kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Mehmet Barlas @ SABAH
 
'Ulus Devlet' nerede başladı nerede bitti?
ŞAKA - Slow-food

'Ulus Devlet' nerede başladı nerede bitti?

Papa 3'üncü Leo, 800 yılında Charlemagne'a taç giydirdikten sonra, Orta Avrupa merkezli bu devlete "Kutsal Roma İmparatorluğu" denildi.
Daha sonra Voltaire (1694-1778) bu devlet için "Ne kutsaldı, ne Romalıydı, ne de imparatorluktu" diyerek, insanların klişelere tutkunluğunu alaya alacaktır. Gerçekten de Kutsal Roma İmparatorluğu, aslında Germanik ağırlıklı bir konfederasyondu. Bugünkü Almanya, Avusturya, İsviçre, Belçika, Hollanda, Çek ve Slovak Cumhuriyetleri, Doğu Fransa, Batı Polonya, Kuzey İtalya topraklarındaki prenslikler, şehir devletleri, derebeylikler bu devletin sınırları içindeydi. Bunların ortak tek özelliği Hıristiyan olmalarıydı.
Bu devletin (Reich) imparatoru olduklarını iddia eden Alman krallara 1508 yılında papa taç giydirene kadar, kimse bunların merkezi otoritesini kabul etmedi. Ama bu taç giydirme de, her bölgenin merkezin uydusu olmasını sağlayamadı. "30 Yıl Savaşları", "80 Yıl Savaşları" diye isimlendirilen ve bazıları mezhep ayrılıklarından, bazıları siyasi ve ekonomik nedenlerden kaynaklanan sıcak anlaşmazlıklar, "Westphalia Barışı" (1648) ile noktalandı. Bu modern "Ulus Devlet"lerin başlangıcıydı da.
Westphalia ile mesela Hollanda bağımsızlığa kavuştu, İsveç ve Fransa büyük devletler olarak ortaya çıktı, İsviçre'nin bağımsız devlet statüsü kabul edilirken, Calvinist Protestanlık meşruiyete sahip oldu. Artık KatolikProtestan din savaşları sona eriyordu. Bir anlamda Avrupa laik kimliğe bürünmüştü. Devletler, prenslikler iç ve dış politikalarında bağımsız olacaklar, sadece imparatorluğa savaş ilan edemeyeceklerdi bu yeni dünya düzeninde.
Aslında Avrupa Birliği, Westphalia Düzeni'nin sonu anlamına da geliyor.
"Bağımsızlık" ve "Egemenlik " kavramları, Avrupa Birliği ile yeni bir boyuta taşındı. Artık Avrupa ülkeleri, Westhphalia'dan beri devam eden "Uluslararası ilişkiler"den, şimdi "Hükümetler üstü düzen"e geçmiş durumdalar. Artık gündemde bağımsız devletlerin rekabeti değil, egemenliklerinin bir bölümünü AB'nin ortak sepetine atmış ülkelerin entegrasyonu var.
Hitler, Alman birliğinin Westphalia ile engellendiğini "Kavgam" kitabında söylüyordu. Bugün ise Alman politikacıları, Avrupa'nın birliği için Almanya'nın bağımsızlığını ve egemenliğini, AB kurumlarına aktarıyorlar.
Pazar günü neden böyle bir konuya bu sütunu ayırdığımı merak eden sayın okurlarım mutlaka bulunacaktır. Demek istediğim şu: Bugün, gerçekten dünün bir uzantısıdır. Biz Türkiye'de Batı'dan aldığımız "Demokrasi", "Laiklik" ve benzeri kavramların tam tanımını henüz yapamadık. Örneğin "Kuvvetler Ayrılığı" denilince hala bazılarımız Kara-Deniz-Hava Kuvvetleri'ni düşünmeye başlıyor. Bazılarımız ise laikliği, devletin halka karşı aldığı bir önlem gibi düşünmekte. Henüz çoğumuzun kafasında devlet ile birey ve her çeşit toplumsal kesimler arasındaki ilişkilerin nasıl olması gerektiği konusunda bir berraklık yok.
Kendi tarihini bile tam bilmeyen, yazılı hafıza yerine söylentilere dayalı olarak tarih bilincini oluşturan bir toplumdan, tüm kurumları ile Avrupa Birliği'ne geçişi beklemekteyiz.
Bütün bunların çözümü "Okumak"tan, "Öğrenmek"ten, "Özgürce Tartışmak"tan geçiyor.
Avrupa'nın 500 yıl önce yaptığını, 21'inci yüzyılda yapabilmeliyiz. Montaigne'in veya Voltaire'in o zamanlar yazabildiklerini şimdi yazanların "Düşünce Suçlusu" olmadıkları bir ülke olmalıyız.
Bu pazar sayın okurlarımdan bazılarının aklında Westphalia hakkında bir düşünce kalırsa, bu yazı amacına ulaşmış demektir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 AK Parti içki yasağında mı kendini arıyor?   / 26-11-2005
 Devlet perakendeci perakendeciler de toptancı oldu   / 25-11-2005
 Neden hâlâ fraklı erkekler tango yapmıyor ki?   / 24-11-2005
 Felsefe de, sosyoloji de tarih de siyasete dairdir..   / 23-11-2005
 Kendinize "Hayatta ne yaptın ki" diye hiç sordunuz mu?   / 22-11-2005
 O kadar çok bamtelimiz var ki..   / 21-11-2005
 Bilmem kaçıncı olağan kurultay izlenimleri   / 20-11-2005
 "Serbest pazar" artık ekonomik hayat tarzımızdır..   / 19-11-2005
 Elinde çekiç olan, her şeyi çivi olarak görür..   / 18-11-2005
 Hangi ulema, hangi İslam, hangi mantık?   / 17-11-2005
REHA MUHTAR
Bana ihaneti öğret!..
İtiraf etmeliyim ki Gülşen...
MEHMET BARLAS
'Ulus Devlet' nerede başladı nerede bitti?
Papa 3'üncü...
SAVAŞ AY
Derbi maçı heyecanından öte bir duygum var
Bilmeyen...
HINCAL ULUÇ
Terim bu filmi de görmeli..
"İşte" dedim, "Fatih...
İLKER SARIER
Türk ihale sistemi!
Yürürlükteki ihale kanunumuz...
GÜLSE BİRSEL
Mevzu futbol!
Yine akşama program yapmadınız değil mi?...
Bu maçı alacağız
Bu maçı alacağız
G.Saray'ın evinde F.Bahçe'ye üstünlüğü, futbolcular için ateşleme...
Birimiz çok üzülecek
Birimiz çok üzülecek
Sayın Başbakanımız Fenerbahçe'ye hiç toz kondurmaz. Fenerbahçe ve...
Baykal 'Türk milleti' deme dersini veremez
Samsun'da Baykal'a yanıt veren Erdoğan, "Arlanmadan konuşuyor. Bana...
Yüreğin varsa beraber Kandil Dağı'na gidelim
ANTALYA'DA konuşan DYP lideri, "Şemdinli'ye gitmeyi cesaret zanneden...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu