kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cuma
    Cumartesi
    Pazar Sabah
    İşte İnsan
    Sinema
    20. YILA ÖZEL
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Umur Talu @ SABAH
Tel:
0537 660 71 21
Fax:
0212 280 05 51
 

Karıncalar

Dünyada çok karınca var tabii. Karınca karıncalar kadar insan-karıncalar da.
La Fontaine'inki gibi, ille de kışın rahat etmek için yazın koşturan, yazın eğlenen komşusu kışın aç bilaç kapı çalınca da onu manen ve maddeten ezen gibileri değil.
Masalın çok bilmişleri, çok çalışıp da çok biriktirmiş ve herkese ders vermişleri değil.
Masalın şöhretli, çalışkan da bencil karıncası değil.
Basbayağı karınca. Kararınca.
İşte öyleleri çok. Yani az değil.
Sessiz, şöhret aramadan, bazen kimsenin el atmadığı, bazen kimsenin göz atmadığı, sabır tezgahlarında ince ince dokuyanlar.


Karıncalar içinde bir karınca, "çevirmenler".
Çevir kazı yanmasıncılar değil, "bir eseri tercüme edenler".
Hani "dilimize kazandırdı" denir ya, öyle. Gerçekten kazandırdıysa; yani, kazandırır gibi yaparken hem o dili, hem bu dili kazanlarda kaynatmadıysa.
Gerçekten öyleyse, ne yapmıştır o adam, şu kadın, bu ihtiyar veya genç?
Filanca dilde, falanca yılda, çok bildik yahut bilmedik birinin insanlığın orta yerine ortak bir yapıt ve kadim miras olarak bıraktığı eseri, sabırla bu dile aktararak; o dili bilmeden de o bilgiyi, o düşünceyi, o ruhu, o şaheseri, o örgüyü mülk edinebileceğimiz bir güzellik yapmıştır.
"Mülk"ü promosyon babında söyledim. Yani, "mülkiyet"i çok severiz ya, hani öyle bir cazibesi olsun diye.
Yoksa, öyle bir eser, elbette fani üreticinin elinden çıkıp ölümsüzleşiyorsa, "mal sahibi, mülk sahibi, hani bunun ilk sahibi" demek daha doğrudur.
Çevirmen, onu "imparatorluk, ulus-devlet, milliyet, din, dil" gibi sınırların, zamanın, mekanın ötesine taşır.
Benim karıncalar içinde karıncaların da arasındaki en karınca çevirmenlerim, bir "best seller" yakalayandan çok, yazarın engebeli yollarına kendisini atıp şöhret, para gibi büyük ödül olmadığını bile bile, "en zor"a soyunan ve ülkenin mütevazı külliyatı içine "nadide bir eser"i koyanlardır.


Misal; Hürriyet'te bir "takdir" haberi olarak çıktı: 1982'de ölen Fransız yazar George Perec'in "Kayboluş" adlı romanının özelliği içinde hiç "e" harfi geçmeden yazılması ise, bu "yazar için anlamlı" gariplik ise bu eserin damgası; onu üç yıllık sürede, son yılı evden çıkmamacasına ve yine "e" harfi kullanmadan "Türkç(e)'y(e) aktaran", adeta yeniden yazan Celal Yardımcı, bir karıncadır.
Misal; Macar ve İsviçreli köklerinden çıktığı yolculuğu bir İsveçli olarak yine 1982'de tamamlayan yazar, sinemacı, tiyatrocu Peter Weiss'in devasa romanı "Direnmenin Estetiği" de 820 sayfalık büyük boy bir kitap olarak, o yakıcı "kırmızı" kapağıyla artık aramızdadır.
Ve "karıncalar"ı, Çağlar Tanyeri ile Turgay Kurultay, bugüne kadar sadece 7 dile çevrilebilen bu "her türlü tahakküme direniş destanı"nı önümüze koyana kadar beş yılı aşkın bir emek harcamışlardır.
Muhtemelen, tabii öyle, değil mi ki, elbette, maalesef ve ne yapalım...
Çok çok çoğumuz bu kitaplara elini bile sürmeyecek.
Yazarın şunca aklına, ruhuna, eserin zamanı aşan yolculuğuna ve karınca çevirmenlerin onları buraya kazandırmak uğruna giriştikleri onlarca yıllık dil ve mana savaşlarına inat...
"İlgimiz, bilgimiz, sabrımız, tahayyülümüz, isteklerimiz, boş vakitlerimiz, değerlendirme biçimlerimiz, hobilerimiz, yorgunluklarımız, parasızlıklarımız, paralarımız, fobilerimiz, dilimiz, dilsizliğimiz, eşimiz, işimiz, dostumuz, düşmanımız, çok satanlarımız, reytinglerimiz, asaletimiz yahut sefaletimiz, derslerimiz, dertlerimiz.."
Hiçbiri, hiçbiri böyle bir buluşmayı mümkün kılmayacak, bir haftamızı dahi ayırmamıza müsaade etmeyecek.
Olsun; hani bir gün eliniz değebilsin diye, "karıncalar" onları size de taşıdı!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Dost ve münafık   / 13-12-2005
 Mega ekşime!   / 12-12-2005
 Evvela, ölümü ölüm bileceksin!   / 11-12-2005
 Baraj ve serbest vuruş   / 09-12-2005
 Gördünüz mü!   / 08-12-2005
 Gazeteci anıları   / 07-12-2005
 Aklımızın bir yeri   / 06-12-2005
 Egemenlik ve yiğitlik   / 05-12-2005
 Hele bir dinle!   / 04-12-2005
 İtibar ve intihar   / 02-12-2005
YILMAZ ÖZDİL
Murtaza...
Hayatın gizemlerini Kurtlar Vadisi'nden...
FATİH ALTAYLI
Borcun yarısı ödendi
TMSF'yi kutlamak lazım. Bir kez...
UMUR TALU
Karıncalar
Dünyada çok karınca var tabii. Karınca...
ERDAL ŞAFAK
Ya av olmak ya da avcı
Başlık, 1985'te bir silah...
Varoşlara sıçradı
Avustralya'da ırkçılar ve Ortadoğulular arasındaki çatışmalar dış...
Kerkük'te yine seçim karmaşası
Irak'ta yarın yapılacak seçim direnişçi saldırıları durdurup...
Türkiye için kazan
Türkiye için kazan
Beşiktaş UEFA Kupası ikinci turunda son grup maçında Guimaraes...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu