI
Aklıselim kazandı
Geçen hafta Başbakan ile TÜSİAD...
ERDAL ŞAFAK
Sokaktaki tehlike
Üç gündür evinde dinlenen Başbakan...
Bush out, Rice in
Başkan Bush ve hükümetinin üyelerine olan halk desteği hızla düşüyor,...
Suudi "Sex and the City" kitabına ölüm fetvası
ABD'nin New York kentinde kariyer sahibi ve başarılı dört kadın...
Sorun değil çözüm oluruz
Sorun değil çözüm oluruz
Mehmet Ali Yılmaz, Türk futbolunu kaostan çıkaracak tek ismin kendisi...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu