kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gazi Ercel @ SABAH
 

Cari açık ve onu üreten yapı

TÜSİAD Başkanı'nın Ankara'daki Yüksek İstişare Kurulu toplantısında yaptığı konuşmada dikkatler, daha çok siyasi yöne kaydı. Ekonomik konular ikinci planda kaldı. Oysa konuşmada, ekonomimizde kırılganlık yaratan bazı konulara değinilerek, özellikle 'ekonominin cari açık üreten yapısının değişmesi' gerektiğinin altını çiziliyordu.
Tüsiad Başkanı, bu noktayı Denizli'deki konuşmasında da vurguladı. 'Yatırımlardan vazgeçilmesi mümkün olmadığına için sanayi üretimimizin katma değerinin yükselten' önlemlerin alınması üzerinde tekrar durdu. Yatırım malları ithalatına dokunmadan ara malı ithalatının düşürülmesi cari açığın da kapanmasına yardımcı olacaktı. Bir başka anlatımla, ihracat içindeki ithalat girdi oranlarının azaltılması ve sanayi üretiminde yerli girdilerin yükseltilmesi yoluyla, ithalatın ve giderek cari açığın düşürülmesi yöntemi öneriliyordu.

Sorun kısa vadede
Bu yapılabilir mi sorusuna yanıt, kuşkusuz evet olacaktır. Ancak, Başkan'ın da belirttiği gibi bu stratejiden sonuç almak 5-10 yıl gibi zaman alıcı bir süreci gerektirir. TL değerlenince ucuzlayan ithal girdilerini kullanarak üretimini sürdüren yapıyı, kısa sürede tersine çevirmek olanağı ne yazık ki düşüktür. Ayrıca, orta dönemde bunu gerçekleştirmenin artılarını ve eksilerini iyi irdelemek gerekir.
Oysa sorunumuz kısa vadelidir. Bu yıl 24 milyar dolar, gelecek yıl ise bunun üzerinde oluşacak cari işlemler açığının nasıl azaltılacağı, dış borç geri ödemeleri ile birlikte yıllık 50 milyar dolara ulaşacak dış finansman gereğinin nasıl düşürülebileceği, halen çözüm bekleyen en önemli konuların başında gelmektedir.
"Açık finanse edilirse sorun yok" yaklaşımı ile çarenin bulunduğu imajını veren davranışları kabul etmeye olanak yoktur. Açık günün birinde mutlaka ekonominin yapısalları ile ilişkili bir düzeye iner. Bunun yumuşak yoksa sert bir iniş mi olacağı önemlidir. Yumuşak iniş kuşkusuz herkesin seçimidir.
Peki, yumuşak inişi sağlayacak kısa dönemli önlemler nedir sorusuna yanıtı bir kez daha tekrarlayalım.

Yumuşak iniş
* Birinci politika önlemi, faizleri arttırmaktır. Bu önlem, iç tasarrufları yükseltir. Yatırım tasarruf eşitliği içinde dış tasarrufları ve giderek cari işlemler açığını düşürür.
* İkinci önlem, son üç yılda yüzde 30 civarında değerlenmiş YTL'nin denge kuru düzeyine yavaş bir biçimde oturtulmasıdır. Döviz kuru etkisi ile cari işlemler açığı azalır.
* Üçüncü önlem, büyüme hızını düşürmektir. İç talepteki düşüşün etkisi ile ithalat azalır, cari açık da normalleşir.
* IMF'nin en sevdiği önlem ise, faiz dışı fazlayı artırmaktır.
Bu dört seçenek ya da bunların bileşimleri, kısa vadede soruna çözüm getirecek önlemlerdir. Ancak, hepsinin yan etkisi vardır. Faizleri artırmanın, YTL'ye değer kaybettirmenin ve büyümeyi duraksatmanın ekonomik ve politik olumsuzluklar yaratacak yönleri bilinmektedir.
Başımızda Demokles'in kılıcı gibi duran bir gerçeği de unutmamamız gerekir. Yabancı sermaye akışı ile cari işlemler açığı kapatılmaz, finanse edilir. Aynı durum dış borçlanma için de geçerlidir. Açık azalmaz, dış kaynaklarla geçici olarak dondurulur.
Kanımca, cari açığın en riskli yanı yabancı yatırımcıların görüşlerini değiştirmedeki gücü ve ağırlığıdır. Bu nedenle, hükümetin ve IMF'nin "Açık finanse edilirse sorun yoktur" anlayışını değiştirip; faiz, döviz kuru, büyüme ve faiz dışı fazla seçenekleri arasında bir tercih yaparak uygulamaya geçmesinde sonsuz yarar vardır.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 YTL'nin denge kuru   / 23-12-2005
 IMF'den kaçan kaçana   / 21-12-2005
 Kriz riski var mı?   / 19-12-2005
 Türk şirketlerinin artı değerleri   / 17-12-2005
 Bu artış yeterli değil   / 16-12-2005
 IMF'ye göre Türkiye'nin kırılganlıkları   / 14-12-2005
 IMF ne dedi?   / 12-12-2005
 Enflasyon hedeflemesi halka ne fayda sağlayacak?   / 10-12-2005
 Enflasyon hedeflemesinin yumuşak karnı   / 09-12-2005
 Enflasyon hedeflemesi uzun yoldan geliyor   / 07-12-2005
MELİHA OKUR
TOBB kalesinden TÜSİAD'a gol
Yalı sahibi Tansu...
Prof. Dr. AYDIN AYAYDIN
Sabancı Grubu şokta
TMSF'nin ihale ettiği...
GAZİ ERÇEL
Cari açık ve onu üreten yapı
TÜSİAD Başkanı'nın...
Spreyle uyutup soydular
Dentİstanbul'un sahibi Mehmet Ali Özer'in villasına giren hırsızlar,...
Narkotik'ten Kuştepe'ye operasyon
Beş eve baskın yapan ekipler, bir sokak satıcısında telsiz bulunca...
Tuvalette 4 bin dolar
Tuvalette 4 bin dolar
Kapıkule'de gözaltına alınan gümrük memurlarından birinin adliye...
Sanık polis: Kanun yetkisiyle zor kullandık!
Sanık polis: Kanun yetkisiyle zor kullandık!
Birtan Altunbaş'ın gözaltında ölümü davasına ilk kez gelen sanık...
IMKB
E: 38.920 D:% 1,48
DOLAR
S: 1,348 D:% -0,333
EURO
S: 1,598 D:% -0,467
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu