kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
  » Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Teknoloji
    Otomobil
    Detaylı Arama
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Vorking: "Türkiye ekonomisi daha esnek ve sağlam"

Dünya Bankası Türkiye Direktörü Andrew Vorkink, ''Türkiye ekonomisinde çok şey değişti, artık kırılganlık azaldı. 2001 yılındaki ekonomik yapı yok, yerine daha esnek, daha sağlam, daha öngörülebilir bir ekonomik yapı geldi'' dedi.

Vorkink, şu anda, başta Cari İşlemler Açığı olmak üzere, risk gibi algılanan bazı
ekonomik gelişmelerin Türkiye ekonomisindeki yapısal dönüşüm nedeniyle
ekonomiyi tehdit eden bir risk olamayacağını kaydetti.

Vorkink, ''Artık Türkiye ekonomisi 2001 yılındaki gibi değil'' dedi. Vorkink, şuanda, Gayri
Safi Milli Hasıla'nın (GSMH) yüzde 6'sı düzeyindeki Cari İşlemler Açığı'nın bile tehdit edecek düzeyde olmadığını, çünkü bu açığın finansman ve kompozisyon yapısı nedeniyle sorun oluşturmadığını kaydetti.

CARİ İŞLEMLER AÇIĞI'NIN SİGORTALARI

Türkiye gibi hızlı büyüyen bir ülkenin Cari İşlemler Açığı'nın olmasının normal olduğunun altını çizen Vorkink, ''Bunun dörtte biri artan petrol faturasından kaynaklanmaktadır. Eğer petrol fiyatları böylesine artmasaydı, Cari İşlemler Açığı'nın şimdiki düzeyi yüzde 4.5 olacaktı. Güçlü bütçe, yüksek Faiz Dışı Fazla ve artan yabancı sermaye, devam eden özelleştirme süreci, Cari İşlemler Açığı'nın en önemli sigortalarıdır'' diye konuştu.

VERGİ ORANLARI VE İŞ ORTAMI

Vergi oranlarının, bir ülkede iş ve yatırım ortamını belirleyici unsurlar olduğunun altını çizen Vorkink, vergi oranlarının yüksek olmasının iş ve yatırım ortamını da olumsuz etkileyen bir unsur olduğunu kaydetti. Vorkink, şöyle devam etti:

''Vergi oranlarının yüksek olmaması, iş ve yatırım ortamını teşvik eder. Makro ekonomik istikrarın devam etmesi, sadece faiz oranlarının inmesine değil, vergi oranlarının da düşmesine katkıda bulunacak. Bu durum da iş ve yatırım ortamının gelişmesine katkıda bulunacak''

SOSYAL GÜVENLİK REFORMU EN ÖNEMLİ DÖNÜŞÜM

Sosyal güvenlik reformunun, Türkiye'nin önünde kalan en önemli yapısal dönüşümlerden biri olduğunu vurgulayan Vorkink, bu reformun, sadece Türkiye ekonomisinin kredibilitesini arttırmayacağını, ayrıca finansman dengesini de sağlayacağını vurguladı.

Vorkink, şunları söyledi: ''Türkiye, sosyal güvenlik reformunu geciktirmeden gerçekleştirirse, ileride sıkıntı çekmez, daha az sancılı olur. Örneğin Almanya ve Fransa için sosyal güvenlik reformu daha sancılı bir düzeye geldi.

Sosyal güvenlik reformunu herkes istemeli, çünkü, bu açık nedeniyle, Türkiye kaynaklarını gerekli yerlere ayıramıyor. Sosyal güvenlik açığı azaldıkça, Türkiye kaynaklarını, eğitime, sağlığa, sosyal harcamalara ve daha çok vergi indirimine ayırabilecek.''

Sosyal güvenlik reformunun zor bir reform olduğunu, ancak bir süre ertelenmesinin geniş kesimlerce tartışılmasına imkan vereceğini kaydeden Vorkink, ''Hükümet bu reformun çıkartılması gerektiği bilincinde'' dedi.

Türkiye'deki çalışabilir durumdaki işgücünün yaş ortalamasının önemli bir kısmını 25 yaşın altında olduğu tespitinde bulunan Vorkink,''Türkiye, genç işgücü potansiyelini mutlaka kullanmalıdır. Eğer bu reform zamanında yapılmaz ise Türkiye ileride genç nüfus avantajını da kaybedecek'' dedi.

ERKEN EMEKLİLİĞİN TÜRKİYE'YE MALİYETİ

Türkiye'de eskiden bir dönem erken emeklilik getirildiğini ve bunun sosyal güvenlik dengesini bozduğunu vurgulayan Vorkink, ''Türkiye'de, zamanında erken emeklilik imkanı sağlanarak yanlış yapılmış. Bu erken emeklilik nedeniyle, sosyal güvenlik sistemindeki aktif-pasif dengesi bozulmuş'' dedi.

EMEKLİLİK SİSTEMİNDE DE BİR STANDARD YOK

Ayrıca, emekli olanlar arasında da tam bir eşitliğin bulunmadığını, farklı sosyal güvenlik kurumlarından emekli olmuş kişilerin, çalışırken aynı katkı oranında bulunmasına rağmen aynı emekli maaşını alamadıklarını belirten Vorkink, emeklilik sisteminde farklılıkların olmaması ve bir standardın bulunması gerektiğini ifade etti.

Yeni sosyal güvenlik sisteminin, ileride emekli olacakları hesaba katan bir fonu bünyesinde bulunduracağını belirten Vorkink, şimdiki sistemde böyle hazır bir fonun bulunmadığını kaydetti.

Reformun yapılamaması halinde, sosyal güvenlik açığının artmaya devam edeceğinin altını çizen Vorkink, bu durumun, Maastricht kriterlerini yakalamada başarıyla ilerleyen Türkiye'nin, Maastricht'in makro ekonomik kriterlerini yakalama açısından AB sürecini olumsuz etkileyeceğini anlattı.

2006 BÜTÇESİ

2006 bütçesinin, AB hedeflerine paralel olarak hazırlanmış bir bütçe olduğunu belirten Vorkink, ''2006 bütçesi çok iyi bir bütçe, gerçekten güçlü bir mali disiplin taahhüdünü içeriyor. Türkiye'de reel faizlerin yüzde 5-6'lara inmesi, enflasyonun yüzde 8'lere düşmesi hep disiplinli bir bütçe politikasının sonucudur'' diye konuştu.

2006 YILI BEKLENTİLERİ

Gelecek yıl, Türkiye ekonomisini etkileyebilecek unsurların başında ABD'nin faiz politikasının geleceğinin altını çizen Vorkink, ABD'nin faiz politikası ve bunun muhtemel etkileri konusunda şunları söyledi:

''ABD Merkez Bankası faiz oranlarını arttırmaya devam edecek, sermayenin belli ölçüde ABD'ye gideceği ve likiditenin daha az olacağı bu durum Türkiye'nin 2006 yılındaki dış finansman maliyetini arttırabilir, ancak Türkiye'nin yüksek faiz dışı fazla hedefine sadık kalması halinde, küresel faizlerin yükselmesinden çok fazla etkilenmez.''

Vorkink, ABD'de FED'in faiz oranlarını arttırmasıyla ABD Doları'nın değerinin yükseleceğini, bu durum sonucu, YTL'nin Dolar karşısında belirli oranda değer kaybetmesinin, Türkiye'nin dış ticarette rekabet şansını arttıracağını, dolayısıyla daha çok döviz girişinin yaşanacağını kaydetti.

RESMİ ENFLASYON HEDEFLEMESİ

2006 yılında resmi enflasyon hedeflemesinin de başarıyla gerçekleştirileceğine inandığını ifade eden Vorkink, bağımsız Merkez Bankası'nın bu konuda gerekli hazırlıkları yaptığını, mali disiplinin sağlandığını ve 2006 enflasyon hedefinin de tutturulabileceğini kaydetti.

Vorkink, 2006'da ekonomik büyümenin de en az yüzde 5 düzeyinde olacağını da ifade etti.

BÖLGELERARASI GELİR FARKLILIKLARI

Türkiye'nin, AB sürecindeki en önemli sorunlarından birisinin bölgelerarası gelir farklılıklarını azaltmak olacağının altını çizen Vorkink, Marmara bölgesindeki gelir düzeyinin, AB'nin yeni üyesi Polonya'nın üstünde olduğunu, diğer bölgelerdeki gelir düzeyinin ise Marmara bölgesi kadar yüksek olmadığını kaydetti.

Vorkink, bölgeler arasındaki gelir farkının giderilmesinde, AB fonlarının, Türkiye'nin çok işine yarayacağını da vurguladı.

TÜRKİYE TARAMA SÜRECİNE ÇOK İYİ BİR BAŞLANGIÇ YAPTI

Türkiye'nin, AB ile katılım sürecine yönelik olarak tarama sürecine resmen başladığını belirten Vorkink, şöyle devam etti:

''Türkiye, tarama sürecine çok iyi bir başlangıç yaptı. Çünkü Türkiye bu süreç için zaten yeterli teknik donanım ve hazırlığa sahip bulunuyordu. Türkiye, AB tarafından istenen siyasi kriterleri, piyasa kriterini yerine getirdi, tarama süreci, geri kalan eksiklikler ile ağırlıklı olarak ekonomik alanda atılması gereken adımları, AB'nin kurum ve kurallarına uyum sağlayıcı düzenlemeleri içerecek.''

BAŞMÜZAKERECİLİK KURUMU

AB ile katılım sürecinde, Başmüzakerecilik kurumunun, şu aşamada müzakereleri götürmeye yetecek teknik donanıma sahip olduğunun altını çizen Vorkink, yine de Başmüzakerecilik kurumunun, tarama ve fiili müzakere süreçlerinde, değişen ihtiyaçlara göre, yeniden yapılanarak, organize olabileceğini kaydetti.

(AA)

1 2 3 4 5
 
DİĞER EKONOMİ HABERLERİ
 Konut kredilerinde tehlikeli gidiş
 Hazine dava yorgunu
 Kamu-Sen: 2006 yılı zorlu geçecek
 Vakko'yu satmıyoruz, ortak da yok!
 Şarap üreticisi vergiden dert yanacak
 Krizde aldığı desteği geri ödeyecek
 'Haksız rekabetten Petkim zarar görüyor'
 Ensari, 'Hard Box' davasında beraat etti
 Borsanın ilk hedefi: 4 Ekim zirvesi!
 Palandöken'i Ruslar işgal etti, Türkler'e yer kalmadı
 Fon'dan satılık tatil köyü
 Turizmciler GAP'ta buluştu
 'Turkey yerine Türkiye denilsin'
 Hapishane hücreleri lüks suitlere dönüştü
 FT: Sabancı'nın Picasso sergisi Avrupalılık göstergesi
 Efes, Ürdün Coca Cola'nın yüzde 90'ını satın alacak
 SunExpress, 2006 yazında iç hatlara da sefer başlatıyor
 'Samsun boru hattına ilgi çok'
 Oda başkanları teröre karşı toplanıyor
OKAN MÜDERRİSOĞLU
BDDK ve TMSF'ye maaş tırpanı
AK Parti hükümetlerinin...
ALİ SAYDAM
Bir profesyonel, omurilikten konuşamaz
Geçen hafta...
Prof. Dr. AYDIN AYAYDIN
Bu pazar seçim olsa sonuç ne olur?
Eylül ayı...
Milyonlarca cesur yüreğin temsilcisi oldu
Kazım Kanat kanser hastası olduğunu, annesini doktora götürdüğünde...
Avşar'dan rekor bağış 100 bin YTL
Bir Dilek Tut derneği tarafından gerçekleştirilen yardım balosunda en...
Bush'un Roj TV mektubu
Bush'un Roj TV mektubu
Amerikan yönetimi, Danimarka Dışişleri'ne bir mektup gönderip Roj...
Çalıştığı şirketten kovuldu
Çalıştığı şirketten kovuldu
Depremden sonra gömülen 300 bin dolara el koymakla suçlanan emekli...
IMKB
E: 35.079 D:% -0,14
DOLAR
S: 1,365 D:% 0,553
EURO
S: 1,605 D:% 1,039
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu