kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Pazar Sabah
    İşte İnsan
    Sinema
    20. YILA ÖZEL
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
İlker Sarier @ SABAH
Fax:
0212 354 34 69
 
İstanbul tazminatı
İngilizler kapıştı

İstanbul tazminatı

Polislerin ekonomik, sosyal ve psikolojik problemlerini tartıştık geçenlerde... Benim meseleye yaklaşım tarzım, bizzat emniyetin içinden son derece yetkili ve deneyimli polisler tarafından sempatiyle karşılandı.
Geçen gün, pırıl pırıl bir emniyet müdürü ile sohbet ediyorduk.
Aşağıda onunla sohbetimizden çıkan birkaç gerçeği açıklamak ihtiyacı hissettim.


İstanbul'daki hayat şartları o derece ağır ki, polislerin neredeyse yüzde 90'ı bu şehirden gitmek istiyor.
Polis de insan ve geçinemiyor. Geçinemediği gibi, çalışma şartları son derece ağır.
Bu ikilem, polisi isteksiz, hevessiz ve problemli hale getiriyor.


Peki...
Cebimizdeki "para"yı emanet ettiğimiz bankalara dönüp bakın...
Hemen hepsi, sadece fakülte mezunu değil, yüksek lisanslı, bir veya iki dil konuşan, yetenekli gençleri istihdam ediyor.
Yani, paramızı emanet ettiğimiz kadrolar bu şekilde seçilirken, canımızı emanet ettiğimiz polis kadroları nasıl seçiliyor? Lise mezunu olarak polis okullarına alınıyorlar, iki yıllık bir eğitimden sonra göreve başlıyorlar.
Demek ki sonuçta bizim paramız, canımızdan daha kıymetli!..
Olur mu böyle bir saçmalık?


Şunu sordum emniyet müdürü dostuma:
Sen, polis okullarına fakülte mezunu alacaksın da, sonra onlara kaç para maaş vereceksin? Gelir mi insanlar?
İşte burası zurnanın zırt dediği nokta idi. O zaman şu sonuca vardık: O halde polislere büyük şehirde görev tazminatı verilsin! Özellikle İstanbul'dakilere, İstanbul tazminatı verilmelidir.
Başbakan Erdoğan, İstanbul'un "metropol" olduğunu dikkate alarak bu konuya eğilebilir.
Polisler "nispeten mutlu" olmadıkça, İstanbullu'nun mutlu ve güvende olması beklenemez.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Tahkir ve tezyif!   / 18-12-2005
 Sıkıldınız mı?   / 16-12-2005
 Kemal Abi'nin sıkıntısı   / 14-12-2005
 İçki olayının perde arkası!   / 12-12-2005
 Taşınma sendromu!   / 11-12-2005
 "Zayi" ilanıdır!   / 09-12-2005
 Gazete tedavisi   / 07-12-2005
 Ku Klux Klan!   / 05-12-2005
 1. İlker kafası!   / 04-12-2005
 İşte benim çözümüm!   / 02-12-2005
MEHMET BARLAS
Tarihi yeniden mi yazalım yoksa yeniden mi...
İLKER SARIER
İstanbul tazminatı
Polislerin ekonomik, sosyal ve...
YAVUZ BAYDAR
'İfade'deki açmaz
Mesele dava konusu ifadenin sahibi...
Trabzon'a ballı BAdem
Trabzon'a ballı BAdem
Lige erken havlu atan 2 takımın maçında 3 puan Karadeniz ekibinin...
Büyük revizyon
Büyük revizyon
Ligin ilk yarısında hayal kırıklığı yaşayan Beşiktaş, yabancılarını...
'Federasyon' için 50 bin imza
Terör örgütü PKK'ya karşıt grupların Diyarbakır'da yaptığı toplantıda...
Öymen: Lagendijk bölücülerin etkisinde
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Joost Lagendijk'ın,...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu