kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Hincal Uluc @ SABAH
Tel:
0212 3544813
Fax:
0212 3544891
 
Terim bu filmi de görmeli..
Tecelli'den Abuzittin'e Mektuplar
Pazar Neşesi
Hayyam'dan
SEVDİĞİM LAFLAR
BİZİM DUVAR
SEVGİLİLERE ÖĞÜTLER

Terim bu filmi de görmeli..

"İşte" dedim, "Fatih Terim'in bu defa takımını değil, kendisini götürmesi gereken film bu.."
Zaferlerin doruklarındasın. İnsanlar seni alkışlamak, omuzlarına almak, hakkında destanlar yazmak için yarışıyorlar.
Sonra aniden bir fiyasko..
Ayni insanlar etrafınızda.. Bu defa linç etmek için.. Ağızlarından akan salyaları ile "Kelle.. Kelle.." diye bağırıyorlar..
..Ve filmdeki ses konuşuyor..
"O zaman sakın saklanma.. Saklanman yenilgiyi kabul etmen olur.. Ortaya çık ve gül.. Onlar senin niçin güldüğünü anlamaya çalışsınlar!.."
Son zamanlarda izlediğim en güzel filmlerinden birinden söz ediyorum.. Elizabethtown'dan..
Eleştirileri okuduğumda içimden gelmemişti gitmek.. Sinemacı dostlarım, pek çok seyircinin ilk yarı sonunda salonu terk ettiğini haber verince iyice hevesim kaçtı..
Perşembe akşamı sinema için buluştuğumuzda gurubun ortak seyretmediği tek film Elizabethtown'du.. Mecburen onu seçmek zorunda kaldık..
Film, tipik bir Hollywood ürünü olarak başladı ve gelişti.. Açıkçası pek fazla da sarmamıştı.. İlk yarı biterken içimizde kalkmayı düşünenler vardı.. Ama kaldık.. İyi ki kalmışız..
Ondan sonra bir film başladı ki, anlatılması zor..
Bu kadar lezzetli, bu kadar duygulu, bu kadar söyleyecek lafı, bu kadar görülmeye değer sahnesi olan film az bulunur.. Bazı satırların altını çizdim.. Nemlenen gözlerle seyrettiğim bazı sahneleri akıl defterime çaktım.. Son jenerikte Moon River çalarken salonda sadece Ünal'la ben kalmıştık.. "Bu filmin soundtrackini almalı" dedim.. "Harika bir müzik dinledik bu arada.."
Orlando Bloom bir dizayn dehası.. Çizdiği spor ayakkabı firmanın zaferi olmuş o yıl.. Genç dahinin başarısı üzerine tüm yatırımları ona yapmışlar. Ertesi yıl çizdiği ayakkabı fiyasko.. Tam bir hezimet.. 1 milyar dolar zarar..
Böyle başlıyor film.. Orlando'nun intihar kararı ile.. Sonra babasının öldüğünü öğreniyor. İntiharı cenazenin arkasına erteleyip, Elizabethtown'a uçuyor, törene..
Uçakta Kirsten Dunst ile tanışıyor, hostes.. Uçak değil, yaşam hostesi.. Hayatına adım adım giriyor Orlando'nun kararlı olarak.. Ve değiştiriyor yaşamını genç adamın..
Ona yaşamı anlatıyor.. Yaşamın tadını anlatıyor.. Yaşamı sevmeyi anlatıyor..
Film, Kirsten olaya girdikçe, rolü arttıkça güzelleşiyor..
Böyle bir kadın gerçekten var mı acaba hayatta?..
66'ıncı yaşıma yalnız girmemim sebebi, hala kendi Kirsten'imi bir türlü bulamayışım mı, diye düşündüm, çıkarken..
"Biz yedek insanlarız" diyor Kirsten, Orlando'ya.. "İnsanların ihtiyaç duydukları zaman aradıkları tür.. Onları mutlu eder, isteklerini yerine getirir, sorunlarını çözer kenara çekiliriz. Yeniden çağrılmayı beklemek için.."
Acaba yalnızlık sebebim gerçekten bu mu?.. Ben de yedek insanlardan biri miyim?. Sadece ihtiyaç duyulduğu zaman aranan, koşulan, bir arada olunan.. İhtiyaç bitince yeni ihtiyacın doğmasını kenarda sessiz sedasız bekleyen.. Bekleyen, bekleyen..
Yaşamında mutluluk yok Kirsten'in ama, daima neşeli.. Daima gülümsüyor.. Çünkü yaşam felsefesi o..
"Üzüntü kolaydır. Çünkü teslim olmaktır. Ben 'Tek başına dans et' derim.. Bir elin havada özgürce sallanırken.."
Filmde unutamadığım sahneler var.. Birisi anneyi oynayan Susan Sarandon'un kocasının ölüm töreninde konuşmak üzere sahneye çıkışı..Müthiş bir sahne bu.. Sarandon harika oynuyor..
Öteki, Orlando'nun Kirsten tarafından planlanmış, 42 saatlik otomobil yolculuğu..
"Yolu yaşayın" derim hep dostlarıma.. Hala anlatamadıklarım gitsinler bu filme.. Yolu yaşamak nedir görsünler.. Yolu yaşamanın aslında hayatı yaşamak olduğunu, yolun hayat olduğunu görsünler..
Ne olursa olsun.. Başınıza ne gelirse gelsin, gidilecek bir yol daima vardır.. Gidin o zaman.. Durmayın gidin.. Gidin!..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Bu ne güzel bir sunumdur!..   / 26-11-2005
 Teşekkürler Sakıp Ağam!.. Teşekkürler..   / 25-11-2005
 Şımarık Belçikalı.. Kendine gel!..   / 24-11-2005
 Pirelli'nin efsane takvimleri ve 2006!..   / 23-11-2005
 Bir gün fotoğrafları bir Türk çeker   / 22-11-2005
 Günah sadece yasalarda mı?..   / 18-11-2005
 Terim dönemi bugün başlıyor!..   / 17-11-2005
 "Hiç pes etmedi!.."   / 16-11-2005
 Adalet Bakanı susuyor.. Neden?..   / 15-11-2005
 Bir sonbahar sabahında balkonum!..   / 13-11-2005
REHA MUHTAR
Bana ihaneti öğret!..
İtiraf etmeliyim ki Gülşen...
MEHMET BARLAS
'Ulus Devlet' nerede başladı nerede bitti?
Papa 3'üncü...
SAVAŞ AY
Derbi maçı heyecanından öte bir duygum var
Bilmeyen...
HINCAL ULUÇ
Terim bu filmi de görmeli..
"İşte" dedim, "Fatih...
İLKER SARIER
Türk ihale sistemi!
Yürürlükteki ihale kanunumuz...
GÜLSE BİRSEL
Mevzu futbol!
Yine akşama program yapmadınız değil mi?...
Bu maçı alacağız
Bu maçı alacağız
G.Saray'ın evinde F.Bahçe'ye üstünlüğü, futbolcular için ateşleme...
Birimiz çok üzülecek
Birimiz çok üzülecek
Sayın Başbakanımız Fenerbahçe'ye hiç toz kondurmaz. Fenerbahçe ve...
Baykal 'Türk milleti' deme dersini veremez
Samsun'da Baykal'a yanıt veren Erdoğan, "Arlanmadan konuşuyor. Bana...
Yüreğin varsa beraber Kandil Dağı'na gidelim
ANTALYA'DA konuşan DYP lideri, "Şemdinli'ye gitmeyi cesaret zanneden...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu