|
|
|
|
Mortgage dünyada felaketler sonrası gelişti
İpotekli konut finansman Sistemi (Mortgage) ilk olarak sanılanın aksine Amerika'da değil Avrupa'da başlamıştır. İlk ipotek bankası 1797'da Danimarka'da kurulmuştur. 1795'te yaşanan büyük Kopenhag yangını sırasında 900 ev kullanılmaz hale gelmiştir. Bu yangın sonrası sigorta sisteminin hasarın sadece yarısını karşılayabilmesi, evlerin yeniden yapılabilmesi için devletin ilk ipotek bankasını kurmasına yol açmıştır. Danimarka'da sistem, bugün dünyanın iyi sistemlerinden biridir. İkinci Dünya Savaşı sırasında dahi Danimarka'da kredilerin geri ödenmeme oranı yüzde 1'i geçmemiştir. Hemen hemen aynı dönemlerde Almanya'da da benzer bir şekilde ipotek finansman sistemi kurulmuştur. Almanya bugün Avrupa'nın en büyük ipotek piyasasına sahiptir. ABD'de ipotekli konut finansman sisteminin oluşturulması da Danimarka'da olduğu gibi yine bir felaket sonrasına denk gelmiştir.
1929 yaşanan derin krizin ardından ipotek kredisi veren kuruluşları desteklemek amacı ile devlet sermayeli ilk kuruluşlar oluşturulmuştur. ABD'nin 1929'da yaşanan krizden çıkmasında ipotekli konut finansman sisteminin rolü büyük olmuştur. Ünlü ekonomist Keynes, ABD'deki kriz sonrası ABD başkanına yazdığı bir mektupta işsizliğin azaltılması, yaşanan sıkıntıların giderilmesi açısından konut sektörünün önemini vurgulamıştır. Gerçekten de konut sektörü yaklaşık 200 alt sektörü desteklemesi, işsizliği azaltması ve pahalı olmayan hammaddelerin kullanılması dolayısıyla ABD'de ekonomik büyümenin motoru olmuştur. Vergi teşvikleri ile desteklenen bu sektör hâlâ ABD ekonomisinin önemli bir öğesidir. Gelişmekte olan ülkelere baktığımızda ipotek sistemlerinin gelişmesinin 1980'ler de başladığı görülmektedir. Özellikle Şili, Kolombiya, Hong Kong ve Kore 80'li, 90'lı yıllarda büyük aşamalar kaydetmiştir. AB'de yer alan İngiltere, Almanya, Danimarka ve Hollanda dışındaki ülkelerde de aynı dönem içinde çok hızlı gelişmeler olmuştur.
Yeni AB üyesi olan Macaristan, Polonya gibi ülkelerde, özellikle son 10 yıl içinde inanılmaz hızlarda büyüme gerçekleşmiştir. Afrika kıtasında da Güney Afrika gibi bazı ülkelerde 2000'li yıllarda piyasalar oluşturulmuştur. Dünyada ipotek finansman sistemlerinde bütün gelişmeler olurken Türkiye'de maalesef geçtiğimiz seneye kadar hiçbir gelişme kaydedilememiştir. Avrupa Birliği ülkelerinde toplam kredilerin milli gelire oranı yüzde 45'lerde iken bu oran Türkiye'de binde 2'lerde gezinmiştir. Şu anda dahi yüzde 2'leri geçmeyen bu oran gelişmekte olan ülke kapsamında olmayan bazı Afrika ülkelerinden dahi daha düşüktür. Yüksek enflasyon oranları ile yaşanan son 30 sene sonrasında bugünlerde İpotek sisteminin Türkiye'de gelişmesi için uygun ortam oluşmuştur. Çok gecikmiş olunmakla beraber, bugünlerde gündemimize gelen ipotekli konut finansman sistemi için dezavantaj olan 200 senelik farkı avantaja çevirmek mümkün olacaktır. Önümüzde boş bir sayfa bulunmaktadır. Eğer tüm dünyanın yaşadığı tecrübeleri iyi anlayarak sistemi kurar ve uygularsak, çok uzun olmayan bir sürede birçok Avrupa ülkesini yakalamak işten bile olmayacaktır.
BAHADIR TEKER
|
|
|
|
|
|
|
|
|