Mozaik cenneti Antakya
Antakyalı Ahmet Usta, Tunus'tan sonra ikinci büyük taban mozaiği varlığına sahip Türkiye'de bu sanatın gelişmesi için çaba harcıyor tt t.
Türkiye'nin taban mozaiği varlığı açısından Tunus'tan sonra dünyanın ikinci büyük ülkesi olmasına karşın, gelişmiş ülkelerde hızla yaygınlaşan bu sanat dalına ilgi gösterilmediği belirtildi. Ender mozaik ustalarından Antakyalı Ahmet Bostancı, imkan verilmesi durumunda çok sayıda evi iyi getirisi olan mozaik atölyesine çevirebileceğini kaydetti. Hatay'da hiçbir eğitim almadan resim, heykel ve mozaik tablolar yapan Ahmet Bostancı (45), hattat ustası olan dedesinden aldığı ilhamla çocukluk yıllarında ödül alan çok sayıda resme imza attığını bildirdi. Merkeze bağlı Çekmece Beldesi'ndeki evindeki atölyesinde çalıştığını, defalarca kişisel yağlıboya, pastel ve kara kalem resim sergisi açtığını, 50'ye yakın taş ve bronz heykel yaptığını anlatan Bostancı, Valilik hizmet binasına Hatay'ın ilk ve tek Cumhurbaşkanı Tayfur Sökmen ile ilk Valisi Şükrü Sökmensüer'in büstleri, ayrıca Kurtuluş mozaiği, çevre belediye ve okullara da Atatürk büst ve anıtları yapmanın onurunu yaşadığını söyledi.
HER EVE MOZAİK ATÖLYESİ Bostancı, özellikle mozaiğin merkezi sayılan Antakya'da bu sanat dalını geliştirmek için eşi ve çocukları ile büyük çaba harcadığını anlatarak, şunları söyledi: "Ülkemiz, dünyada taban mozaiği konusunda Tunus'tan sonra ikinci konumda. Yani dünyanın mozaik cennetlerinden biriyiz. Bu coğrafyada 2 bin yıl önce binlerce mozaik ustası bulunuyordu. Günümüzde sayımız parmakla gösterecek kadar azaldı. Oysa, gelişmiş ülkelerde hızla yaygınlaşan, yüksek getirili bu sanat dalı geliştirilirse binlerce işsizin istihdamı sağlanır. Benim önerim özellikle gelişmiş ülkelerde son yıllarda ilginin hayli arttığı bu sanatın okullarda meslek dersi olarak verilmesidir. Ben de bu konuda
elimden geleni yapar, tüm bilgi birikimimi paylaşırım. Destek verilmesi durumunda da Hatay'da her eve mozaik atölyesi kurabilirim."
İNGİLTERE'DEN ALICI BULDU Bostancı, Avrupa'da bir metrekare mozaik eserin onbinlerce avro bedelle alıcı bulduğunu vurgulayarak şöyle devam etti: "Bir Afrika atasözü vardır. Bir delikanlıya bir şey öğretirsen sadece bir kişiye bir şey öğretmiş olursun, ancak, bir kadına öğretirsen aileye öğretmiş olursun. Ben de kadınların bu işi daha iyi yapacağına ve üretken hale geleceklerine inandığım için eğitime kadınlardan başlamayı doğru buluyorum. Mozaiğin temel malzemesi olan taş, yöremizde deniz ve dere kenarlarında 50 değişik renkte bolca bulunuyor. Yani malzeme sıkıntımız da yok. Eşim ve 4 çocuğumla 15 günde, 3-4 metrekare büyüklüğünde tablo oluşturuyoruz. Bu tabloları Avrupa'daki benzerlerinin onda biri fiyatla satıyoruz. Balıklar Mozaiği'ni İngiltere'de bir firmaya sattım. Kültürümüzde olan bu sanat dalına duyarlı kalınır ve eğitimi verilirse ülkemize döviz de kazandırırız."
|