kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
'Gelişmiş ülke olmak hayal değil'
Yabancı ile flört sürüyor

'Gelişmiş ülke olmak hayal değil'

Türkiye bir elin parmaklarıyla ifade edilecek enflasyon rakamları, ve "gelişmekte olan ekonomi" etiketini geride bırakmış bir ülke olacak. Bunları düşündüğümüz tarihten önce göreceğiz.

20 yılda çok mesafe katettik. 1985'te 68 milyar dolarlık bir ülkeydik (1 yılda yarattığımız toplam değer), bugün 300 milyar doları aştık. Eskiden bir ayda çift haneli enflasyonlara şaşırmıyorduk, bugün yılda tek haneye indik. Ama diğer taraftan devletimizin 1990'da 49 milyar dolar borcu varken bu rakam bugün 242.8 milyar dolar. 1990'lar piyasa sistemini anlamaya çalıştığımız, anladıkça da kurallarını reddetmeyi seçtiğimiz bir dönemdi. Ama oyunu kendi kurallarımızla oynamaya çalıştıkça ağır bedeller ödedik. Türkiye artık piyasalardan borçlanan bir ülkeydi, popülist yaklaşımlar, ertelenen enflasyonla mücadele programları, IMF'ye verilip de tutulmayan sözler Türkiye'ye daha da yüksek faizlere maloldu.

HAZİNE'DEN KÂR DÖNEMİ BİTTİ
Ancak 90'lı yılları bugünle kıyasladığımda belki en büyük farkı finansal piyasalara yaklaşımımızda görüyorum. 90'lı yıllarda hazine bölümleri bankaların en önemli kâr merkezleri haline geldi. Yüksek reel faizler ve kontrollü kurlar sistemin taşıyamayacağı derecede büyük riskler oluşmasına yol açtı. Kurlar, vadeler, faizler bir kazanç kapısı, risk almaya olanak sağlayan bir oyundu Türkiye için. Bu oyunun sonunu hepimiz biliyoruz. Oysa bugün Türkiye yapısal bir dönüşüm sürecini yaşarken hem bankalar, hem kurumlar, hem de yatırımcılar için piyasa korunulması gereken risklerle dolu bir alan. Eskiden hazineler ne kadar kazandıklarıyla ölçülürlerdi, bugünse riskleri ne derece iyi ölçtüklerini, ne kadar risk kapattıklarını soruyoruz onlara. 2001 sonrası ülke yeni bir yola saptı. Önce kamu uzun vadeli bir yeniden yapılandırma programına girdi, harcayan değil tasarruf eden bir kurum olarak özel sektöre de örnek oldu. Türkiye'yi 90'lar boyunca kemiren yüksek kamu harcaması- bozulan bütçe dinamikleri- artan risk primi-artan reel faiz-daha da kötüleşen bütçe kısır döngüsü önce durdu, sonra tersine döndü. Faiz dışı fazlayla birlikte reel faiz yüzde 30'lardan yüzde 8'lere düştü, kamu borcunun GSMH'ya oranı 2001'de yüzde107'den 2004'te yüzde77'ye geriledi. Ben 2007 sonunda Maastricht kriteri olan yüzde 60'a ulaşacağımıza inanıyorum. Kamu finansmanındaki bu dönüşümün bir benzerini de özel sektörde yaşıyoruz. Kriz sonrası reel ücret seviyesindeki düşüşle iç piyasanın artık Türkiye'nin büyümesinin itici gücü olamayacağı ortaya çıkınca ihracata yöneldik.

SABAH'I KUTLARIM
Reel sektörümüz global piyasanın acımasız şartlarında ayakta kalabilmek için 4 yılda yüzde60'lık bir verimlilik artışı sağladı. Siyasi ve ekonomik gelişmelerin paramızda yarattığı değerlenmeye rağmen verimlilik artışlarıyla rekabet gücümüzü koruduk. Türkiye'nin dış ticaret hacmi 1990'da 28 milyar dolardı, bugün 180 milyar dolar. Hızla global piyasalara entegre oluyoruz, iç talep artışlarıyla enflasyonist büyümeler yaşadığımız dönemler geride kaldı, Türkiye bugün dünyaya satarak büyüyor. AB maceramızın henüz başındayız. Bizler içeriden olanlara biraz inanmazlık, çokça da güvensizlikle bakıyoruz. Oysa dünya piyasaları daha önce Doğu Avrupa'da pek çok kereler gördükleri bir filmin tekrarını seyrediyorlar Türkiye'de. Hızlı yabancı sermaye akımları, enflasyonun ve faizlerin AB ortalamalına yaklaşması, büyüme ve dış ticaretin hızla yükselmesi, tüm bu gelişmelere hazırlıklı olmak zorundayız. 3 Ekim'de attığımız imzalarla Türkiye dünya piyasalarında artık bambaşka bir konumda. Bu değişimi henüz tam olarak algılayabilmiş değiliz, ama herşey çok hızlı gelişiyor ve gelişecek, bize düşense bu yeni gerçekliğe bir an önce uyum sağlamak.

DAHA DÜŞÜK FAİZ HAYAL DEĞİL
Daha da düşük bir kur, çok daha düşük faizler, bir elin parmaklarıyla ifade edilecek enflasyon rakamları, ve artık "gelişmekte olan ekonomi" etiketini bile geride bırakmış bir Türkiye. Hayal mi? Hayır, tüm bunları yaşayacağız, hem de düşündüğümüzden çok daha önce. Son olarak Sabah gazetesinin 20. yılını kutluyorum. Sabah'ın ilk kuruluşundan itibaren desteklemiş bir bankacı olarak da Sabah'la gurur duyuyorum.

HÜSNÜ ÖZYEĞİN


1 2 3 4 5
 
DİĞER FİNANS HABERLERİ
 20 yılda 141 kat büyüdü
 Şimdi yabancıyla evlilik zamanı
 Finans AB'ye hazır
 'Sağlıklı finans sektörü şart'
 'Yabancı payı yüzde 30 olur'
 Cüzdanlarımız kredi kartı doldu
 'Ülke sınırlarının dışına taştık'
 '20 yılda 60 kat büyüme kaydettik'
 'Devler arasına gireceğiz'
 'Yüzümüzü dışa çevirdik ilerliyoruz'
 'İstikrar için reformlar sürdürülmeli'
 Onlar artık 'katılım bankası'
 Bedelin en ağırı İmar'la geldi
 Her krizde dibe vurduk, AB ile umutlandık
 Yabancı payı Avrupa Birliği ile 2005'te zirveye çıktı
 Özelleştirme tartışmaları bir türlü bitmek bilmedi
 Hayal deniyordu ama sonunda vadeli borsa VOB da kuruldu
 Her mağduriyet bireysel yatırımcıyı borsadan kaçırdı
 Gönüllü emeklilik için 1 milyar YTL akıttık
 Yeni yılla birlikte yüzde 15 stopaja merhaba diyeceğiz!
 Repo ve mevduata avantaj geldi
 Senedi 1 yıl 'tut' vergi ödeme
 SPK Yasası da kendini AB'ye uyduruyor
 20 yılın mihenk taşları
 SPK denetçisine Cumhuriyet Savcısı yetkisi verilecek
 Vakıf-Deniz halka arzı yüreklendirdi!
 Dolar 3 yıldır kaybettiriyor
 Dolar yatırımcısı 3 yılda % 17 kaybetti
 Eurobond döviz seveni ihya etti
 Getiride İMKB, 20 yılın şampiyonu oldu
 82 yılda 15 kriz atlattık bunun 6'sı son 20 yılda
 18 yılda, 7 kriz atlatan adam 'emekli' olacak
 Euro'ya geçiş Avrupalı'yı üzdü
 Editörden...
GAZİ ERÇEL
Merkez Bankası'nın zor kazanılan bağımsızlığı
Önce bir...
Prof. Dr. AYDIN AYAYDIN
Yeni bankacılık kanunu neler getirecek?
Türkiye, piyasa...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu